Derya, yataktan korkuyla sıçradı. Gördüğü şey o kadar gerçekçiydi ki bir an bunun rüya olduğuna inanamadı. Annesi kabrinden çıkıyor, mosmor ve çürümeye yüz tutmuş cesedinin pisliği karşısında dehşete düşüyordu. Yıllar evvel ölen annesi bugün rüyasında mezarından kalkmış üstüne doğru geliyordu. Heyecanla geri geri giderek yere düştü. Annesi daha da yaklaşmış korkunç gözlerle ona bakıyordu. Elini uzatmış tam da boğazını sıkacaktı ki kan ter içinde uyanıverdi. Her tarafı su içinde kalmış sanki birisi gerçekten boğazını sıkmış gibi nefes alamamıştı. Bir süre öylece bekledi. Gördüklerinin etkisinden çıkamıyordu. Sürekli o anı düşünüyordu. O kadar yorgundu ki gözleri tekrardan yastığa gidiyor tüm uykusunu almak istiyordu ama uykusu düşüncelerini engelliyordu. Derken yine aynı rüya... Gözlerini hızla açtığın da annesini tam önünde gördü. Ellerini uzatmış kızını boğacak gibi duruyordu. Sabaha evde bulunamadı. O gün bugündür Derya'nın nerede olduğunu kimse bilmiyordu. Kimisi onu yatakta boğup bir yere gömdüğünü söylerken kimisi de annesi kaçırdı diyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korku Çarhı
TerrorDaha önce @umudayakin hesabımdan paylaşmıştım. Tekrar yayınlıyorum. Hikâyelerin hepsi birbirinden bağımsız ve kendi yazdıklarımdır. Kimsenin yanlışlıkla bile tıklamadığı bu koca karı masalları gibi kitaba hoş geldiniz diyor ve daha fazla kafa ütülem...