Sevgili Dedektif // Ryeji

7

Hastaneye geldiğimizde arabadan indim ve Sunghoon'u beklemeden hızlı adımlarla hastane bahçesine giriş yaptım. Büyük bahçeyi aştıktan sonra hastane binasının içine girip, asansöre doğru yürüdüm. Sunghoon'da hızlı adımlarla Arkamdan geliyordu. Asansörün kapıları açıldığında ikimizde bindik. Hwang'ın kaldığı odanın katını tuşlayıp, asansörün hareket etmesini bekledim.

Asansör kalktı ve yukarı doğru çıkmaya başladı. Hwang'ın katına geldiğinde durdu ve kapıları açtı. Yine Sunghoon'u arkamda bırakıp, Hwang'ın odasına ilerledim. Kaldığı odanın önüne geldiğimde kapıyı direkt olarak açtım. Gördüğüm manzara ile kahkaha atmak istesemde ciddi ifademi sürdürdüm.

Yuna bıkkın bir şekilde Hwang'ın karşısındaki koltukta oturuyor, Hwang ise tripli bir tavırla dışarıyı izliyordu ki ben odaya girdiğim de bakışları ilk önce bana sonra arkamdaki Sunghoon'u buldu. Tam ağzımı açmıştım ki Yuna ayağa fırladı.

"Sonunda! İki saattir konuşturamıyoruz hanımefendiyi."

Hwang omuz silip Yuna'ya döndü.

"Bana ne? Ben size diyeceğimi dedim. Hem bu kim?"

Hwang bakışlarını, Sunghoon'a çevirdiiğinde Sunghoon, selam verdi ancak Hwang göz devirip önüne döndü. Onunla daha fazla uğraşamayacağım için Sunghoon ve Yuna'nın odadan çıkmasını istedim.

"Çocuklar bize biraz izin verin. "

Yuna ve Sunghoon kafa sallayıp odadan çıktıktan sonra Hwang'ın karşısına geçtim.

"Öncellikle Hwang, neden Yuna'ya ifadeni vermedin?"

Sert bakışlarıyla bana döndü.

"Ben sadece sana ifade veririm, dedektif."

"Her neyse. Seni bıçaklayan kişiyi gördün mü?"

"Hayır, gizlice arkamdan geldi."

"Odadaki izler ve yara izinden anlaşılan tek şey odada boğuşma olduğu. Onu gördün, kimdi o?"

"Söyleyemem."

"Neden?"

"Korkuyorum."

"Korkma, ben ve ekip arkadaşlarım senin yanında."

Kararsız kalmış bir şekilde yatakta dikleştirme ve kısık sesle adını söyledi.

"Yoona, o yaptı."

"Hwang,dalga geçmeyi bırak, o daha bir çocuk."

"O bir çocuk değil dedektif, o bir şeytan."

"Ne demek istiyorsun?"

"O çocuk kılığına girmiş bir yetişkin. Adını bilmediğim bir hastalığa sahip, insanları kandırıyor."

Hwang gözyaşları dökmeye başladığında bunun bir şaka olmadığını anladım. Peki amacı neydi? Belki de aradığımız kişi oydu?

Hwang'ın kötü olduğunu gördüğümde sıkıca ona sarıldım. Yoona'dan korkuyordu çünkü yaptıklarını görmüştü. O zaman ya o ev? O gün ne olmuştu? Kapı açıldığında içeriye Yuna ve saçları örgülü Yoona girmişti. Yoona, Hwang'ın ağladığını gördüğünde sahte bir yüz ifadesiyle yanına yaklaştı.

"Unnie, neden ağlıyorsun?"

Hwang'ın bir şey demesine izin vermeden Yoona'nın önüne geçtim.

"Tatlım, seni biraz dışarı alalım mı?"

Yoona masum yüz ifadesiyle kafa salladığında Hwang'a bir bakış atıp, dışarı çıktı. O dışarı çıkarken ben de Yuna'ya onu karakola götürmesi için mesaj attım.

"Onu merkeze götüreceğiz."

"Olmaz! Söylediğimi bilir o zaman!"

"Merak etme, sana bir şey yapamaz."

Hwang yatağına geri uzandığında içindeki korkunun hala gitmediğini biliyordum. O yatağa uzandığında ben de tekli koltuğa oturdum ve başımı geriye yasladım. Yorulduğum için biraz gözlerimi kapadıktan sonra uykuya dalmıştım.

***

Yuna

Yoona ile merkeze geldiğimizde surat ifadesinde masumluk son bulmuş, gözyaşlarını hazır hala getirmişti. Ne olduğunu tam anlamasamda Yoona artık o kadarda masum değildi.

İçeri girdiğimizde koridorda koltuğa oturmuş endişeli bir şekilde oturan iki kız gördüm. Genelde merkeze böylelerini pek sokmazlardı. Yoona'yı Sunghoon'a emanet edip, kızların yanına gittim.

"Affedersiniz, kim için buradasınız?"

Kahverengi saçlı kız başını yerden kaldırıp gözlerime çevirdiğinde pek yabancı gelmemişti.

"Arkadaşımın ablası öldürülmüş. Bayan Minnie burada beklememizi söyledi."

Yandaki kıza baktığımda yüzü bembeyaz olmuş, delirmiş gibi görünüyordu. Gözleri arkaya kaydığında bir an durdu ve sinirle ayağa fırlayıp, Yoona'nın üzerine yürüdü.

"Seni sürtük! Ablama ne yaptın?"

Nasıl yani? Yoona'yı tanıyan birisi daha mı vardı? Bu kız pekte yalnız görünmüyordu.

Ölmedim ve yeni bölümü yazabiödiiiiim

Sweet home'un da 2. Sezonu geldiiii

Sınav haftasında çoktaaaaaan getiii