4. lütfen,

148 21 367
                                    

merhaba merhaba

bu bölümü sonda puanlayın

iyi okumalar

🌀🌀🌀

~~

Hazırlanmış Hyunjin'i kapıda gören Chan kollarını birleştirip Hyunjin'i süzmüştü. "Nereye gidiyorsun?"

"Konuşacağım, Minho'yla." Yüzü düşüklükle kalmamış ağladığı belli olan gözleri kızarık ve şişti Chan bu yüzden tekrar tekrar küfretti Minho'ya.

Kapıdan çıkan Hyunjin'in kapatacağı kapıyı tutarak geri açmış Hyunjin'e bakmıştı. "Çok seviyorum seni."

Sadece gülümsemişti Hyunjin konuşmayı istemiyordu, kendisinin acınacak bir halde olduğunu düşünüyordu.

Gülümseyen çocuğu üzen kendisiymişçesine yavaşça kollarına ona sarıp sıkıca sarılmıştı. "Özür dilerim."

Sarılmaya gücü yok gibi hisseden Hyunjin bir kolunu Chan'ın saçmlarına atabilmişti. "Suçlu hiç sen olmadın, sadece ben çok aptalım."

Sarılmayı bırakan ikiliyle Hyunjin arkasını dönüp adımladığında Chan arkasından seslenmişti,
"Aptal seni çok seviyorum Hwang, her şeyinle."

Dönüp kocaman gülümsemişti Hyunjin, gerçek gülüşüydü bu diğerinin aksine. "Ben de sinirlendiğinde beni paramparça etmene rağmen seni çok seviyorum Bang, her şeyinle."

Dediğini beklemeyen Chan öylece kalırken Hyunjin hızlıca binadan çıkmıştı, ve Chan sinirliyken onu bu kadar kırıyor olduğunu fark edemediği için kendine sinirlenmişti.

Birkaç saniye sonrasında kapıyı örtüp depresyonda olduğuna emin olduğu Jeongin'in odasına gitmişti.

"Jeongin hâlâ uyuyor olamazsın akşam oldu nerdeyse."

"Git başımdan dede." inceleşmiş sesiyle yorganının içinden konuşmuştu Jeongin.

"Aramızda sadece bir yaş var Jeongin." Chan yatağın kenarına oturarak yorganı çektiğinde saçı başı karışık Jeongin ona sinirle bakıyordu.

"Sana ne istediğimi derim." sinirleneceğini ya da boş vereceğini düşünerek söylediğiyle Chan bir anda gülümser olmuştu.

"Tamam dersin gel yemek ye, bize hazırlamıştım ama Hyunjin gitti." oturur pozisyona gelen Jeongin Chan'a sarılmıştı.

"Babişim, Hyunjin nereye gitti ki?"

"Bilmiyorum söylemedi, sonra öğreniriz."

Kafa sallayan Jeongin ayrıldığı Chan elini tutup yatağından kaldırmıştı.

"Klozete kadar götürecek misin yoksa bırakma şansın var mı?" ellerini kast ettiğinde Chan gülerek elini çekip odadan çıkmıştı.

🌀🌀🌀

"Selam güzelim." Minho sandalyeye yerleşmiş Hyunjin'in yanağından öperek karşısına oturduğunda dalmış Hyunjin kendine gelmişti.

"İyi misin sen, bir şey mi oldu?" endişeyle Hyunjin'e bakan Minho'ya Hyunjin bomboş bakıyordu.

Masa üstündeki elleriyle tırnak etlerini yolan Hyunjin yanıp kanamalarını önemsemiyordu, bu içinde hissettiklerinin yanında hiçte acıyor gibi hissettirmiyordu.

Gözlerini Hyunjin'in ellerine çeviren Minho elleri birbirinden ayırıp iki eli de elleriyle tutmuştu ve çekmeye çalışan Hyunjin'in ellerini bırakmamıştı.

beautiful oblivion-jeonglix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin