!Gay Otobüsü! -bxbxbxbxb-

~18

Biraz fazla beklettim sizleri özür dilerim

Ama okullar açıldığı için vaktim gerçekten olmuyor

Bu bölümü de zor yazdım zaten jskdjskdkksjdkdk

Neyse hadi bakalım biraz özlem giderin

Buyrunnnnn

Afiyet olsun

***

Tekliften sonra birklikte lunaparka gelmiştik ve yarın gezinin son günü olduğu için bugün istediğimiz kadar gezmemize izin verilmişti.

Bizde lunaparkta istediğimiz her şeye binip, gördüğümüz her yemeği yiyorduk.

Bulut ile elimizde bilmem kaçıncı pamuk şekerimizle etrafta ki insanların giyim tarzlarını yorumluyorduk.

Bulut bizi de kendine benzetmişti. Hatta Alaz bile ara sıra yorumunu yapıyordu.

'Bulut etkisi' diye bir şey vardı sanırım. Herkesi etkisi altına alıyordu.

Yürüyüp etrafa bakmaya devam ederken arkadan Demir geldi ve elini omzuma koydu, diğer eli ile büyük dönme dolabı işaret etti.

"Bebeğim dönme dolaba binmek ister misin?"

Biraz korkmuştum ama sonuçta onlarla birlikte binecektim. Demir'e baktım ve gülümseyip kafamı salladım.

Demir de bana gülümseyerek karşılık verirken arkamızda birbiri ile uğraşan üçlüye döndü.

Bulut etraftaki insanları umursamadan Enes ve Alaz'a azdırıcı hareketler yapıyordu.

İkisi ise dayanmaya çalışan bir yüz ifadesi ile onu izliyorlardı.

Demir kafasını iki yana salladı ve derin bir nefes verdi.

"Biz Emre ile dönme dolaba bineceğiz. Gelmek ister misiniz?"

Enes ve Alaz birbirleri arasında kısa bir bakışmanın ardından gülümseyip Bulut'a baktılar.

"Olabilir aslında."

"Kesinlikle iyi bir fikir."

Bulut olacakları anlamamış olacak ki heyecanlı bir kahkaha atıp dönme dolaba doğru koşmaya başladı.

Bizde onu takip ettik ve dönme dolaba bineceğimiz yere geldik.

Demir biletleri verdikten sonra, ben ve Demir bir kabine Alaz, Enes ve Bulut yan kabine geçtiler.

Bir süre sonra dönme dolap hareket etmeye başlamıştı.

Normalde korkmam gerekirken önümde dışarıyı izleyen çok yakışıklı bir adam olunca bütün dikkatim ona kayıyordu.

Gökyüzüne hayranlıkla bakan Demir'in eline uzandım ve tuttum.

Gülümseyerek önce elimize sonra bana baktı.

O sırada dönme dolap en yükseğe ulaşmak üzereydi.

Sesizce birbirimize olan bakışmamızı dışardan boğuk bir şekilde gelen bağırma sesi ve sallanma sesi böldü.

Aşağı baktığımız zaman Bulut, Enes ve Alaz'ın olduğu kabinin hafif hafif sllandığını gördük.

Endişe ile ikimizin de gözleri  kocaman açıldı.

"Düşecekler şimdi!!"

Demir hemen telefonunu çıkarıp Enes'i aradı.

Enes bir süre sonra telefonu açtı ve açar açmaz Bulut'un inlemeleri kulağımızı doldurdu.