Benimsin ~

Part 8

Five'dan

Five eve birilerinin geldiğini duymuştu. Arkasına baktığında kimseyi görememişti. Daha sonra üst kattan vanya indi.

Five: vanya?

Vanya: five?

Five: iyide sen yukarıya ne zaman çıktın

Vanya: five iyi misin yoksa hiç mi uyumadın yine?

Five kafa karışıklığı yaşıyordu. Bunu o kızı gördüğünden beri yaşıyordu.

Five: sen niye sırıtıyorsun vanya?

Vanya: *içinden* hah sıçtık

Five: vanyaaaaaa!!

Vanya : iyiyim sadece biraz sevy ile oyun oynadım bide alışveriş yaptık

Five: Yaptık?

Vanya: yaptık mı dedim hayır ya yaptım dedim

Five: Vanya doğruyu söyle

O sırada kapı çaldı ve kardeşleri geldi. Sevy ise kedi olup aşağı indi. Gerçek olan kediyi ise odasına kapattı.

Vanya: aa bak kardeşlerimiz gelmiş bu arada mutfakta bir poşet kahve var

Five hiçbir şey demeden kahve yapmak için mutfağa gitti. O sırada adanın üzerinde duran ve kahve poşetinin içini açmaya çalışan sevy'i gördü.

Sevy çocuğu fark etmemişti. Five ise kediyi karnından tutmuş ondan sonra ise kucağına alıp sevmeye başlamıştı. Vanya o sırada mutfağa girmişti. Five'ın elinde sevy'i görünce almıştı.

Five: hayır vanya

Vanya: ama five bütün gün görmedim ver işte bende sevicem

Vanya kediyi kardeşinin elinden aldı ve yere koydu.

Five: o zaman sorularıma hazır ol

Vanya: bekliyorum

Five: 3. Katta ne yapıyorsun

Vanya böyle bir soru beklemiyordu. Ah bahane bulmalıydı. Çiçekler!

Vanya: çiçekleri sulamaya gittim five

Five garipsemişti. Kız kardeşi aralarına pek katılmazdı. Bu yüzden neyi sevip sevmediğini bilmiyordu.

O arada sevy haraket etmeye başladı. Vanya ise arkasından gitti. Five ise ikisinin arkasından...

Sevy five'ın odasına gelmişti. Orada ip yumakları vardı. Five gülümseyip yumaklardan birini alıp aşağı attı. Sevy ise mutlu sesler çıkararak iple oynamaya başladı. O sırada kapı çaldı ve five aşağı ışınlandı. Five gittiği andasevy tekrar insana dönüşmüştü.

Sevy: agh ölüyordum

Vanya kız kardeşine baktığında kırmızı yün ile kaplanmış olduğunu gördü. Kahkaha atmaya başladı. Five sesleri duymuştu. Diğerleri de öyle

Allison: o vanya mı?

Luther: hey kahkasını uzun zamandır ilk defa duyduk

Five: sevy ile

Five ellerini cebine atmış bir halde konuşuyordu. Kapının önünde beklemek yerine mutfağa ışınlandı. Kedinin karıştırdığı kahve poşetine baktı. İçi ful olarak sevdiği kahvelerdendi.

Allison koşarak vanya'nın yanına gelmişti. Kapı kapalıydı ama anahtar değişiği diye birşey vardı. Oradan baktı. Vanya uzun sarı saçları olan bir kızın üzerindeki yumakları temizliyordu. Hemen odaya daldı.

Allison: hey sende kimsin ve evimizde ne yapıyorsun?!?

Vanya: Allison sen bir kediye mi bağırıyorsun?

Herkes seslere gelmişti. İçeride savunmaya geçmiş bir Allison onun arkasında vanya önlerinde ise kedileri sevy duruyordu. Kedi hâlâ yumak içindeydi. Sevy miyavladı ve haraket edemediğini gösterdi.

Luther: gel sevy seni temizleyelim

Allison : a-ama o bir insandı

Vanya: Allison iyi misin?

Diego: Allison sevy sadece bir kedi bak bastırarak söylüyorum k-e-d-i

Allison elini kafasına götürmüştü. O sırada five elinde kahvesi ile yukarı odasına ışınlanmıştı.

Five: sevy'i bana ver Luther

Luther: aman aman aman aman sen kedinin anasını ağlatırsın

Sevy o sırada yere atlamış ve five'a gitmişti. Five kediyi kucağına almıştı. Sevmeye başlamıştı.

Five: Şimdi vanya dışında hepiniz odadan çıkın

Allison: o kedi bir hayvan değil O BİR İNSAN İ-N-S-A-N

Five: ne saçmalıyorsun Allison

Allison: bir söylenti duydum insan haline dönüşüyormuşsun

.
.
.

505 kelimeeeeee