Arkadaşlar bir karar aldım, hikayeyi kısa soluklu yazmaya karar verdim, 20-21 bölüm falan anca olacak gibi görünüyor, belki 25 falan ama çok uzun olmayacak orası kesin. Çünkü anlatacak olay kalmadığında uzatınca da bir şeye benzemeyecek, iyice saçmalayacağım hem kısa olsun öz olsun. ^^ Bölümü de Ferit'in Partisi Part 2 yapacaktım evet ama parti de uzayınca sarpa sardı. >.> Beceremiyorum işte ya, neyse inşallah beğenirsiniz bölümü. Diğer bölüm bir haftaya gelir umarım ve daha uzun yazmaya çalışacağım.*-* Bu arada diğer hikayeme de göz atarsanız sevinirim. ^^ Profilimden bulabilirsiniz hikayeyi. *-*
Kapağın arkasında duran Ece Seçkin gerçek miydi? Yok artık, zengin olduğunu anladık da Ece Seçkin nasıl olur? Vay canına!
"Merhaba gençler! Ferit'in partisine hepiniz hoş geldiniz! Ferit'in annesi yakın arkadaşım. Bu yüzden Ferit'i kıramadım geldim. Ee, ne bekliyoruz, eğlenmeye hazır mısınız?"
Ece Seçkin konuşmasını bitirdiğinde öyle bir çığlık koptu ki anlatamam. Az bir süre sonra da şarkı söylemeye başladı. İlk söylediği şarkı "Hoşuna Mı Gidiyor?" oldu...
Ece Seçkin'e bakmayı bırakıp etrafıma bakmaya başladım. Dans eden insanları, daha doğrusu deli gibi dans eden insanları görünce gözlerimi devirip bizimkilere baktığımda masada Kerim'den başka kimsenin olmadığını gördüm. Benim ona baktığımı görünce gülümsedi.
"Biz de dans edelim mi İlke?" Şu an bu kadar yakın olmalı mıyım bilmiyordum. Belki sonra diye düşünüp kafamı sağa sola sallayıp gülümsedim. O da anlayışlı bir şekilde başını eğince daha da mutlu olmuştum. Daha sonra Kerim de kalkıp yalnız oturan Buğlem ile dans etti.
Buğlem gece boyu Ferit'le konuşuyordu, onunla gülüyor, eğleniyor, bir şeyler içiyorlardı. Daha sonra Ferit diğer misafirlerle ilgilenmeye gittiğinde de Kerim gitmişti Buğlem'in yanına, şimdi de dan ediyorlardı işte ama Buğlem'in gözleri Ferit'e bakıyordu.
Dakikalar birbirini kovaladı, insanlar dans etti, oturdu, bir şeyler içti, şarkı söyledi ve sonunda müzik durunca partinin sonlarına geldiğimizi anlamıştım. Sonunda parti çocuğu yani Ferit sahneye kendisi geçmişti. Sanırım Ece Seçkin ben lavaboya gittiğim sırada ayrılmıştı. Seslerin çoğalmasından anlamalıydım. Ferit'in sahneye çıkıp eline mikrofonu aldığında konuşma yapacağını anlamıştım.
"Arkadaşlar, hepinize partime geldiğiniz için teşekkür ederim. Bu güzel gecede umarım hepiniz eğlenmişsinizdir. Yarın okulda görüşmek üzere gençler. Parti bitmiştir." diyerek sahneden indi.
Görkem ve Erva da geldiklerinde gitmek için ayaklandık. Kerim kulağıma eğilip "Teşekkür ederim." diye fısıldadığında ona doğru dönüp gülümsedim. Kapıdan çıktığımızda Toygar bize doğru geldi.
"İlke, Erva gelin sizi yurdunuza bırakayım, yolumun üstü zaten." Bunu derken Kerim'e bakıyordu.
Kerim'in evi bizim yurda ters diye biliyordum, o yüzden Toygar'ın bizi bırakması daha mantıklı diye düşünüyordum. Kerim' baktığımda itiraz etmeyince Toygar'a doğru yürüdüm. Toygar memnun bir ifadeyle arabasına doğru yürüyüp ön yolcu kapısını benim için açtı ardından arka kapıyı da Erva için açıp yerine oturdu.
Yurda geldiğimizde Toygar'a teşekkür edip arabadan indik ve yurda girdik. Bu gün parti olduğu için ve tüm kızlar partide olduğu için yurt giriş çıkış saatlerinde sorun yoktu. Hemen odamıza girip bir duş aldıktan sonra üzerimi değiştirdim ve yatağıma uzandım. Erva da telefonunu eline almıştı, belki partide tanıştığı bir çocukla konuşuyordur, belki de öylesine internette geziyordur, bilemiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4 Yıllık Teneffüs -Tamamlandı-
ChickLitSen hiç gerçek aşkını 4 sene bekledin mi? Tam o an ki cesaretle ona açıldığında onun gitmek zorunda olduğu gerçeğiyle karşı karşıya kaldın mı? Peki, tam onu unutmaya başlamışken, onun aşkını kalbinin en derinine gömmeye başlamışken onun karşına çıkt...