sope

23

Sıcak havada ceket giymiştim ve cidden çok sıcaktı, kollarımda olan ip izleri ve çizikler yüzünden di.

Yoongi el fan'ı nı yüzüme doğru tutuyordu, gülerek göğüsüne yaslanarak durdum, belime kolunu sararak saçlarımı öptü.

Jin üstüme bakarak göz devirdi.

"Çıkartsana olum bunu, çok sıcak hava"

Kafamı hayır anlamında salladığımda jimin güldü.

"Bir şey mi oldu sana, neden bu ceketi giyiyorsun"

"Ne alaka, bir şey olmadı ki"

İkili 'he he' diyerek sırıttıklarında namjoon, jungkook ve taehyung dondurma getirdi, hepimize bir tane verdiler, hemen açarak yedim.

Herkes de vanilya lı varken bende çikokata vardı, yoongi mavi dondurmaya baktığında taehyung güldü.

"Vanilyalı kalmadı, maviyi aldım"

Yoongi kafasını salladığında tadına baktı, beğenmiş gibiydi, bir kaşık da bana uzattığında yedim, böğürtlenliydi.

Güldüğümde anlımı öptü ve kulağıma eğildi.

"Çıkart şunu, hasta olucaksın"

Kafamı hayır anlamında salladığımda göz devirdi, dondurmamı uzattığımda aldı, jungkook güldü.

"Romantiklere bak amk"

Güldük, namjoon okuduğu kitabı anlatmaya başladığında ben bir şey anlamamıştım, jin konuşunca kafamı salladım.

"Bu tesis ne zamana kadar açık durucak?"

Namjoon'a baktığımızda omuz silkti.

"Her ay en az dört kişi geliyor, kapanmayacak"

"Ustalaşanlar?"

Merak ile sorduğumda güldü.

"Gidebilirler, performans değerlerini kontrol ederek gidebileceklerini söylüyoruz"

"Biz?"

Taehyung eğildiğinde namjoon ona döndü.

"Sizin dosyanıza daha bakmadım"

"Yani.. Biz de gidicez"

Jungkook üzgün şekilde konuştuğunda kafamızı eğdik, jimin sarıldığında jin güldü.

"Hey, daha buradayız, üzülmeyin"

Yoongi kafasını salladı ve belime sıkıca sarıldı.

"Jin haklı, üzülmeyin"

Boynunu öperek kafamı omuzuna koyduğumda anlımı öptü, jimin kafasını salladı.

"Niye sonsuza kada ayrılacakmışız gibi duruyorsunuz, bu grup ayrılmayacak, hem nerede oturuyonuz ki?"

"Dong Gu semtinde oturuyorum ben"

Konuştuğumda taehyung şaşkınca baktı.

"Ciddimisin lan,bende orada oturuyom"

"Bende"

Jin de güldüğünde namjoon konuştu.

"Ben seo gu' dayım"

Jungkook güldü.

"Nam gu dayım ben"

Yoongi de güldü.

"Bende oradayım, ama merkeze taşınmayı düşünüyordum"

Jimin jungkook'a sarıldı.

"Bende nam gu dayım aşkım"

Yoongi'ye dönerek güldüm.

"Bana taşın"

"Güzel fikir"

Çenemi tutarak okşadığında elini tuttum, jimin kafasını salladı.

"İki dakika durun be, bende taşınmayı planlıyordum, dong gu ya, bence hepimiz taşınalım, hep hayalim di arkadaşlarla aynı evde yaşamak, lütfen,lütfeeen"

Yavru köpek bakışları attığında güldük, jin kafasını salladı.

"Jimin haklı, ben ev bulurum, kabul mü?"

Kafa salladığımızda taehyung ile beşlik çaktılar, taehyung ellerini bir birine sürttü.

"Ev bizde, mükemmel okucaak"

Güldük, kollarımı çekiştirdiğimde yoongi katladı, gülerek diğerini de uzattığımda onu da katladı, sırtımı göğüsüne yasladığımda ellerimi tutarak okşamaya başladı, taehyung bileğimi yukarı çektiğinde güldüler.

Kaşlarımı çatarak indirdim, jimin sırıttı.

"Biz de diyoruz neden böyle, o morartılara bak, iki hafta geçmez"

Kollarımı bağlayarak kafamı çevirdiğimde jin kahkaha attı.

"Utanma seok, herkes seks yapar"

"Yah,susun be, terbiyesiz ler"

Yoongi'nin ceketi ile yüzümü örttüğümde güldüler, yoongi zinciri bağlayarak boynumda durdurdu, anlımı öperek güldü.

"Neden utanıyorsun?"

"İlkim işte, utanıyorum"

Dudaklarımı büzdüğümde gülerek dudaklarımı öptü.

"Çok tatlısın"

Güldüğümde jungkook öksürdü.

"Biz de varız da burada, haberiniz olsun yani"

Yoongi göz devirerek yeniden dudaklarımı öperek geri çekildiğinde ellerimi kollardan çıkardım, yoongi ellerimi avuçlarına kapattığında diğerlerini dinlemeye başladık.

/