17. BÖLÜM: CEHENNEME RAMAK KALA.

331 47 15
                                    



30.605 kelimeden sonra... Aşırı aşırı heyecanlıyım bu bölüm için. Delirmeme ramak kaldı artık. Oy vermeyi ve yorum bırakmayı unutmayın ballarımmm.

Pera- Biri Vardı
Çağan Şengül- Geri Dönme
Mavi Gri Ufuk Beydemir- Vazgeç Artık Rüyalarımdan.



CEHENNEME RAMAK KALA!


Önüme bıraktığı telefonu elime alırken ezbere bildiğim numarayı tuşladım, ayağa kalkarak odadan sonra da çiftlikten çıkarak verandaya geldim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.








Önüme bıraktığı telefonu elime alırken ezbere bildiğim numarayı tuşladım, ayağa kalkarak odadan sonra da çiftlikten çıkarak verandaya geldim. Numarayı aramak için tuşa bastığımda Babür çiftliğine bakıyordum. Dün ıslanmaktan ağrıyan boynum ve acıyan boğazlarım için üstüme şal almıştım, şalı düşen omzumun üstüne getirdim. Telefon ikinci çalışta açıldı, sessizlik vardı hiçbir şey demiyordu. "Günaydın baba." dedim tok çıkan sesimle. Parmaklarım şalın püsküllerinde geziniyordu, ağrıyan boynumu esnetmeye başladım.

Babam şaşkınlıkla, "Meran?" dedi, telefon numarası rehberinde olmayan bir numaraydı.

"Kartal'ın numarası. Onun telefonundan arıyorum." dedim, verandanın zeminindeki tahtalar esnedi, kafamı omzumun üstünden çevirdiğimde Kartal'ı gördüm. Üstüne siyah takım elbise giymiş, kapının kenarına dayanarak beni izliyordu. Daha çok dinliyordu. Geri önüme döndüm. "İyi misin? Dün seyis aradı Hırçın'ı almışsın."

"Evet. Hırçın'a binmek istedim." dedim, babam ağzımı arıyordu. Daha fazla konuşmak istemiyordum çünkü her kelimesinden sonra Kartal'ın dün dedikleri zihnimde yankılanıyordu. Benim ağalık oyunum senin 60 yaşında ağalara satılmanı engelliyor. Baban olacak o herif dul, çocuklu yaşlı ağları araştırmaya başlamış bile, sen ayakta uyuyorsun!

Birde kendimi zeki sanıyordum. Dünya üzerinde ayakta uyuyan tek insan olabilirdim. Dişlerimi sıkmaktan kendimi alıkoyamadım.

Babam, "Ne zaman geri döneceksiniz?"

"Bilmem. Kartal ne zaman dönelim derse o zaman döneriz." dedim sertçe, sesimin sert çıkmasına mani olmadım. Arkamı döndüm, Kartal'ın gözlerine bakarak. "Baba bugün aşiret toplantısında karşı oy kullanmazsın diye düşünüyorum." dedim, bana bakarak tek kaşını kaldırmıştı.

Babam tek kelimeyle, "Kullanmam." dedi.

"Tamam." dedim telefonu kulağımdan kaldırarak görüşmeyi havada sonlandırdım. Telefonu Kartal'a doğru uzattım, "Amacına ulaştın. Tebrikler."

Samimiyetten yoksun bir şekilde gülümseyerek, "Teşekkür mü bekliyorsun? Bence sen teşekkür etmelisin."

Dudağımı sertçe dişleyerek, "Karşılıklı olarak birbirimize muhtacız. Teşekkür edilecek bir husus görmüyorum. Fakat bu oyunda sadece sen kazandın."

YASEMİNLİ KIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin