AŞK BENİ ÇAĞIRDI

BÖLÜM7:VAY CANINA

"BİLİYORUM KISA OLDU AMA YENİ BÖLÜM KISA BİR ZAMAN İÇERİSİNDE GELİCEK. YANDA NİCK VAR İYİ OKUMALAR..."

İçeri geçince onu yatağa nazikçe bırakıp beyaz babetlerini çıkardım. Üzerine battaniye örtüp odadan çıktık. Tekrar alt kata döndüğümüzde karşımda hiç beklemediğim birini gördüm. NİCK!

Sinirlenmiştim “Onun burada ne işi var” diye gürledim. Louis beni sakinleştirmek isterken “O artık bizden korkma ona güvene biliriz…” sözünü tamamlamasına izin vermeden “Ne sen ne dedin. O şeytanla anlaşma yaptı ve siz karşıma geçmiş ona güvenebilirsin diyorsun” çok bağırmış olacağım ki Emily merdivenlerden gözlerini ova ova iniyordu.

Kahretsin onu uyandırmıştım. Ne olduğunu anlamaya çalışırken “Odan geri dön Emily” diye sert bir çıkış yaptım. Bu sözümün ardından kendine geldi “Ne!..” bu sefer sesim daha yüksek çıkmıştı “Sana odana dön dedim” of olamaz çok fazla üzerine gitmiştim.

Gözleri dolduğunda arkasına bile bakmadan odasına koştu. Tam onun peşinden gidecektim ki Andrey kolumdan tutup “Ben hallederim sen burada kal”  yukarı çıktı. Ben hala Nick’e kaşlarım çatık bir biçimde bakıyordum.

O da hiç rahatsız gözükmüyordu. O şeytanla antlaşma yapmıştı ve kedini ona satmıştı. Buraya gelmesinin bir sebebi olmalıydı ama ne kesinlikle öğrenecektim ama nasıl. Yoksa şeytanın emriyle mi geldi. Her neyse bunları düşünmek için zaman var öncelikli konum Emily. Onu çok kırmıştım ama korkmuştum, ona zarar vermesinden korktum. Bunca yıldır hayatıma anlam katan biriyle tanışıyorum ve onu kaybetmek istemiyorum…

(EMİLY)

Birden bağırma sesiyle uyandım. Bu, bu ses James’in sesiydi. Yattığım yerden kalktım ve hemen aşağıya yani seslerin geldiği yöne indim. Merdivenlerden inerken hala uyku sersemi olduğum için gözlerimi ovuşturuyordum. İndiğimde bizimkiler ve tanımadığım bir adam vardı.

Beni gören James “Odana geri dön Emily” diye yüksek sesle bağırdı “Ne!...” daha sözümü tamamlamadan daha yüksek bir sesle gürledi “Sana odana geri dön dedim” diyince gözlerim doldu. Ama onun önünde ağlayamazdım, bu kadar aciz gözükemezdim.

Arkama bile bakmadan odama çıktım. Kapıyı kapatmıştım arkasında anahtarı görünce kilitleyip yatağın üzerine oturdum. Ağlamaya başladığımda kapı çalmaya başladı “Emily kapıyı açar mısın seninle biraz konuşalım” dedi Andrey. Ben ayağa kalkıp kapıya doğru yürüdüm kapıyı aralayıp “Ben konuşmak istemiyorum çünkü konuşulacak bir şey yok” dediğimde Andrey kapıyı itip içeri girdi ve yatağa oturdu.

Ayakta dikilip ona ne yapıyorsun anlamında baktım “Ama bence var” kapıyı kapatıp yanına oturdum. Göz yaşlarımın içeride durmasını sağlamak istiyordu ama olmuyordu. Yapamıyordum “Niye bana kızdı ki? Ben onun sesini duyunca korktum ve yanına gittim hepsi bu ama o bana bağırdı” ve daha fazla göz yaşlarımı ve hıçkırıklarımı tutamadım. Kolunu omzuma koyup “Merak etme o seni kırmak istemedi sadece o an sinirliydi o kadar…” sinirlimi dedi “Ne yani her sinirli olduğunda sinirini benden mi çıkarmak zorunda” bana daha sıkı sarılıp “O seni korumak istedi. Hem yapma şu an küçük bir çocuk gibi ağlıyorsun” diyip göz yaşlarımı sildi. Ayağa kalkıp kapıya doğru yürürken “İstersen duşa gir rahatlarsın” dedi ve odadan çıkıp kapıyı kapattı.

Tamam beni korumak istemişti ama neyden yoksa o adamla mı ilgili her neyse odadaki kapıyı açtım ve “Vay canına” dedim burası süper bir banyoydu.

İçeride kocaman küvet, makyaj malzemeleri, bakım kremleri, duş jelleri… bir sürü şey vardı. Hemen küveti doldurdum ve güzel bir keyif çektim en azından buna ihtiyacım vardı. Durulanıp bornozu giydim.

Kıyafetlerim kirlenmişti bu yüzden dolabın içinde kıyafet varsa onlardan giyebilirim diye düşündüm. Dolabı açtığımda yine küçük bir şok geçirdim. İçinde bir bayanın ihtiyacı olabilecek her şey vardı elbiseler, etekler, tişörtler, ayakkabılar… aklınıza gelecek her şey.

Pembe çizgili balon etekle beyaz tişörtü aldım bunları giydim ama beni çok çocuksu göstermişti. Onları çıkarıp dolapta bulduğum kırmızı straplez mini elbiseyi ve beyaz dantel taytı giydim. Ayakkabı olarak da siyah deri, topuklu botları giydim. Aynanın karşısına geçip kendime baktığımda çok güzel gözüküyordum. Saçlarım kuru olduğu için atkuyruğu yaptım ve kendime son bir kez daha baktım. Vay be çok güzel olmuştum. Acaba aşağıya insem mi diye düşünürken kapı çaldı ve içeri…