" Ne zaman bir düş kursam ertesi gün hayal kırıklarını topluyorum..." diye bir söz okumuştum bir yerde o zaman anlamamıştım , önemsememiştim.
Umudum vardı benim her şeye rağmen buraya gelirken içimde küçükte olsa bir ışık vardı . Onlarla zaman geçirdikçe istemeden bağlanmaya başlamıştım . Çabuk severdim ben insanları , yargılamadan yaklaşır tanıdıkça uzaklığımı belirledim. Ama çoğu zaman hep yargısız infaza kurban gittim . Kendi ailemden olan insanlar bile yargısızca verdiler hükümlerini , tanımaya ya da anlamaya çalışmadan , sormadan.
Yine de önemsemedim çünkü önemli olan anne ve babamdı içimdeki çocuk büyümek istiyordu . Ve ben bunu tek başıma yapamıyordum çünkü kimsesiz çocuklar büyüyemezdi.
Leyla hanım bana düşler kurabileceğime inandırdı fakat ilk yol ayrımında terk edebileceğini de çok güzel kanıtladı kurduğum düşlerim teker teker başıma yıkıldı ve ben altında kaldım.
Fakat şuan da benim onlara hayal kırıklığıyla bakmam gerekirken onlar bana öyle bakıyordu . Hepsinin gözünden en net okunan ifade hayal kırıklığıydı.
Özellikle Agah beyin
" Meyra iyi misin ?" Selim'in sorusuyla ona döndüm
" Ben iyiyim sadece çok kötü bakıyorlar " diye fısıldadım
Onlara döndü gözlerini kapatıp açtı . Sinirlenmişti
" Neyi bekliyorlar anlamadım . Sen dur ben halledip geliyorum." Dedi ve ayağa kalktı tam gidecekken kolundan tuttum . Onlar yüzünden rezil olmaya gerek yoktu neticede
" Gerek yok onların benden çok sinirleri bozuldu " deyip zorla yerine oturttum
İnsanlar tanışmak için yanıma geliyordu . Bazılarının biz gidiyorduk .
Son bir masa haricinde herkesle tanışmıştım ki o sona kalan masayıda zaten tanıyordum ama buradakiler bilmiyordu o yüzden o masaya doğru adımlamaya başladım . Hepsi pür dikkat beni izliyordu .
Agah beyin yanında durup elimi uzattım ve gülümsedim
" Merhaba siz karamanlar olmalısınız " dedim nazikçe hepsi bu hareketime şok olmuştu
Karan sinirle ayağa kalkıp kolumdan tuttu
" Meyra naptığını zannediyorsun sen , nasıl o adamın kızı olmayı kabul ettin ya nasıl bak aklım almıyor benim lan herşeyi o it yaptı " diye konuştu sinirle
" Öncelikle kolumu bırakın "
Kolumu çektim
" Agah bey belki birşeyler açıklamak ister size onun sakladığı bazı meseleler var çünkü her neyse lütfen gerginlik çıkarmayın ve davetimi mahvetmeyin " deyip yeniden nazikçe gülümsedim
Dışarıdan bakan birisi güzel bir sohbet ettiğimiz düşünürdü
" Meyra kızım onun yanına gitme lütfen " diye gözlerimin içine baktı Leyla hanım oda kalkıp yanıma gelmişti
" Nereye gideyim Leyla hanım insan ailesinin yanında kalmaz mı?" Diye sordum ne demek istediğimi anlayabilmişti umarım
Masaya yaklaşıp diğerlerine baktım
" Hepinize iyi eğlenceler " diyerek yanlarından ayrılıp kendi masama oturdum
Vals müziği çalmaya başlamıştı davetlilerden bazıları vals yapıyordu bende bilmeyi isterdim fakat pek öğrenmeye malum zamanım olmamıştı
Poyraz yerinden kalkıp yanıma doğru gelmeye başladı . Harika gerçekten
Elini uzattı
" Bu dansı bana lütfeder misin ?" Diye sordu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MEYRA
Novela JuvenilIssız bir sokakta yürüyorum , ayaklarım çıplak ve taşlar batıyor kesiyor toprak kanla karışıyor . Araba bile geçmiyor bu sokaktan tek ev görünmüyor ufukta unutulmuş terk edilmiş gibi kalakalmış öylece hiçlikte , benim gibi , ikimizde koca dünya da h...