Alev bize geçmişini anlatmalısın
Alev bize geçmişini anlatmalısınn
Alev bize geçmişini anlatmalısınnn
Bu sesler kafamın içinde yankılanıyordu hiç birşey duymuyordum, sadece bu sesler..
Sonra omzumda bir el hissetim ve bir anda bir hamle yaptım"DOKUNMA BANA!" Diyerek bağırdım ve o eli hızlıca kenara ittim, kendime gelince o elin sahibi Ateş olduğunu anladım bir anda ona baktım oda düşünceli bir şekilde bana bakıyordu ki kapıya birden bir hemşire geldi
"Sorun ne?, iyimisiniz Alev Hanım?"
"Panik yapmayın sadece dogrulurken canı acıdı okadar" dedi Ateş
"Anladım, lütfen kendinizi yormayın" Diyerek çıktı hemşire, sonra tabiki benim gözüm yine yerde ydi ki Demir konustu
"Alev, huu Alev daldın gittin yine kızım iyimisin?"
"Şey iyiyim"
"Neden Ateş'e öyle bağırdın?"
"Ben onu-"
"Tabikide daldı gitti çünkü söylediğim şey kafasında yankı yaptı ve gözü o anki olaya gitti ,o olayda da o şerefsiz elini Alev'in omzuna koyup kendini belli etmişti bu anı yine hatırladı ve benim elimi o şerefsizin eli sanıp kendini korumaya çalıştı, ama bunun farkında değil hastane odasında olduğunun farkında değildi"
Şok içinde Ateş'e baktım
"Abi, bence sen bırak mühendisliği falan git dedektif ol, görmediği olayı özetledi adam"dedi Demir
"Sen bunları nerden biliyorsun?"Dedim
"Tahmin etmesi zor birsey değil abartmayın"dedi ve yanıma oturdu
Neden yanıma oturdu ki?!
"Şimdi Alev, sadece yüzümü bak ve o şerefsiz sana ne yapmıştı onu anlat bize" dedi ve telefonum çaldı
"Sizin bu romantik ve heyecan dolu anınızı bozmak istemem ama Yağmur diye biri arıyor Alev'ciğim." Yine sacmaliyordu. Elinden aldım telefonu ve konuştum
Alev=Alo
Yağmur=Alo! Çok şükür kızım ya kafayı yiyeceğim yarım saattir ağlıyorum, nasılsın? iyimisin? seni öyle çok özledim ki anlatamam başına bir iş gelecek diye kendimi parçaladım kızım ben şuan nerdesin? Bir yerine bir şey oldumu? Alev konuş nolursun
Alev=Yağmur, hepsini tek tek sana nasıl cevaplim özet geçeyim detayını evde anlatayım
Yağmur=ne evi?! Nerdesin sen?!
Alev=karnımdan bıçakladı Doğu
Yağmur=NE?!
Alev=Yağmur, ben şuan kan ve seruma bağlıyım iki elimden sonra konuşsak olurmu canım haydi hoşçakal
Dedim ve telefonu kapattım"Neden bütün kızlar canım,cicim,balım gibi kelimeler kullanıyor abi ya anlamıyorum"
"Telaş etmesin diye söyledim"
"Alev"
Dedi Ateş ve kafamı ona çevirdim"Artık anlatmanın zamanı geldi."dedi ve haklıydı
Derin bir nefes alıp geri verdim"Peki anlatıyorum"
"Ben Antalya'daki okulumdayken Doruk ile aynı sınıftaydık hatta benim ortaokuldan beri arkadaşımdı ve ortaokuldan beri beni seviyordu beni sevdiğini her zaman için söylerdi, ama ben daha erken diyip geçiştiriyordum, halbuki bende onu seviyordum ta ki gerçek yüzünü görene kadar..." Dedim ve bir duraksadım
Demir, yanımdaki masanın üzerinden su doldurdu ve bana uzattı, kan verilen elimden aldım ve içtim
"Bir gün teklifini kabul ettim, ilk 3 ay güzel geçti ama onda anlayamadığım bir tuhaflık vardı, bir gün motorumla dışarıda öyle turlarken Doğu beni aradı, 'Alev nerdesin yanıma gel' dedi bende tamam diyip motorumla onun attığı konuma gittim, garip bir yerdeydi girdim ki bir anda kapı açıldı bende girdim içerisi yankı yapıyordu, 'Doğuu' diye seslendim ses yoktu birdaha seslendim 'Doğuuu' diye seslendim yine ama kimseden ses gelmedi ve bir anda ışıklar söndü kapı kilitlendi ,panik yaptım ve elime telefonumu aldım ki bir anda ağzımda bir el hissettim ve kendimi yerde baygın olarak buldum, bilincim gitmişti gözümü açtığımda loş ışıklı bir odada buldum kendimi, sandalyede oturtulmuş elim, kolum ,ağzım ,ayağım bağlıydı gözlerimi açtım kimse yoktu, ağzımı bağlayan bez parçasının altından sesimi duyurmaya çalıştım, ama kimse yoktu, kapı açıldı içeri giren kişi Doğu'ydu, sevinmiştim bağırmaya başladım, ama o gülüyordu ve konuşmaya başladı,
'Ah be Alev ne kadar güzel ve salaksın sen kıyamam sana, ama belkide kıyabilirim' dedi ve gülmeye başladı ben ise hala anlamamış bir şekilde ona bakıyordum, o ise konuşmaya devam etti.
'Eveet şimdi gelelim asıl konumuza nasılsın? Ah benim aptallığım ağzını açayım' dedi ağzımı açtı bende tabikide konuşmaya başladım
'Doğu noluyo Neden beni kurtarmiyorsun burası neresi?! Neden başım dönüyor'dedim
'Üzgünüm güzelim ama ufak bir hap yutmuş olabilirsin' dedi ve güldü, meğersem bana madde vermiş... sonra da telefonumu benden aldı, gerisini hatırlamıyorum bana ne yaptığını bilmiyorum ama gözümü açtığımda hastanede yatiyordum ve karnımda kızarıklıklar vardı gerisini hatırlamıyorum, Doğu yu polisler hiç bulamadı ve her zaman beni arayıp o gün çok güzel bir gündü diyordu ve gülüyordu okulumu Yağmur ile birlikte değiştirmek istedim ama ordada beni bulacaktı, bende bir süre okula gitmedim sonra o günleri unutmaya çalıştım ,biraz biraz kalıntıları vardı o günün ama unutabildim sanırım, annem daha fazla burada kalmayalım düşüncesiyle babamı taşınmaya ikna etti bizde taşındık buraya, meğersem arkamdan yeniden o travmanın olayı yaşatmak için..."
Dedim ve gözlerim dolmuştu, kalp atışlarımı gösteren cihaz ötüyordu
(Biip, Biip, Biiip)"Alev, bana bak sakin ol bunlar gelip geçti artık öyle şeyler olmayacak inan bana, şimdi sakin bir şekilde nefes al ver, tamam mı?"Dedi Ateş.
Bende onu dinledim, gözlerimi kapattım nefes aldım ve verdim geri gerçektende iyi gelmişti
Tam sessiz bir ortam olduki bu ortamı Demir bozdu"Şu işler bir bitsin kendime gerçek ilişki kurcam, kıskanma Ateş'im ama üzerine kuma getircem"
Ateş gözlerini devirdi ve konustu
"Demir sen gay mısın?, ne saçmalıyorsun lan, git bul kendine bir kız ne kuması?"
"Tamam canım böyle dediğine göre kıskandınn"dedi Demir, Ateş'i cildirtmayi iyi biliyordu,
"Kan bitti, serumda bitmeye geldi çağıralımmı hemşireyi?"Dedi Demir.
Ateş yanımdan kalktı ve pencerenin yanında olan koltuğa doğru oturdu, telefonunu eline alıp ciddi bir şekilde bir şeyler yapıyordu.
"Bekle ben hemşireye çağırayım"diyip gitti Demir.
Benim tuvalete gitmem lazımdı, oturdum ayaklarımı yataktan sarkıttım, tam kalkacak iken bir anda karnıma bir ağrı girdi ve ister istemez bağırdım.
"AH!"
Ateş bir anda ayağa kalktı ve hemen yanıma geldi, konuşa konuşa beni oturtturdu
"Sen hiç rahat durmiyacakmısın? Gel şöyle ameliyattan yeni çıkmış bir insan niye ayağa kalksın manyak mısın kızım sen?!"
Beni geri yatırdı, ben ise o aciyla bile zarzor konuştum.
"Ne var, lavaboya gitmem lazımdı, ahğ yavaş" dedim. O ise yavaşça ayaklarımida uzattı, ve benim öbür tarafımdaki masadan bişey almak için, üzerimden eğildi kokusu baya güzeldi
Ki içeri hemşireyle Demir girdi"Öhöm öhöm, napıyosunuz be kardeşim burası hastane ahahahahaha" bu çocuk niye sürekli böyle konuşuyor anlam veremiyorum bir türlü.
Ateş hemen doğruldu ve Demir'in yanına gidip çokta sert olmayan bir tokat attı"Bunu hak ettin"
"Ya ben naptım ya ah acıdı"dedi
Hemşire yanıma geldi ve biten kan torbasını ve serum torbasını aldı ellerimden o bantları çıkardı biraz acıdı ama sinek ısırığı gibiydi,sonra sarı renginde bir serum taktı ve konuştu
"Alev Hanım şuan karnınız çok şiddetli ağrıyacak, onun için size bu serumu takıyorum narkozlu bu serum biraz saçmalayacaksınız ama acıyı sinek ısırığı kadar hissedeceksiniz, başka bir arzunuz varmı?"
"Şey lavaboya gitmek istiyorumda"
"Tamam buyurun"
Diyerek beni kaldırdı ve lavaboya götürdü, biraz zorlansamda ihtiyacımı görüp çıktım, ve geri hemşire beni yatırıp gitti."Alev, şuan başın dönüyormu kız?"
Gerçekten de ufak bir dönüyordu ama geri geçti ve söylemek istediklerimi söyleyemedim yani ilaç etkisini gösteriyordu, saçmalamaya başladım"Hanfendi siz kimsiniz ben neden sırlar diyarında yatırılıyorum bu orman bey kim??"
Dedim."Eveet bizimki yine başladı, hanfendi falan ayıp oluyor ama beyfendi, bu orman beyin adı Ateş"
"Aaa öyle mi memnun oldum bende karlar ülkesinden geliyorum adım Elsa dimi?"
"Ahahahaha evet evet Elsa"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CİNAYET
Mystery / ThrillerEski den kalma yaralarım hâlâ sızlıyordu ta ki İstanbul'a gelene kadar... İyi kötü başımdan bela eksik olmadı. Ama onlar herzaman beni bırakmadılar heleki Ateş Kara.