1. BÖLÜM: BOŞ KOVANLAR.

578 27 1
                                    




Girişi olabildiğince kısa tutmayı seviyorum. Bu yüzden hemen 1. Bölüme gelin kuşlarımmmm.

Buraya okuma tarihinizi yazın💐

16.07.2024



İyi okumalar dilerim, oy ve yorum bırakmayı unutmayın!!!!

Instagramdan beni takip edin.
Blog hesabım: Nasuende
Asıl hesabım: Sudeyurd








🧿💐💐💐💐💐💐💐💐💐💐💐💐🧿









Sabah 05.30 da uyandım. Her sabah 05.30 uyanırdım! Üstümdeki yorganı katlayarak çift kişilik yatağın nevresimlerini düzelttim. Odamdaki banyoya girip elimi yüzümü yıkadıktan sonra abdest aldım. Sabah namazına daha vardı. Banyodaki işlerimi kısaca hallettikten sonra gardırabomun başına geldim siyah eşofman altı ve siyah sweatshirti üstüme geçirdikten sonra açık saçlarımın üstüne siyah şapkayı taktım, geceden hazırladığım sırt çantamın tekini omzuma astıktan sonra odamdan çıkmadan önce kapımın eşiğinde siyah spor ayakkabılarımı giydim.

Kapıyı sessizce kapattım, herkes uyuyordu. Gökyüzü daha yeni aydınlanmaya başlamıştı. Konağın koridorunu sessizce takip edip taş merdivenleri hızlıca indim. Aşağı kattaki mutfağa girdim. Buz dolabına geceden sandviç yapıp hazırlamıştım. Sandviçi çıkarttıktan sonra elime alarak mutfaktan çıktım. Konağın dış kapısından çıktıktan sonra biraz yürüdüm ve sağa dönerek dik yokuşu tırmandım. Konağın önünde çok mesafe olmadığı için konağın arkasına otopark yaptırmıştık. Oraya gittim ve benim olan arabanın anahtarını cebimden çıkartarak arabanın kilidini açtım. Hemen sürücü koltuğuna bindim sırt çantamı yan koltuğa bırakarak kemerimi bağladım.

Arabayı çalıştırdıktan sonra park ettiğim yerden kolaylıkla çıkıp yola çıkmadan önce konağın arkasından dolandım ve daha sonra dümdüz gittim. Camiinin önünden geçerken sabah ezanı daha yeni okunuyordu. Camiinin önünde durdum, arabayı kilitleyerek yanıma sadece sırt çantamı aldım. Ezan okunurken camiinin içine girdim, namaz için toplanan cemaati görmeden üst kata çıktım. Çantamın içindeki namaz elbisemi üstüme geçirip kafamdaki şapkayı çıkarttım ve namaz elbisemle aynı renk olan eşarbı kafama bağladım. İmam ve cemaatle beraber sabah namazını kıldıktan sonra camiinin boşalmasını bekledim. Cemaatte beni tanıyan birileri olabilirdi bu riski alamazdım eğer bu riski alırsam başım fena belaya girerdi.

Cemaat dağıldıktan sonra üstümdeki namaz elbisesini çıkartıp saçlarımı açtım ve kafama geri şapkayı taktım. Merdivenleri inip camiiden çıktım. Hemen soldaki arabama geri binip sürmeye devam ettim. Anayola çıktıktan sonra sola kırdım direksiyonu. Her sabah gittiğim yere gidiyordum! Çiftliğe!

Her sabah çiftliğe gittiğimi kimse bilmiyordu. Ne annem ne de babam! Sadece ben biliyordum. Bilseler yani söylesem asla izin vermezler dışarı çıkmama yasak getirirlerdi. Nerdeyse 10 yıldır çiftlik evine ne annem ne de babam ayak basıyordu. Nedeni de çiftlik evimizin olduğu yerde sadece bizim çiftlik evimiz yoktu.

Normalde 45 dakika süren yolu 27 dakikada gitmiştim. Yolların boşluğundan, hızlı gittiğimden ve hep yeşil ışığa denk gelmemdendi. 

Çiftlik evine girdiğimde arabamı evin önüne gelişi güzel bir şekilde park ettim. Yandaki çantamı alarak arabadan çıkıp evin kapısının önüne geldim. Kapıyı anahtarımla açarak içeriye girdim. Çiftlik evimizde üç çalışanımız vardı. Birisi seyisimizdi, diğer ikisi de çiftliğin bakımından ve güvenliğinden sorumlu karı kocaydı. Daha uyuduklarını düşündüm çok ses yapmadan atların olduğu yere doğru gittim.

YASEMİNLİ KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin