Yongi ve jungkook dolaşmaya çıktığında jin, taehyung ve jimin de pasta almaya gittiler, neymiş taehyung hamile hisaediyormuş kendini, canı çekmiş.
Lan taehyung'un sevglisi bile yok amk, namjoon da tesisdeydi, odada oturmuş ışıklar ile oynarken telefonum çaldı, araya baktığımda taehyung görüntülü arıyordu açtım, gülerek konuştu.
"Ne yapıyon lan yalnız"
"Işık ile oynuyorum"
Işığı mor yapınca güldü, jin belirdi ekranda.
"Yoongi gelince kırmızı mı yapıyon"
Kahkaha attıklarında göz devirdim.
"He amk, sen namjoon la her renkte yapıyon,biz bir şey diyoz mu?"
"Sus bakayım, ışıklar bizim kutsalımız"
Yine güldüklerinde bende güldüm, ışığı kırmızı yaptım.
"Rengi çok koyu sanki"
Jimin omuz sikti.
"Işık rengi düşmüyo mu?"
"Bilmiyorum ki, onu yoongi biliyor"
Kafa salladıklarında kapı açıldı, yoongi gülerek baktı.
"Ne yapıyorsun?"
"Işıkla oynuyorum"
Kolunu göstererek yanıma geldi, kadraja gitmiyordu, kokuna şaşkınca baktım.
"Ne zaman yaptın?"
Elinde ve bileğinde çeşitli dövmeler vardı, yoongi güldüğünde diğerleri meraklanmıştı.
"Üç saat önce, güzel mi?"
"Çok iyi olmuş"
Elini boynuma koyduğunda telefonu devirdim, eğilerek dudaklarımı öptüğünde karşılık verdim, boynuna sarıldığımda telefondan ses gelince ayrıldık, taehyung konuştu.
"Kapatmayalım"
Kahkaha attıklarında yoongi telefonu alarak kapattı ve bana döndü.
"Nerede kaldık"
Elini çeneme koyduğunda yutkundum.
"Neden söylemedin?"
"Jungkook ile bir anda karar verdik, beğeneceğini düşünmüştüm"
Kalkarak güldüm.
"Yakışmış, beğendim ama haber vermeden yaptırdın, belki bende yaptırmak istiyordum"
"Aslında serçe parmağımıza kırmızı çizgi yaptırabiliriz, çok istiyorum"
"Bu çok tatlıı"
Gülerek ellerimi yanaklarına koydum.
"Çok güzel düşünüyorsun"
Dudaklarına küçük bir öpücük bıraktığımda güldü, gözlerime bakarak dudaklarında dilini gezdirdi.
"Tanrı bizi karşılaştırdı, bir yaptı, bize aşkı verdi"
Ellerimi tutarak yüzünden indirdi ve sıktı, yeniden konuştuğunda yutkundum.
"Biz bir birimize güvenmeyi seçtik, kısıtlamadık, üzüldüğümüzde yan yanaydık, güldüğümüzde gözlerimizi kenetledik. Kalplerimiz bir attı, vücudumuz gibi kalbimizi de birleştirdik, belki.. Belki bu dakikadan sonra hayatımızı da sonsuza kadar birleştiririz ha.. Benim ile evlenir misin?"
Kutuyu cebinden çıkartarak açıp bana uzattığında titreyerek yutkundum, gözlerine bakarak yeniden yutkundum, gözlerime umut ile bakıyordu.
Kapıda jungkook elindeki kağıdı havaya kaldırmıştı, üstünde 'Evet de' yazıyordu.
Gülerek kafamı eğdim, elimi yoongi'nin elinin üstüne koyarak elini öptüm.
"Yoongi iyi ki bu lanet güce sahip olup senin ile tanıştım, evlenelim, hayatımız da aşkımız gibi bir olsun"
Dolu gözlerimiz aktığında anlımı öptü, yüzüğü alarak titreyerek parmağıma taktığında bende taktım, jungkook duygusal dans müziği açarak telefonu yere koydu ve kapıyı sessizce kapatarak çıktı.
Kahkaha atarak bir birimize sarıldık, sallanmaya başladığımızda gözlerimizi kenetledik, kısıkça konuştu.
"Seni seviyorum, bu dünya'da da başka evrenler ve gelecekler de de"
"Seni seviyorum, başka yaşamlarda da, başka ölümler de de"
Dudaklarımızı birleştirdi, küçük öpücüğümüzü kısa tuttuk ve sıkıca sarıldık.
Hayata yeni gözlerini açmış bir bebek gibi hissediyordum.
///
Bitti :(
Yeni hikaye yarın gelicek, bilginize, kendinize iyi bakın, öptüm💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sope
Fanfiction"Bu beni ilgilendir miyor" "Bu asıl seni ilgilendiriyor, beni evimden alıp buraya getiren sensin kas kafalı"
