Kural 1 : kimseyi benimseme
Yeniden çiğnedin kuralı Meyra yeniden ezip geçtin kendine koyduğun en önemli kuralı
Ben istemedim ki Selim'i de benimsemeyi hiç istemedim . Ama geçmişin izi vardı bizde , ikimizinde içinde boşluk vardı sevgisizliğin açtığı kocaman bir boşluk . Birbirimizi koymuştuk oraya ben ilk defa ona Baba demiştim oysa ilk kez bana kızım demişti . Ama açılan yaralar da unutulmuyordu evet belki onun hatası yoktu başka şansı yoktu . Fakat asla geçmeyecek kırgınlığım ona da babasına karşı çok geç karşı çıktığı için beni onca yıl kimsesiz bıraktığı için .
Yıllar geçti sonra aradan buldu beni en çaresiz ve kimsesiz anımda tekrar tuttu ellerimden kol kanat gerdi. Yaraların izi geçmesede silikleşti sayesinde.
Kızım dedi ısrarla ben ittikçe daha da yaklaştı ben hırçınlaştıkça o daha da alttan aldı . Tüm düzenini benim için değiştirdi . Buraya geldi. Ona yara olan bu şehre ondan kız kardeşini alan bu şehre yeniden benim için taşındı .
Sonra anladım ki benim onunla oluşturduğum bağım kopmamış ben onu sildim zannetmiştim ondan nefret ediyorum sanmıştım ama hiç edememişim. Aslında hep bir sebep var diyordum her yaptığına her ceza verişine çünkü görüyordum gözlerinde ki acıyı her bana bahçe cezası verdiğinde ki gözlerinde oluşan o çaresizliği hissediyordum ama anlamlandıramıyordum.
İşte gerçekler ortaya çıkınca anlam kazanmıştı herşey
Kaybedilen birsürü farklı hayat
Yaşanamayan onlarca olasılık
Fehmi Soylu resmen kaderi değiştirmişti
Hayatımı katletmişti eğer o olmasaydı yaşadığım hiçbirşeyi yaşamayacaktım.Bu harabeye dönmüş hayatımda tek iyikimsin baba artık uyan ...
🌸
Gözlerimi yeni bir güne açtım . Bugün geçen 10 günden farksız geçecek biliyorum. Aynı döngü bugün de sürecek uyanmadığı sürece rahatça hiçbirşey yapamayacağım.
Kalkıp işlerimi hallettim , uyuşuk adımlarla merdivenleri indim .
Geçen altı günde Leyla hanım asla eve dönmemişti aslında diğerleride ev iş ve okul haricinde buradaydı. Okula da gitmiyordum. Sadece atılan ödevleri tamamlayıp gönderiyorum o kadar.
Dedem mutfaktan çıkıyordu beni görmesiyle yüzünde tebessüm belirdi . En çok endişelenenlerden birisiydi sürekli kafamı dağıtmak için benimle sohbet açmaya çalışıyordu ama maalesef çabalarını kısa cevaplarla sonlandırıyordum konuşmak bile gelmiyordu çünkü içimden .
" Güzel torunum günaydın " dedi yanıma gelip sarılarak
" Günaydın " dedim sarılmasına hafifçe karşılık verdim
" Kah-" sözünü kesen içeri giren karamanlardı
Gerçi dedemlerde karaman oluyordu herneyse işte onlara böyle hitap etmek kolayıma geliyor sonuçta
" Günaydın" dedi Agah bey gülümseyerek
" Günaydın" dedim kuruca ne gülümsedim ne de uzun uzun gözlerine baktım ,oysa birlikte olduğumuz hiçbir an gözünü üzerimden çekmiyordu.
Kahvaltı için gelmişlerdi hepbirlikte hazır olan sofraya geçtik .
" Torunum senin için pişi yaptım " dedi babaannem önüme pişileri bırakarak
Tebessüm ettim zorla
" Teşekkürler babaanne " deyip bir tane alıp yedim .
" Ellerine sağlık çok güzel olmuş "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEYRA
Teen FictionIssız bir sokakta yürüyorum , ayaklarım çıplak ve taşlar batıyor kesiyor toprak kanla karışıyor . Araba bile geçmiyor bu sokaktan tek ev görünmüyor ufukta unutulmuş terk edilmiş gibi kalakalmış öylece hiçlikte , benim gibi , ikimizde koca dünya da h...