MEYRA

Gel İlaç Ol Yaralarıma

Sevmek tam olarak neydi? Nasıl oluyordu mesela ? İçinizde ona ait bir yer mi açılıyordu birisini sevdiğinizde? Dünya daha mı yaşanılası bir yer haline geliyordu?  Peki her sevgi beyaz kalabiliyor muydu?

Bir sürü sorum vardı, cevapsız olan ve beni çıldırtan. Bu itirafı  yapmasa olmaz mıydı ? Yaşasaydım ben öyle kendi hâlimde.

Ah üstteğmen neden geldin ve kafamı karıştırdın ?

Resmen 8 gündür onu düşünüyordum. Artık en azından kitapçıya gelmeyi bırakmıştı. Gerçi bu sürekli diken üstünde olduğum gerçeğini değiştirmiyordu sanki her an gelecekmiş gibi gözüm kapıdaydı.

Bugün de yine o sorularda boğulduğum günlerden  birisiydi , kitapçıda ki işlerimi bitirmiş eve dönüyordum. Yürümeye ne kadar kendimi kaptırdıysam, telefonumun sesiyle yüreğim hopladı. Arayan kişinin Berk olduğunu gördüğümdeyse anlamsız bir telaşa girdim. Sanki herkes duymuştu ve benim saklanmam gerekiyor gibi hissediyordum. Yine saçmaladığın günlerden birisindeyiz anlaşılan.

Telefon kapanıp yeniden çalmaya başladığında derin bir nefes alıp aramayı yanıtladım. Hele şükür

" Şükür " Berkin de iç sesimle aynı şeyi söylemesiyle gülmeye başladım.

" Birde gülüyor ya "

" Özür dilerim ya telefonu zor buldum çantamdan o yüzden geç açtım. "

" Peki hadi inandım. Şimdi hemen bize geliyorsun harika çiğköfte yaptım ama varya böyle bir şey yok "

" Karnım çok kötü bugün yiyemem ki"

" Bununla düzelir hadi bak yoksa ben gelir zorla getiririm seni "

" Of Berk of "

" Of deme oh de "

" kapat geliyorum "

" Meyra "

" Efendim"

" Çiçeğide çağırsana "

" Bıktım sizden cidden aptallar böyle yapacağınıza açılın işte biriniz ,iki taraflı aptal aşık gibi geziyorsunuz . Olan bana oluyor ."

" Çok konuşma öyle kolay değil işte ve onu arkadaşına söyle gidip açılsam böyleyken böyle desem senin gibi şıp sevdi herkesi sever deyip uzaklaşır böyle en azından bir arada olabiliyoruz ."

" Bu işlerden nefret ediyorum ya "

" Sana noluyor be ? Lan yoksa aşık falan mı oldun ?"

" Ne saçmalıyorsun? Hayır tabiki yok öyle bir şey olmadım ." Diye çıkışmamla gülmeye başladı

" Tamam sakin ol "

" Hadi kapatıyorum " deyip anında kapattım

Evet cidden biraz sakinleşmem lazımdı. Derin bir nefes alıp yürümeye devam ettim. Bir yandan da çiçeği arıyordum.  Açtığında hazırlanıp aşağıya inmesini söyleyip kapatmıştım. Sonuçta birde onu ikna etmeye çalışamazdım. İndiğinde elinden tutup götürürdüm.

Binanın önüne geldiğimde beni beklediğini görmemle koşarak yanına gidip sarıldım.

" Hadi bakalım çiğköfte yemeye gidiyoruz " deyip elinden tuttuğum gibi sürüklemeye başladım.

" Buradan gidilmiyor ki aptal "

" Berk yapmış onlara gidiyoruz "

" Of meyra " diye itiraz etsede bir yandan da mutlu olduğunu görebiliyordum. Aptal hem görmek istiyor hem de güvenmiyordu. Yani aslında biraz  haklıydı sonuçta Berk fazlasıyla çapkın olduğundan daha bunlar birbirlerinden hoşlanmıyorken haftada bir sevgili değiştiriyordu. Ama bizim çapkın çiçeğe tutulduğundan beridir hiçkimseye yan gözle bile bakmamıştı. Çiçek de illa bir gün inadını kırardı herhalde.