Annemin söylediklerine göre ben doğaldan bu lekeyle doğmuşum.İlk başta doğduğumda ,yanağımdaki izi gören doktorlar şok olmuşlar.Bunun nasıl ola bileceğini düşünmüşler fakat benim bu yanağımdaki lotus çiçeğinin hangi sebepten dolayı yarandığını hiç bir doktor açıklayamamış.Annem benim insan dışı varlık olduğumu düşünerek beni 6 yaşımda yurda vermek kararı aldı.Beni yurda vermeden önce bunları söylemişti;"Kızım...Senden özür dilerim,ama buna mecburum.Senin yanağındaki işaret,beni korkutuyor.Doktorlar bile bunun sebebini bilmezken,benim korkmamam elimde olan bir şey değil...Umarım bir gün beni affedersin...".Evet,kendi annem bile korkmuştu benden.
Aslında,onu haklı buluyordum.Neden mi?Yüzümdeki lanet izin gerçekten de hiç bir biyoloji açıklaması yoktu!Bu lekeyle ben bile kendimden korkmuşken,annem nasıl korkmasın ki?:)
Tahmin ediyorum ki,çoğunuz babamı merak ediyorsunuz.Onun hakkında konuşmak bile istemiyorum...
Annem,ben daha çocukken babam hakkında beni uyarmıştı.
Annemin söylediklerine göre annem,babamla üniversitede tanışmışlar.Üniversiteyi bitirdikten sonra evlenme kararı almışlar.Annemle babam çok iyi bir çift olmuşlar ama...Ben doğana kadar...Babam da annem gibi benden korkmuş.Beni istememiş,ama annem en azından bir müddet büyütüp yurda veririz demiş.Ama babam onu bile istememiş,hemen ben bebekken beni vermek istemiş.Annem ısrar edince de bizi terk etmiş...
Annem babamı o gün,bu gün,hiç görmemiş.Ama babam anneme "Ne zaman Mary-i yurda verirsen, o zaman döneceğim"demiş.Şu an,annem ve babam hakkında en ufak bir bilgim yok.Babam anneme söylediği gibi geri döndü mü,annem naptı,şu an birlikte mi yaşıyorlar hiç nir fikrim yok.Zaten bilmek te istemiyorum.
Bu gün,yurda geldiğim günün üzerinden tam 12 yıl geçmiş bulunmakta...O, 6 yaşında olan çocuğun tam da doğum gününde yurda verildiğini biliyormuydunuz?Nerden bile bilirdiniz ki.O yüzden bu gün;yani 20 kasım,hem de benim doğum günüm.Ama kendimden başka kimsenin umrunda değildim ben.Her kes,buraya geldiğim günden beri, ben burda değilmişim gibi davranıyorlardı.Bir tek ben buraya ilk geldiğimde karşılaşdığım o kız çocuğu;Olga bana sahip çıkmıştı.Beni kendi kardeşi gibi seven nadir kişilerden biriydi.Ben onun bana karşı sevgisini görünce çok şaşırmıştım.Hiç aradan 2 gün geçmeden en iyi arkadaş olduk.Bu zamana kadar hep bir-birimizi kollar,bir-birimize sahip çıkardık.Ama kanun gereği,yurtda olan çocukların 18 yaşı tamamlandıktan sonra yurtdan çıkmak zorundaydı.Olga benden 3 ay küçük olduğu için doğum günümde benimle birlikte gelemedi.Ben eşyalarımı toplayarak son kez Olgayla sarıldım.Sonraysa,yurtdan ayrıldım.Artık burayı görmeye katlanamıyorum.
Beklediğim gün gelmişti.Artık 18 yaşında bir kızdım.Ama beni tebrik edecek kimsem yoktu.Odamda dizlerimi karnıma çekerek ağlaya-ağlaya doğum günü şarkısını söylemiştim.Aceba annem doğum günümü hatırladı mı diye düşündüm.Ama sonra sonra beni terk eden kadının neden beni düşüneceğini kendime söyleyerek kendimi azarladım.O seni terk etmiş bir kere, niye düşünsün ki seni?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizemli lotus:Drakulanın mirası
FantasyMary,yanağının üst kısmında,gözünün yan altında kırmızı bir lekeyle doğar.Leke lotus çiçeği şeklindedir.Bu lekeden dolayı,Mary diğer çocuklar tarafından dışlanır ve zorbalığa uğrar.Bu sebepten dolayı,kimseyle konuşmaz,hep kendi içinde düşünür.Mary u...