Part 34

150 16 6
                                    

Five ayağa kalkmıştı. Kıza elini uzattı. Sevy gülümsedi ve uzatılan eli tuttu. Vanya kızın yanına geldiğinde Sevy ışınlandı ve five'ın arkasına geçti.

Five: açım.

Sevy: marsmellowlu fıstık ezmeli ekmek?

Five: mükkemel olur sevgilim.

Sevy ve five içeri geçmişlerdi. Kardeşleride arkalarından. Sevy fıstık ezmesini alırken five ekmeği alıyordu.

Sevy: özlememişim.

Five: bende özlememişim ama kardeşlerimizin cesedini görmekten daha iyi.

Sevy fıstık ezmesini aldı ve sevgilisine uzattı. Five ise kızın yanağına bir buse kondurdu ve fıstık ezmesini aldı.

Five: odaya getiririm git ve dinlen.

Sevy: çocuk bedenimde olabilirim ama çocuk değilim sevgili five hargreeves  ayrıcada seni soru yağmuru ile tek bırakmak istemiyorum.

Five: gelmişler desem.

Sevy arkasına baktığında hepsinin ikisine baktığını görmüştü. Five ekmeğin yarısını kesti ve kıza uzattı. İkiside ışınlandılar. Odalarına gitmişlerdi.

~Sevy

3. Kata ışınlanmıştım. Katımın sadece bana ve five'a açık olduğunu görünce derin bir nefes almıştım. İçeri girdim. Bir yandan da sandviçimi yiyordum. Odama girdim ve dolabı açtım.

Sevy: Ah ciddi olamazsın!

Sevy dolapta sadece akademinin kıyafetini görmüştü. Sesli bir şekilde ofladı ve bir tanesini giymek için aldı. Sonra kahve yapmak için katında olan mutfağa gitti. Sevgilisi ile karşılaştı.

Five: evde kahve yok.

Sevy: nasıl yok evde kimse kahve içmiyor ki?

Five: kahve almaya gidelim mi leydim?

Sevy: aşağıdaki mutfağa baktın mı sevgilim?

Five hayır anlamında başını salladı. Sevy gülümsedi ve sevgilisine bir buse bıraktı.

Five: yakışmış.

Five sırıtmıştı. Sevgilisinin artık eteklerden nefret ettiğini biliyordu. Özellikle beli düşük olanlardan. Lanet  akademide olan bütün etekler düşük bele göre yapılmıştı. Sevy düşük bel giymediği için eteği yukarı çekmişti. Ceketin uzun olması kalçasını görünmesine engel oluyordu.

Sevy: küçükken bunları nasıl giyiyordum anlamıyorum ve de etek sevmiyorum

Five: kıyamette sürekli pantolon giydiğindendir güzelim.

Sevy: kahve alalım ya da çikolatalı süt ama alalım!

Five kızın haline gülmüştü. Sevy hem kahve içmeyi hemde çikolatalı süt içmeyi severdi. Onun için ikiside cennetten bir parçaydı.

Five: aşağıda ki mutfakta bekliyorum olmazsa alırız.

Sevy içkileri kontrol ederken five aşağı kata ışınlanmıştı. Sevy içkilerde klaus'un sevdiklerinin eksik olduğunu görünce sırıtmıştı. Aşağı ışınlandı. Sevgilisi kahve arıyordu.

Five: BU SİKTİĞİMİN EVİNDE BİR DAMLA BİLE KAHVE YOK MU?!?!

Sevy olduğu yerden sevgilisinin yanına gitti ve kendine çevirdi.

Sevy: hey sakin ol araba kullanabiliyoruz gider ve alırız.

Luther: değişmişsiniz.

Sevy: değişmişsin ama cüsse olarak.

Five: arabaya gidelim.

Allison: aslında Sevy özür dilerim.

Vanya: bence bizi pek umursamıyorlar.

Klaus: Beny best shipim oldu!!

Ben: biliyorum klaus acaba kaç yıldır sevgililer?

Sevy: arabanın anahtarı nerde?

Ben ve klaus : bizde.

Ben sevy'e anahtarı attı. Five ise ikiliyi izliyordu.

Diego: bir dakika siz nasıl gideceksiniz?

Sevy ve five : Herşeyi sürebilir ve kullanabiliriz eğitimimiz var.

.
.
.
419 kelime

Benimsin ~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin