Mickey Mouse (+18)

Bölüm 11

Medya da Mickey Mouse var ehehehe

Oy vermeyi ve yorum yapmayı
unutmayınız, olurr muu?

Ry.

🫀

Dün gece, pencereye çıkan adam şu anda yaşamıyordu. İşkenceyi görmesem de, olay yerini görmüştüm. Mickey Mouse'nin adama nasıl kitlendiğini bilgisayardan net bir şekilde izlemiştim.

Adam kendi sonunu getirmişti.

Yemekhanede yemeğimi yediğim için bu düşünceleri aklımdan silmeye çalıştım. Gerçekten fazlasıyla midem bulanmıştı.

Bu sırada Melisa ve yeni sevgilisi yemeğini alıp benim karşıma oturmasını boş gözlerle izledim.

"Merhaba Alara... Ben Ekrem," dedi, elini bana uzatarak. İlk ona baktım sonra sıkmam için uzatan eline. Boş boş bakmaya devam ettim. Elimi uzatmaya tenezzül bile etmedim.

"Sana dediğim sevgilim bu," dedi Melisa, bizi tanıştırmak istercesine.

"Oturacak başka yer kalmadı mı?" dedim, çıkışarak. Ekrem'in şaşkınlıkla bakan bakışlarıyla karşılaştım. Fakat Melisa şaşırmamıştı.

"Yapma! Sadece tanıştırmak istedim," dedi Melisa, hafif pişman olmuş sesiyle.

"Niye ben kimim ki? Seninle arkadaş bile değiliz," dedim, acımasızca.

"Arkadaş değil misiniz?" diye sordu Ekrem, şaşkınlıkla.

"Bir zamanlar öyleydik," dedi Melisa, yutkundu. "Hâlâ da öyle olabiliriz. Ama bunu istemiyorsun galiba Alara?"

"Bir dediği bir dediğini tutmayan biriyle tekrardan arkadaş olacağımı falan düşünüyorsan, yanılıyorsun. İki gün önce Mickey Mouse'ye aşıkken, şimdi de bu çelimsiz ile mi birliktesin?" dedim, dudaklarımda kışkırtıcı bir gülümseme varken. Melisa'nın yüzü kat katı kesildi. Gülmeden edemedim, devam ettim: "Hadi bunları geçiyorum. Beni satan biriyle neden yine arkadaş olayım? Sonuçta bir kere yapan, bir daha yapar."

"Melisa, bu kız ne anlatıyor? Sinirleniyorum," dedi Ekrem, hem şaşkınlıkla hem de bana daha yeni yeni beslediği bir nefretle.

"Doğruyu söylüyor. Hata ben de," dedi Melisa, benim şaşıracağım hareketi yaparak.

"Ben de onu kastediyordum. Size afiyet olsun," dedim, masadan kalkmadan hemen önce.

Şu anda hiç kimse umurumda değildi.

🫀

Dersteyken, canım fena hâlde sıkılıyordu. Bu aralar tüm dersler bana nedensizce sıkıcı gelmeye başlıyordu.

Bu yüzden tüm saat boyunca, hep uyurdum.

"Alara?"

Duyduğum sesle, gözümü sıkıcı kapattım. Hayır, açmak istemiyordum. Adım sesleri bu tarafa doğru geldiğinde, huzursuzca nefesimi verdim.