19.Bölüm; Sarı Çıyan

8 0 0
                                    

Kapı çaldığında bir anlığına irkildim, sonra Demir'in sesini duyunca bir rahatlama geldi.

"Lan uyansanıza, napıyonuz siz orda?!" Dedi bağırarak.

Ben ayağa kalktımki Ateş yattığı yerden kalkıp orada oturdu ,ben kapıya doğru ilerliyecektim ki kolumu tuttu.

"Daha sonra konuşucağız." Dedi.

Ben ise kafamı aşağı yukarı oynatıp onaylar gibi yaptım ve o kolumu bıraktı ben ise kapıya doğru gittim.

Kapıyı tam açtımki Demir önümde yere düştü.

"Demir napıyorsun?" Dedim şaşkın bir şekilde.

"Ya siz acmayinca bende kapıyı kıracaktım da ona hazırlanıyordum, ağırlığımı kapıya vermişim," dedi.

"Yalan söylüyor bizi dinliyordu kapıya yaslanarak!" Diye sesleniyordu içeriden Ateş.

Ben ise tebessüm ederek Demir'in yerden kalkmasına yardımcı oldum.

İçeri oturma odasına geldiğimizde Ateş çoktan battaniyeleri, yastıkları ve çarşafları katlayıp kenara koymuştu.

Açıkcası şaşırmıştım.

"Hamarat big boy'uma bak seeennn" dedi Demir.

Ben Ateş'in katladıklarını kucaklayıp odaya götürmek için eğildim kucağıma aldım ve doğruldum ki Ateş bir anda yanıma geldi.

Kenarından tutarak kaldırıyordum ben, Ateş ellerini ellerimin üzerine koyarak konuştu.

"Ver şunu sen ameliyatlısın." Dedi.

"Ben taşırım sorun olmaz."dedim ama o beni dinlemedi ve elimden çekip yukarı çıktı.

Ben de kahvaltı hazırlamaya gittim. Birkaç birşey hazırlıyordumki yanıma Demir geldi;

"Ooo ablam star" dedi.

"Estağfurullah" dedim.

Sonra içeriye Ateş geldi. Ve masa nın yanında duran sandalyeye oturdu, telefonunu açtı.

"Ecrin yazmış mı?" Diye sordu Demir.

"Evet onunla konuşuyorum." Dedi.

Benim arkam onlara dönüktü ve kıkırdama seslerini duyuyordum. Göz ucuyla kafamı çevirmeden onlara baktım.

"Ecrin değişmiş he espirileri sarmaya başladı." Dedi.

Ateş de gülümsüyordu. Onlara döndüm ve konuştum.

"Ee plan nedir?" Dedim, ama ikiside cevap vermedi kıkırdamaya devam edip telefona bakıyorlardı.

"Heeyy" dedim, ama yine de ikiside cevap vermedi.
Bu durum sinirimi bozmaya başladı, beni görmezden gelip o kızın yazdıklarına gülmeleri cidden sinir bozucuydu.
Farkında olmadan kendi kendime konuştum.
Konuşurken bir yandan bardakları raflara diziyordum.

"Ben kimim ki zaten, durum normal bişey ya gülsünler." Dedim.

Biraz daha kıkırdamaya devam ettiklerinde öfkeme hakim olamadim ve elimdeki cam bardağı hızla yere attım.

Demir ufaktan bir sıçradı ve yanıma doğru geldi.

Ateş ise telefonu masanın üzerine açık bir şekilde bıraktı ve şaşkın bir şekilde ayağa kalktı.

"İyimisin?" Diye sordu Ateş.

Elime ,ufak cam parçalarının battığını görünce Demir konuştu.

"Elin kanıyor, evde yara bandı varmı?"
Dedi Demir.

"Veya sargı bezi varmı?" Diye sordu Ateş.

CİNAYETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin