- 10 -

107 23 4
                                    


Gözlerimi açtığımda Yağız yanımda değildi ve susamıştım. Yatağımdan kalkıp aşağı indim. Mutfağın ışığını açtığımda çığlık attım. Bu olamaz. Yağız yerde kanlar içinde yatìyordu. Cansu gibi bileği kesikti. Hem ağlıyo hemde bağırıyordum artık. Yanına gittiğimde gözleri birazcıkda olsa açıktı ama nabzı çok az atıyordu. Beni gördüğünde dudağı yukarı doğru kıvrıldı. Birde gülüyor ya.
-Sende sözünü tutmadın beni bırakıyorsun. Hani beni asla bırakmıyacaktın. Hani beni çok seviyordun.
-Ama bana bir cevap vermedinki.
-Ya sen niye bu kadar salaksın seni sevdiğimi görmüyor musun?
-Söylemeni ve bunu senden duymayı istiyordum.
Sesi gittikçe kısılıyordu. Değişmeyen şey ise bakışları ve yüzündeki gülümsemeydi. Benim de sesim azalmıştı artık.
-Seni seviyorum.
-Duyamadım. Bir daha söyler misin?
-Seni seviyorum. Beni bırakma ve hep benimle ol.
-B-ben de s-se-ni s-se-vi...
-Hayır Yağız bana bak ses ver. Beni bırakma gitme.
Birden ben Yağız'dan uzaklaşmaya başladım. Sanki biri beni çekiyordu. Onun cansız bedenine uzanmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Birden onun sesini duymaya başladım. Ve bir çığlıkla yerimden sıçradım.
Odamdaydım şimdi ve Yağız da yanımdaydı. Rüyaymış her§ey oh be.
-İdil iyi misin ? Geçti sakin ol hepsi sadece rüyaydı.

Yağız'a baktım. Endişeli görünüyordu.
-Yağız
-Efendim başbelası.
-Beni hiç bırakma , hep yanımda ol olur mu?
Dedim ve ona sarıldım. Bu anı bekliyormuş gibi oda sarıldı ve saçımı okşamaya başladı.
-İstesende yapamam zaten sensiz olmaz.
Bir süre sonra ondan ayrıldım. Yüzüme baktı ve başparmağıyla gözyaşımı sildi.

-Yağız bugün okula gitmesek bişeyler yapsak olur mu?
-Olmaması için bir sebep yok. Sen hazırlan ben aşağıda seni beklerim. Önce bir yerde kahvaltı yaparız.
-Tamam o zaman ben hazırlanayım.

Yağız odadan çıkınca dolabın karşısına geçtim. Havalar daha soğumamıştı ve güneşliydi. Biraz kısa da olsa sevdiğim çiçekli elbisemi giydim. Ona uygun bir tane de şapka aldım ve saçlarımı açık bıraktım. Biraz makyaj yaptım ve çantamı da alıp aşağı indim. Evin anahtarlarını çantama attım babetlerimi de giyip bahçeye çıktım. Yağız da üstünü değiştirmişti. Önce bir bana baktı sonra gülümseyip binmem için arabanın kapısını açtı.

Şirin bir kafeye gelmiştik ve siparişleri vermiştik.
-İdil ben bir lavaboya gidicem.
-Tamam.
Telefonunu da masada bırakmıştı. Aklıma gelen fikirle telefonumu çıkardım ve Yağız'ı aradım. Ne diye kayıtlı olduğumu merak ediyordum. Önce bir resim çıktı.
Olamaz ya bu ben ağlarken çektiği resim.
Ardından da isim çıktı.
'tatlı belam'. Çok tatlı ya.
Hemen telefonu kapattım. Yağız'ın telefonunda da kilit yoktu ondan da aramayı sildim. Zamanlamam süper. Yağız gelmişti.

Kahvaltıdan sonra sahile gelmiştik. Yağız'la yan yana yürüyorduk. Birden ellerimiz birbirine değdi. Sonra ellerimizi birbirine kenetledik. Herşey bir anda gerçekleşiyordu ama ben mutluydum. Yağız ile aynı anda birbirimize baktık. Onun gözleri de mutlulukla parlıyordu.

_____________________

Bugün Yağızlarda kalıcaktık. Ama ben önce eve uğradım ve üstümü değiştirdim. Sonra Yağızlara gittik. Evleri güzeldi kesinlikle ama ben Yağız'ın odasını merak ediyordum.
İnsan gezerken bile yoruluyormuş bugün bunu anlamış oldum. Salona geçip oturmaya başladık. Acıkmıştım ben.
-Iıı Yağız.
-Makarna sever misin?
Anlamışmıydı acıktığımı? Eğer öyleyse beni gerçekten iyi tanıyordu.
Cevap vermek yerine kafamı salladım.
-Ama salata senden.
-Emredersiniz.
-Hadi öyleyse mutfağa.

Yağız ustalıkla makarnayı yapmıştı. Salata da hazırdı. Masayı kurmaya başlayacağım sırada Yağız beni durdurdu ve sandalyeye oturttu.
-Sen sadece otur bişey kırarsın falan;) Yani sana bişey olmasın :)
-Sen benimle dalga mı geçiyosun. Aman neyse biraz çabuk hazırlarsanız sevinirim.

Yemekten sonra Yağız herşeyi toplamıştı. Sonra da koltuğa oturduk. Yağız ayağını sehpaya uzatmış,ben de kafamı onun kucağına koyup uzanmış bir şekilde film izliyorduk. Bir süre sonra uykum geldi ve ayağa kalktım.
-Ben nerede uyuyabilirim?
-İstersen kollarımda uyuyabilirsin.

Gözlerimi devirdim bu cümlesine karşılık.
Onun odası olarak tahmin ettiğim yere gelmiştik. Siyah, beyaz ve mavinin ağırlıklı olduğu sade bir odaydı. O kadar çok uykum gelmiştiki hemen yatağa uzandım. Yağız da yanıma uzandı ve bana sarıldı.
Ne yani beraber mi uyuyacaktık???
Bişey diyemeden gözlerim kapanmaya başladı.
Odaya ilk girdiğimde komidinin üzerinde gördüğüm şey ise dikkatimden kaçmamıştı.
'Benim resmimim olduğu bir çerçeve'

~Yenilerin İçinde Sen~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin