BULİMİA ÇAĞI

29. Bölüm

Multimedia; Zayıflamış bir Eylül. Daha belirgin hali vardı da, silmiş sanırım. Bulamadım. :/

Bu bölüm, dreamer_fan'a ithaftır. ^_^

Gözlerimi araladığımda, beyaz pürüzlü tavandı ilk gördüğüm. Kaşlarım çatmış, tavana bakarken, kolumda ki ağırlıkla bakışlarımı koluma çevirdim. Elimin üstünden serum bağlanmıştı. Yerimde dikleşip etrafı gözetlediğimde, hastane odasında olduğumu anladım. Bakışlarımı siyah sandalyede oturan Eymen'e çevirdiğimde, beni izlediğini gördüm. Beni izlediği halde ses vermemişti. Başkası olsa uyandın mı falan diye sorardı.

"Ne kadar saattir uyuyorum?"

Ağzımda ki pürüzlü tabakayı gidermek için yutkundum.

"Yaklaşık 2 buçuk saat." Dediğinde, aceleyle,"Kalk kalk!" Dedim elim serumuma giderken.

Eymen oturduğu yerde doğrulup, "Ne yapıyorsun, Eylül?"dedi.

"Annem kızacak, hemen evde olmam lazım." Derken, bir elim serumun iğnesine gitmişti. Ellerini durmam için ellerimin üzerine koydu.

"Dursana kızım! Sen çıkarma, ben çağırıyım hemşireyi." Dedi ve ayağa kalktı. Geri yerime oturup beklemeye başladım. Kısa süre sonra sarı saçlı hemşire gelip serumu çıkardı.

"Daha iyi misiniz?"diye sevecen tonda sorduğunda,"İyiyim." Dedim düz tonda.

"Çok mu kendinizi yordunuz? Tansiyonunuz falan da yok." Dediğinde, Eymen,"Partide sürekli oturdu. Dans bile etmedi." Dedi. Evet, Eymen dans teklif etmişti. Ancak, sınırını aşma istersen deyip onu terslemiştim. Benim gibi çirkin kilolu kızda ne buluyor anlamış değilim.

"Yemek yediniz mi?"

Yemek deyince gerilmiştim sanki.

"E-evet yedim. Sabah kahvaltısı yaptım. Partide de ayak üstü bir şeyler atıştırdım. Tokum, hem de çok tokum." Sırf yemek vermesinler diye yalan söylemiştim.

"Tamam, o zaman stresten olabilir. Son zamanlarda yaşadığınız büyük olaylar var mı?"

Olmaz mı? Annem ve babam boşanıyor. Çok çirkinim, çok kiloluyum. Sahra malıyla her gün hobiymiş gibi uğraşıyorum. Deniz'e yalanlar söylüyorum. Eymen amipinin kahrını çekip sevgili oluyorum. Bunun dışında zayıflamaya çalışıyorum. Bir de ek bonus olarak, 2 gram merhamet kazanmış Enes' in dediklerini düşünüyorum. Düşündüm de, benim her bir düşündüğüm konu, bana 100 kalori olarak geri dönmüş olsaydı ben kafayı yerdim, net.

Yapmacıkca gülümseyip,"Küçük küçük sorunlar var işte..." dedim. Ardından Eymen'e bakıp,"Böyle küçük küçük...sinek gibi...ama fazla mide bulandırıp baş döndürüyorlar. Ondan bayılmışımdır kesin ben." Dedim, Eymen'e yapmacık şekilde bakıp. Eymen, dediklerimden sonra gülümseyip, bana, "Ben de seni, Eylül." Dedi.

"Eylül!" Diye bağıran kız sesi ve odaya bir anda giren Deniz ile hepimiz şaşkınca ona baktık. Kapıyı açıp nefesini kontrol etmeye çalışıyordu. Ben ise bunun ne işi var gibisinden bakıyordum.

Deniz, hepimizin gözlerinin üzerinde olmasından sıkılmış olacak ki bize,"Ne bakıyorsunuz ulan? Hiç mi arkadaşına bir şey olacak diye telaş yapan kız görmediniz?" Dedi.

Daha sonra, hızlıca yanıma gelip bana sarıldı. Kollarımı onun ince beline doladım.

"Çok korktum, bir şey oldu sandım..." dedi sarılarak.

Tebessüm edip,"Yok, ufak bir baş dönmesi..." dedim.

Geri çekilip, az önce sarılıp öpen Deniz şimdi çemkirmeye başladı.