8

237 28 24
                                    

Yorum yapmıyorsunuz ama hiççç yorum yapın yorummm

Hikaye nasıl gideyor???

Katsuki'nin anlatımı

Boynumda hiss ettiğim ağrıyla yüzümü buruşturdum. Fazlasıyla rahatdızdı yerim. Soyuk ve nemli.

Önce hala mezarda olduğumu düşündüm. Gözlerimi açıp doğrulmaya çalışınca ise gerçekler beynimi delip geçti.

Karanlık bir mahzendeydim ve bağlıydım. En saçması ise şu an yüzünü az daha ağzıma sokacak olan Toganın bağırması oldu.

"Uyandı buu!" Cırtlak sesi yüzümün buruşmasına sebep oldu.

"Bağırma Toga. Gözümüz var görüyoruz.

Toga benden uzaklaşınca tahminen birkaç metre ötede koltukta oturan 2 beden gördüm. Biri sesinden tanıdığım üzere Dabiydi. Diğerini ise hiç beklemiyordum.

"Sen?" Maka koltukta oturmuş tilkilerin kol gezdiği sarı irzlerini bana dikmişti.

Bir anda kendime gelip olayı kavradığımda kaşlarımı çattım.

"Beni nasıl kaçırırsını!" Diye bağırdım bağlandığım iplerden kurtulmaya çalışırken. Gücümü kullanamıyordum.

"Boşuna develenme. İyne yaptık özgünlüğün sana yardım edemez." Makanın alayla çıkan sesine karşı daha da sinirlenmiştim.

"Neden burdayım!! Sizi GEBERTECEĞİM!! BIRAKIN BENİ!!"

"Bağırmayı kes sana vurup ceza alma niyetim yok." Anlamıyordum.

Hiç bir şey anlamıyordum. Neden burdayım? Neden bu adam her defasında bana vurmanın ona zarar vereceğinden bahs ediyordu.

Tahminen yarım saattir aynı yerde oturuyordu. Kolarımdakı ve ayaklarımdakı ip hiç bir şekilde açılmıyordu. Normal ip olmadığı belliydi.

Dabi ve Maka hala orda oturmuş arada bana bakarak bir şeyler hakkında konuşuyorlardı. Hiç biri bana bir şey yapmıyor, ne kadar sorsam da neden burda olduğumu söylemiyorlardı.

Bir şekilde çıkmamm lazımdı burdan. Odada bir pencere bile yoktu. Sadece duvarda fark ettiğim duvarla ayını renk kapı vardı. Dikkatle bakmazsan onun orda olduğunu bile anlayamazdınız.

Dabi gücümün kısa süreli bir kayıp olduğunu söylemişti muhtemelen bunu yaygara koparmayayım diye itiraf etmişti. O zaman biraz daha beklersem belki de güçlerim yerine gelirdi. Ama yinede bu çok düşük bir ihtimaldı. Çok rahat bir şekilde hareket ettiklerine göre uzun bir süreydi bu güç kaybı zımbırtısı.

Düşüncelerin arasında sınırli bir nefes verdim. Çıkamıyordum işin içinden! O an gelen ani sesle bakışlarımı kapımın olduğu duvara mevirdim

Kapı büyük bir ses eşliğinde açılıp içeri Shigaraki girmişti. Gözleri direk beni bulup kontrol eder gibi süzdü ve bakışlarını koltuktakı ikiliye çevirdi.

"Birazdan burda olur." Dedi uyarır gibi.

Dabi ve Maka aynı anda yerleinden kalkıp yanıma gelmişlerdi. İkisinden de ses çıkmıyordu.

"Ne oluyor? Kim gelecek?!" Dedim kaşlarımı çatarak.

İkisinden de cevap gelmedi.

"Cevap verin lan!! Hey size diyorum piçler!!? Kim geliyor?! Ne yapacaksınız bana!??" Durmadan bağırıyordum ama ikisi de dönüp bana bakmıyordu bile.

"Biraz sessiz ol. Sesin seni öldürme isteğimi artırıyor." Shigarakinin sesini duyduğumda ona döndüm.

"SIKIYORSA GEL ÖLDÜR OROSPU ÇOCUĞU!! GEL HADİ!!"

"Kes se-"

"Ne oluyor burda!?" Gelen sesle üçü de yerinde rahatsızca kıpırdandı. Bakışlarını kapıya çevirdikleri de bende oraya döndüm ama gördüğüm şeyle dünyamın başıma yıkılması bir oldu.

"Deku..?"

#####

İlahi bakış açısı

Yeşil saçlı çocuk karşısında gördüğü bedenle kast katı kesildi. Anlamaz gözlerle bir yerde bağlı yatan çocuğa bir başında duran üçlüye baktı. Üse  girdiğinde kötüler birliğinin yeni kurban getirdiğini duymuş, kim olduğunu öğrenmek için mahzend gelmişti. Açık kapıdan duyulan bağırtılar onu şaşırtsa da kimin olduğunu anlayamamış içeri girdiğinde gördüğü bedenle deliye sönmüştü.

"Onun burda ne işi var?!" Gür sesi beton duvarları bile inletirken karşısında ona cevap verecek cesarette biri yoktu.

"Sana soruyorum!" Bakışlarını mavi saçlı adama çevirdi Deku. Ne cüretle kaçırıp buraya kapatmıştılar onu?

"Onu niye getirdiğimi gayet iyi biliyorsun." Dedi Shigaraki korkmuyordu. Ama çekinmeden edemiyordu ki sesinin güçsüz çıkmasından belliydi.

"Sana bunun olmayacağını söylemiştim!!"

"Göz göre göre her şeyin bitmesine izin vereceğimi mi düşündün?!" Bu sefer o da bağırıyordu. Hayellerinin yarıda kesilmesini Deku kadar o da istemiyordu.

"Bunun senle alakası olmadığını defalarca söyledim!! Hiç kimseyle alakası yok! Benim sorunlarım benim sorunlarımdır! Kimsenin karışma hakkı yok sen dahil!!" Parmağını karşısındakı adama sallayarak hiddet saçıyordu. Nasıl ondan habersiz bir şey yapmışlardı.

"Senin sorunun benim de sorunum!"

Deku karşısında aynı sinirle ona bakan adamı es geçip yerde ona kızarçış ve dehşet saçan gözlerle bakan sarışına döndü.

"Dabi çöz onu!" Dedi sakin olmağa çalışarak.

"Hayır!" Shigaraki bir adım öne atıldı.

"Çöz dedim!" Yine inletmişti her yeri.

Dabi hızla sarışının kolları ve ayaklarını açarken hala şokla bakıyordu Katsuki Dekuya.

Yeşil saçlı çocuk yavaş yavaş ilerleyip sarışının önünde durdu. Gözlerine baka bilmek için önünde diz çöktü yavaşça.

"Katsuki."

Karışsında kıpkırmızı gözleri gördüğünde bir küfür savurdu dudaklarından. Ağlıyordu karşısındakı çocuk. Ya da belki de şoka girmişti. Elini omuzlarına atıp sarstı sarışını.

"Katsuki!"

"Sen.. ölmüştün.." son dediği cümleyle birlikte gözleri kapanınca Dekunun kucağına düşmüştü sarışın.

"Lanet olsun! Onu benim odama çıkarıp yatağıma yatırın! Size bunun hesabını soracağım!" Diyip Dabinin kollarına bıraktı sarışını.

Hızlı ve öfkeli adımlarla odadan çıktı. Midesi çok kötü bulanıyordu. Elini dudaklarına kapayıp lavuboya koştu. Galiba kusacaktı.

Hastalık (DekuBaku)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin