23

189 15 78
                                    

Yarıştan bir gün önce, 19:27

Touch my neck and I'll touch yours
You in those little high waisted shorts, oh
She knows what I think about
And what I think about
One love, two mouths
One love, one house
No shirt, no blouse
Just us, you find out
Nothing that I wouldn't wanna tell you about, no
'Cause it's too cold for you here
And now, so let me hold
Both your hands in the holes of my sweater

"Both your hands in the holes of my sweater" arka da çalan şarkıya eşlik ederken yatağın üstünde ki kıyafetlerimi topladım. Eve geri döndüğümüz de giymek için yatağın köşesine bıraktım ve odada ki banyoya girdim.

Rafin üstünde ki tarağımı alıp saçlarımı taradıktan sonra geri yerine koydum ve saçlarımın bir kısmını alıp arka da topladım. Perçemlerim yüzümün iki yanına düştüğünde biraz geriye ittim.

Altıma giydiğim mini deri eteği biraz aşağı doğru çekiştirdim. Üşüyeceğimi biliyordum, bunun için eteğimin altına siyah çoraplarımı giymiştim bacağımın tamamen çıplak kalmaması için. Bacağımı tamamen saran çorapların bir nebze de olsa sıcak tutacağını düşünmüştüm ama hayır, şimdiden üşümüştüm.

Diğer günlere göre bu gün daha soğuktu ya da ben öyle hissediyordum, bilmiyorum. En azından üstüme giydiğim siyah kazağım sıcak tutabilecekti beni. Uçlarını eteğin içine düzgün bir şekilde soktuktan sonra saçlarımı omzundan geriye attım.

Bir kaç gün önce Jeno evde yokken Juyeon ile eve gitmiş ve eşyalarımın bir kısmını alıp onun evine gelmiştik. Her ne kadar onun odasında kalıp kendisinin misafir odasında kalabileceğini söylese de red etmiştim. Ve onun ima ettiği gibi yetersiz bir oda değildi. Ve güzeldi, o evde ki odadan daha çok bana ait gibi hissettiriyordu bu oda. Bu yüzden herhangi bir isteksizliğim yoktu.

Yarın yarış vardı, saat kaçta olduğunu hâlâ daha bilmiyordum ve sormamıştım da. Juyeon'un bana bu bilgilendirmeyi uygun zamanda yapacağını biliyordum.

Bu gün ise Yeeun ortaya bir fikir atmış ve yarın olan yarış için kutlama yapmayı teklif etmişti. Aslında bu tarz bir kutlama olabileceğini hiç düşünmemiştim. Ayrıca düşünsem bile bunu kesinlikle yarıştan sonra olacağını düşünürdüm. Yarıştan önce ki akşam yarış için kutlama yapmak, alışa gelmiş bir durum değildi.

Bu yüzden Juyeon bana bu plan ile geldiğin de ve bana katılmayı isteyip istemediğimi sorduğunda bir kaç saniyemi sessizce bu planda harcamıştım. Nihayetinde kabul etmiştim.

Şimdi siyah kazağım, siyah deri mini eteğim ve altına giydiğim bacaklarımın tamamını saran siyah çoraplarım ile odamda hazırdım. Siyah çantamın içine gerekli olabilecek eşyalarımı koyduktan sonra yatağın üstüne bıraktım. Odada duvara asılı olan küçük oval aynanın karşısına geçtim ve kendime baktım.

Hafif bir makyaj yapmış ve kulağımda ki deliklere küçük gümüş küpeler takmıştım. Ama kararsız kaldığım bir şey vardı ki, o da saçlarımdı. Açık mı birakmalıydım yoksa bu şekilde mi kalmalıydı?

Dudağımı büzerek arkamı döndüm ve dolaba ilerleyip içinden siyah deri ceketimi çıkarttım. Bu gün biraz fazla siyahtım ama dışarda tüm gün yağan yağmur ve bu yüzden günün her saati kapalı olan bir havaya göre normaldi.

Bu havayı seviyordum, kapalı oluşu ya da soğuk oluşu sorun değildi benim için. Sadece yağmur damlalarını izlemek, dinlemek ya da hissetmeyi seviyordum. Bunun için bu gün dışarda hiç bir planım yokken çıkmış ve ıslanmıştım. Ve yanlışlıkla kaybolmuştum. Bu çevreyi bilmiyordum ve sadece evin yakınında dolanıp ıslanmayı planlamıştım ama planım istediğim gibi ilerlememişti.

Racing -°- Lee JuyeonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin