EUN'DAN
Saatler geçmişti artık.
Ama Hyunjin ortalıkta yoktu.
Jisung kendi kendine şikayet ederken Lee Know hiç konuşmuyordu.
Bende öyle...
Jisung:
–Ah, Hyunjin sen neden gittin ki?Kesin bilerek yaptın, çünkü sen hiç bir yere gitmek istemezsin özellikle bizim için sende bi halatlar var ama ne?Ben bulurum ya, sen görürsün gününüLee Know:
–Jisung susacak mısın?Jisung:
–Hele sen hiç konuşma zaten ikinizde çok sıkıcısınız?Lee Know:
–Ben şahsen sıkıcı olduğumu düşünmüyorumJisung:
–Ben düşünüyorum, hem siz hiç konuşmadığınız için ben burada kafayı yiyeceğim bari benimle konuşunLee Know:
–Tamam, konu aç bende konuşayımJisung:
–Olayınızı anlatınLee Know:
–Konu aç bende konuşayımJisung:
–Tamam, siz aranızda ki şu sorunu halledin ben bakmıyorumLee Know:
–Herneyse...Hiç konuşmamak daha iyiJisung:
–Tamam, hadi arabaya binelim biraz ilerledikten sonra tekrar inelim öyle aramaya devam edelim, bu arada Eun Hyunjin'i aramayı sürdürüyorsun değil mi?Ben:
–Evet, aradım ama hala açmıyorJisung:
–Peki, gruptan mesaj var mı?Ben:
–Dur, bir bakayımLee Know:
–Changbin bulamadık yazmış, Bangchan da öyle ve bende bizde bulamadık yazdımBen:
–Neden lafımı kesiyorsun?Bu benim işim...Lee Know:
–BananeJisung kollarını açarak bağırdı.
Jisung:
–Yeter...Sizin kavganız ile uğraşacak kapasiteye sahip değilim şuanda tamam mı?Yeter, sakin olun...Jisung'un lafından sonra Lee Know'a bir Bombastic Side Eye bakış attım.
Hak ediyordu ama...
Arabaya bindik.
Ben arkaya, diğer ikili de öne oturuyordu.
Lee Know arabayı sürerken Jisung etrafı gözetliyordu.
Bende gruba bakıyordum.
Felix:
–Hala yokSeungmin:
–Bizde de yokSiz:
–Bizde de yok maalesefHerkes ümidini kesmişti.
Dizlerime sarıldım.
Ben:
–Hyunjin'in gidebileceği yerler neresi olabilir ki?Jisung:
–BilmiyorumJisung'un her ne kadar hiperaktif olsa da üzgün olduğu her yönden belliydi.
Camdan yansıyan görüntüsünde her an ağlayabilecekmiş gibi görünüyordu.
Hafif hafif kar yağmaya başlamıştı.
Zaten yılbaşına 18 gün kalmıştı.
Jisung:
–Çok isterdim yılbaşına kadar hepimizin bir arada mutlu olabilmesi ve birlikte olabilmemizdi...Lee Know:
–Saçmalama Jisung, bulacağız onuJisung:
–Hayır, öyle değil ya Hyunjin'i bulduğumuz zaman kötü bir halde olursa ya da Bangchan'ın dediği gibi Hyunjin saçma sapan bir yerde çıkarsa ve ikisi kavga ederse ayrıca siz ikiniz konuşmuyorsunuz bide üzerine Hyunjin ile Bangchan kavga ederse daha kötü olacakBen:
–Hayır, öyle birşey olmayacak JisungJisung:
–İçimden bir ses öyle demiyor amaLee Know:
–İçindeki sese inanma...Jisung:
–Neden inanmayayım?İç sesim olmasa öldürdüm yalnızlıktan...Ben:
–Sen yalnız değilsin JisungJisung:
–Bunu yıllardır beraber olduğu ve artık ailesi gibi gördüğü insanlar arasında tartışma ya da başka türlü olaylardan dolayı birbirine küsmeleri ve birbirlerini görmemeleri gibi bir olay yaşadıktan sonra kendini yalnız hissetmiş bir insana söylemeniz çok güzel birşey olmalıBir süre sessizlik oldu.
İlk başta Jisung'un bizim barışmamızı istediği için böyle yaptığını düşünüyordum.
Ama öyle değilmiş, o tamamen ciddiymiş.
Ne yapacaktım ben?
Hyunjin'i bulacağımızdan adım gibi emindim.
Çünkü içimden bir ses ona daha çok yaklaştığımızı söylüyordu.
Ama aniden Lee Know'un sözü geldi aklıma.
"İçindeki sese inanma..."
Ben kendime inanmazsam, kim bana inanacaktı ki?
Belki de iç sesimin tek dostu bendim de her düşündüğünü biliyordum,
Belki de iç sesim tek dostumdu da her düşündüğümü biliyordu...Ama ben kendime inanıyorum ve biz Hyunjin'i bulacaktık.
![](https://img.wattpad.com/cover/350159288-288-k194625.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
STRAY KİDS ~ İMKANSIZIN SAHİBİ
Fiksi Penggemar"Bu oyun iki kişilikti ama kaybeden olmadı..." "Nasıl yani?" "Ben seni kazandım, sen imkansızı..." ★ *Bu kitap tamamen kurgu eseridir. Gerçek olay ve kurumlarla ilgisi yoktur. Olayda geçen grup üyelerinin sadece isminden esinlenmiş olup, gerçek kara...