"Bir vampir yemeğiyle oynayabilir, ama asla serbest bırakmaz."
~"Bu gece kimse yakalanmamaya ve ölmemeye çalışsın!"
Prens Taehyung, Jeon'lardan alınan yeni topraklarda izbe bir binanın bodrum katında yüzü ve vücudunun çoğunu kapatan peleriniyle son cümlesini söylemişti. Bulundukları rutubet kokan depoda bir isyan planı yapılmıştı.
Hiç kimse Taehyung'un kralın küçük oğlu olduğunu bilmiyordu. Halk bir çocuktan haberdardı ancak onu hiç görmemişlerdi. Prens, babasının onu gizlice büyütmesinin avantajını kullanıyordu.
"Vakit gelene kadar dinlenin!"
Gür sesiyle son sözünü söyledikten sonra yardımcısına döndü.
"Yoongi bir sorun yok değil mi?"
"Hayır prensim. Her şey planladığımız gibi. Yalnız babanızın adamları şehrin dört bir yanına dağılmış durumda."
"Dağılmış olmaları işimize gelir."
"Birde Jeon topraklarının sınırındayız."
Taehyung bunu elbette biliyordu. Ancak yardımcısının bunu kendisine neden hatırlattığını anlamadı. Ters bir bakış atarken konuştu.
"Yani?"
"Sınırda da bir hareketlilik varmış. Ne olduğunu henüz bilmiyorum. Ama bu gece her zamankinden daha dikkatli olmalıyız."
"O zaman bu gece her zamankinden biraz daha fazla kan dökelim."
Taehyung ortalığı karıştırma konusunda oldukça kararlıydı. Zira son sözünü söylerken sesi bile titrememişti. Sarı cılız ışığın aydınlattığı depoda eski ve kirli sayılabilecek bir bardakta son birasını kafasına diklediğinde aklına kralın sözü geldi.
"Kan dökenin, kanı temiz olmaz."
Burnundan gülercesine bir ses çıkarıp kendi kendine söylendi.
"Benim kanımın temiz oluşundan ne kadar da emindi. Zavallı kral."
Prensinin sesini duyan Yoongi ona doğru döndü.
"Bir şey mi istediniz?"
"Yok sana demedim. Dolunaya çok var mı?"
"Yaklaşık 20 dakika kaldı."
"Sakın yanımdan ayrılma!"
"Emredersiniz."
Taehyung bu isyanlara katılmaya başladığında henüz 22 yaşındaydı. Babasıyla şiddetli bir kavga etmişlerdi. Taehyung'un sabrını taşıran son damla ise babasının ona 'katil' diye bağırması olmuştu. Prens o gün kendisine söylenen o sözün hakkını vermek için kinle dolmuş ve bu isyanlara katılmıştı. Ardından da kısa zamanda kendi çetesini kurmuş. Bu oyunu daha sert ve daha kanlı oynamaya başlamıştı.
Prensin zaten küçüklüğünden beri asla halka tanıtılmaması, yüzünün ve adının herkesten saklanması içinde babasına karşı bir nefretle büyümesine sebep olmuştu.
Kim Vivian Taehyung, 26 yaşındaydı ve kendi topraklarının hainiydi.
Deponun üzerinde parmaklıklar olan küçük pencereden dolunayı gördüğünde isyan çıkartmak ve babasının pis işlerini yapan iğrenç vampirlerin kanını akıtmak için emri verdi. Halka zarar vermiyorlardı. Yalnızca bu hikayenin kötü adamlarını hedef alıyorlardı.
Sokaklarda tek bir ışığın bile olmadığı, karanlığın iç ürpertici soğuk havayla birleştiği gecede ellerindeki meşaleleri hesap sormaya geldiği evlerin içerisine fırlattı prens. Hemen arkasında ise prensi engellemek için koşan vampirleri kılıçtan geçiren bir adet Yoongi vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark & Wild /Taekook
General FictionJeon Javier ve Kim Vivian'ın aşk hikayesi... Vampire Semekook