Kalbimin Esiri~Berdel
11.bölüm=O senin annen değil
Duydukları karşısında memnuniyetle dudağını ısırdı Mehra. Şu an kafası oldukça karışmıştı. Kayananası sandığı kişi aslında kaynanası değildi. Evlendiği adamın annesi aslında annesi değildi. Bu gerçeği kendi lehine çevirebilirdi. Ayaklandığında parmaklarını havaya kaldırıp buldum dercesine şıklattığında tüm dikkatleri üzerine toplamıştı.
"Bak dediğimi kimseye söyleme. Hem Lalin'in kocanı sevdiğini de kimseye deme."
Mehra sedirin üzerinde oturan kadına he he dercesine elinin tersiyle havada sallarken memnuniyetle mutfağa girdi. Bu esnada Mirkan taşınacak sandıkları konağa getirmek için çıkarken, kardeşi Asral onun ardından koşmuştu. Kıyamıyordu abisine, abisi de ona kıyamıyordu.
"Buldun buldum!" Mehra mutfak zeminin camlarını süpüren kayananasının kulağına eğilip tekrar, 'buldum buldum!' dedi.
Fidan koşturarak Mehra'nın ardından mutfağa girmişti. Şu an çok pişmandı ağzını sıkı tutmadığından. Camları silen Rodin ise n'oldu dercesine elindeki bezi bırakıp eltisinin kulağına eğilip, 'buldum, buldum!' diye haykıran kadına bakmıştı. Kimbilir yine ne saçmalayacak bakışını attı. Duyduğu çığlıkla elindeki hortumu kuzenine bırakan Lalin koşturarak mutfağa girmişti. Bu mutfaktan yine kargaşa olacağı belliydi. Annesinin ya da yengelerinin şu hazetmedemediği kızın saçını başını yollamalarını canı gönülden istiyordu.
"Yine ne dellendin kız?"
Kaynanasının bu sorusu üzerine ellerini göğüsünde bağladı ve dimdik durdu. Tek kaşını havaya kaldırırken "ağa bozuntusunun senin oğlun olmadığını biliyorum" dedi.
Rodin ve Zerda aynı anda bittim ben dercesine kapı pervazında duran eltilerine baktılar. İkisi bir ağızdan "Fidaan!" Diye sert bir sesle haykırdılar. Bu Fidan sahidende hiç mi hiç ketum ağızlı değildi.
Fidan başını hafiften eğerek işaret parmağıyla Mehra'yı işaret etti.
"Vallaha bu kız yılan. Söylemeyecem demişti.""Yenge yuh yenge. Bu kıza niye güvendinde söyledin!" Lalin pes edercesine gömleğinin kumaşını tırnak uçlarıyla sallayarak oradan ayrıldığında Mehra gözünün önüne gelen saçlarını eliyle arkaya iterken büyük çaplı olan mutfak fayansının üzerinde turlamaya başladı. Yürüdü, yürüdü... Kaynanasının olduğu tarafa geldiğinde durdu.
"Eğer oğlunun annesi olmadığını oğlunun öğrenmesini istemiyorsan, benim istediğim bir şeyi yapıcaksın. Ha yapmam diyorsan işte o zaman giderim o ağa bozuntusuna annen annen değilmiş derim." Son sözlerini tane tane söyleyerek düz ilerleyip çıkmak için eğilmek zorunda kaldığı kapıya ulaşmıştı.
Mehra kapıdan çıkmadan önce bir bir düşen yüzlere baktı. En sonunda kaynanasının sapsarı kesilmiş yüzüne bakıp kıkırdayak konuştu.
"Saat 8'e kadar müddet. Ben senden çok mühim bir şey isteyeceğim eğer yaparsan ömür boyu bu sırı saklayacağım. Merak etme"
Tabii Mehra'yı bulabilirlerse. Mehra'nın isteyeceği şey bu konaktan kurtulabilmekti. Genç kız adı gibi emindi ki kaynanasına ne şart koyarsa koysun kabul edicekti. Saat tam akşamın sekizi olduğunda basamakları ikişer ikişer inerek mutfağa indi. Neredeyse Hazani adamları o çok sevdiği şirketlerinin başlarından konağa döneceklerdi. Daha önce babası birkaç kez bahsetmişti. Hazani'lerin şirketlerini azda olsa zihninde tutmuştu.
Ellerini birbirine kavuşturdu. Yüzündeki tebessümü ilk defa bu kadar sahiciydi. Sandalyelerde oturup yemek yiyen kadınlara bir bir bakıp sitem etti. O kadınların bakışları nereden geldi bu gibisindendi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMİN ESİRİ ~BERDEL~
Roman d'amourYanıp kül edilmeye mahkum edilen bir kadının azmi... Yanmasın kül olmasın diye çabalayan bir adamın azmi... Bir Berdel meselesi..... NOT: HER CUMARTESİ, PAZARTESİ, ÇARŞAMBA İNŞALLAH YENİ BÖLÜMLERLE.