Part 33

168 17 37
                                    

~3. Sezon ile karşınızdayım! Umarım size iyi bir kitap sunabiliyorumdur. İyi okumalar. ~

Five ve sevy komisyonda dallas'ta olan görevlerini yapmaya başlamışlardı. Sevy kenarda denklem çözerken five silah ile adamı vurmaya hazırlanıyordu.

Sevy: five buldum!!

Five silahı kutusunun içinde koydu ve kız arkadaşına bakmak için yanına geldi.

Five: nasıl yani sevgilim ailemizi kurtarmanın bir yolunu mu buldun!

Sevy gülümsemişti. Five ile el ele tutuşmuşlardı.

Sevy: sevgilim portal açılıyor.

~akademi

Babaları yaklaşık 1 hafta önce vefat etmişti. Çocukların hepsi akademiye toplanıyorlardı. Her ne kadar bütün aile tam olmasalarda. Vanya kapıyı açtı ve içeri girdi. Artık küçüklüğünün geçtiği eve gelmişti.

Allison: vanya! Hoşgeldin.

Vanya gülmüştü. Allison'a selam vermek için elini sallamıştı.

Vanya: merhaba Allison.

Ben: nasılsın vanya?

Vanya kafasını çevirdiğinde kenarda kitap okuyan ben ile karşılaşmıştı. Ben ayağa kalkmış ve kollarını açmıştı. Vanya koşarak ben'e sarılmıştı.

Vanya: seni çok özledim Beny en az Sevy ve five kadar.

Ben kızın elini tutmuştu. İkisinin portresini olduğu odaya geçmişti. Salonda şöminenin üzerinde olan portreye bakmaya başladılar. Portrede five oturmuştu. Sevy ise five'ın omzuna elini uzatmıştı.

Ben: çok güzellerdi değil mi?

Vanya: oldukça.

Klaus: onları tek özleyen benim sanıyordum.

Diego: evde tek özlemeyen kişi Allison klaus. Luther bile kız kardeşini özlemeye başladı.

Vanya: yüzünde olan bıçak yarasını bile özledim biliyor musunuz?

Klaus: sırtında olan kalıcı yaralarını özlemedin mi?

Vanya: hepsi Allison'nun ona yaptıklarının anısı klaus. Özlemek bile kalbimde bir ağrı yaratıyor.

O sırada salona Luther girmişti. Hepsi oraya bakmışlardı. Luther ise eline kenardan bir İçki almıştı. Kadeh almayı unutmamıştı.

Luther: kim içer?

Hepsi onaylamışlardı. Luther hepsine bir kadeh İçki doldurdu.

Vanya: şerefe.

Klaus, Luther, Diego ve Ben : şerefe.

Hepsi kafalarına dikmişlerdi içkilerini. O sırada dışarıda olan mavi ışıkları fark etmişlerdi.

Klaus: oraya bir ruh mu geliyor yoksa sizde onu görüyor musunuz?

Vanya: o bir portal mı?

Hepsi dışarı çıkmışlardı. Klaus ise eline aldığı herşeyi portala atmaya başladı.

Ben: KLAUS DUR DEDİM!

Klaus: NE YAPACAĞIMI BİLMİYORUM!

Vanya: içinden çıkanlarda ne?

Luther: insana benziyorlar.

Portalın içinde iki tane siluet belli oldu. El ele tutuşuyorlardı ve ikiside takım giyinmişti. Sonunda Portalın içinden düştüler. Bunlar numara 8 ve 5'ten başkası değildi.

Ben: benim gördüğümü sizde görüyor musunuz?

Sevy ve five: Siktir!

.
.
.
353 kelime

Benimsin ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin