X

158 22 28
                                    

Bugün biricik Jikook'um askere alındı. 1.5 sene bizimle olmayacaklarını düşünmek her ne kadar boğucu olsa da onların birlikte olmasi ve her zaman birbirlerine destek verecek olmaları içime su serpiyor umarım bu süreç hızlı geçer, iyi okumalar.

Jimin, Jungkook'a dönerek konuştu "Taehyung'un boş boğazlığı tutmuş önemseme. Kendisi sordu bana neden gelmiyor yanımıza diye"

Jungkook içindeki hisse anlam verememişti. Bunu daha önce hiç tatmadığındandı belki de. Ellerini cebine koyup gülümsemesini silerek yüzüne umursamaz bir ifade yerleştirdi. "Önemsemedim zaten"

Onlara arkasını dönerek diğerlerinin ne yaptığını izlemeye başlamıştı. Basketbol oynayan çocukları gördüğünde onların yanına doğru ilerleme kararı aldı. Yaklaştıkça konuştukları konuyu daha net duyabiliyordu. "Bir kişi daha lazım"

Ellerini cebinden çıkartıp yerdeki basketbol topunu kavradı "Bendeniz aradığınız kişiyim" çocuklar suratına boş boş baktığından konuşmaya devam etti "E oynamayacak mıyız? Bir kişi daha lazım dediğinizi duymuştum"

Jungkook'un onlarla oynamak isteyeceklerini düşünmediklerinden afallamışlardı. "Evet, başlayalım o halde"

Salonda dönen maç kısa sürede dikkat çekmişti. Jungkook yeni olduğundan zaten bütün dikkatleri üstüne çekiyordu bir de bu kadar iyi basketbol oynamasının üzerine onu izleyen kızların ağızlarının suyu akacaktı neredeyse.

Terlediği için üzerine yapışan t-shirtü, sağa sola salınıp duran simsiyah saçları ve basket atmanın getirdiği gülümsemeyle, baş döndürücü bir görünüşe sahipti.

"Bizim Kook'a bak sen nasıl oynuyor"

Taehyung'un sesiyle kendine gelen Jimin kollarını önünde bağladı "Nasıl oynuyormuş?"

"Gayet iyi işte" sarı saçlı çocuğa dönerken konuşmasına devam etmişti "Bir türlü beğenemedin şu çocuğu" Sarı saçlı çocuk gözlerini devirip  lafın altında kalmamak adına hızla konuştu "Beğensem ne olucak nikahıma mı alacağım Taehyung?"

Konuşmalarını bölen salondaki seslerin çoğalmasıydı, yerde biri vardı ve kalabalık oraya toplanmıştı. Jimin korkuyla yerinden kalkıp büyük adımlarla kalabalığa doğru yürüyordu ki Jungkook'un yerde yatan kişi olmadığını, onun sapasağlam olduğunu gördü. Gözlerini rahatlamışcasına kapattıp, nefes verdi.

Gözlerini açtığında bakış açısına giren siyah saçlı çocuk da ona bakıyordu, belli belirsiz gülümsediğini farketmişti. Elini kaldırarak ne gülüyorsun dercesine salladığında Jungkook dudaklarını öne doğru büzerek öpücük atmıştı.

Gözleri sonuna kadar açılan sarı saçlı çocuk yerine sabitlenmiş gibiydi. Kaşlarını çatıp arkasına dönerek spor salonundan çıktı. Taehyung bir şeyler söylemişti ama onu da duymazlıktan geldi.

Yeterince uzaklaştığını anladığında oturup ellerini yüzüne kapatmıştı. Yanaklarındaki sıcaklık kış gününde bir evi ısıtmak için yeterliydi. Neden böyle yaptığına anlam verememişti açıkçası, dün sokakta rastgele birinin önünde aşk itirafı, şimdi öpücük atması... Bu onun kafasını karıştırmaktan öte bir işe yaramıyordu. "Bu senden hoşlanıyor olmasın"

Taehyung'un sesi kafasında yankılandığında elleriyle kulaklarını kapattı "Senin sorunun ufacık olayda kendini tamamen kaptırman Jimin" kendine bunu birkaç kez tekrarladığında ayağa kalkıp sınıfa doğru ilerledi.

Jungkook, Jimin'in utandığını anlayınca ister istemez gülümsemesini daha da genişletmişti. Salondan çıkana kadar onu izledikten sonra yerdeki çocuğu revire götürmek için kolundan tutulduğu görüş açısına girmişti. Jimin'in sınıfta olabileceğini tahmin edip çocuğun diğer kolundan da o tuttu. Revire çıkma bahanesiyle onun yanına gitmeyi planlıyordu.

Basorexia [Jikook]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin