Eski den kalma yaralarım hâlâ sızlıyordu ta ki İstanbul'a gelene kadar...
İyi kötü başımdan bela eksik olmadı.
Ama onlar herzaman beni bırakmadılar heleki Ateş Kara.
Kafamı telefondan kaldırıp Demir ile Alev'e baktımki Alev uyumuştu, Demir ise video izliyordu. Benim belim ağrıdığı için ayağa kalkıp esneme hareketi yaptım kollarimla, sonra Demir'in yanına gittim.
"Ne izliyorsun?"Dedim.
"Bitane adam var, oyun videosu çekiyor ama çok komik onu izliyorum"dedi.
"İyi iyi" dedim.
Alev'e döndümki, telefonu açık elinde uyuya kalmıştı, sanırım iğnenin etkisinden kaynaklı. Elinden telefonu yavaşça çektim kapatıp koltuğun üzerine bıraktım. Yüzü ciddi ve korkulu duruyordu.
Bir kız uyurkendemi güçlü durur Allah'ım
Karnı hafif gözüküyordu usulca hafif aşağı indirdim, ceketini çıkarmayı düşündüm çünkü terlerdi illaki, bir elimi sırtıne yani boynun hemen altına koydum ve hafif kaldırdım, ceketinin kollarını çıkarmaya başladım, hemşire Alev uyumadan 10 dakika önce gelip kolundaki serumları çıkarmıştı,
Alev'i otururcasına destekledim ve ceketini çıkardım, tam yatıracaktımki saçındaki mandal tokası yere düştü Alev'i yatırdım yerdeki mandal tokasini aldim koltuğun üzerine bıraktım, tekrardan elimle destek vererek kaldırdım saçını düzelttim yatırmak için hafif eğildimki Alev o korkmuş, ciddi ,güçlü yüz ifadesini mutluluğa döndürmüştü huzurlu bir ifade vardı yüzünde
Doğruldum, arkamı döndüm ki Demir de uyuya kalmıştı, tekrardan Alev'e döndüm. Bu nasıl bir crop?, croplari hiç sevmem özellikle bu tür olanları
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Alev'in üzerindeki crop'un benzeri)
Bir bez parçasıyla üzerini kapatmış bildiğin, heryeri açılıyor saçmalık. İllaki üşür onun için üzerini battaniyeyle yarım örttüm.
Tam kendi koltuğuma giderken, ayaklarını gördüm çorap vardı. Bir dergide okumuştum 'çorapla yatmak insan beynine zararlı ve günahtır' diye. Gittim beyaz çoraplarını çıkardım ikisini birbirine geçirerek top ettim ve onuda koltuğa attım.
Demir'e baktım oda telefon açık sızmıştı ,telefonunu aldım ve saate baktım 23.07 ydi onunda telefonunu kapattım, çoraplarını çıkardım ve keşke bunu yapmaz olaydım anında kokudan burnum uyuştu, hemen onun üzerini iyice örttüm, Alev'in uzerinide iyice örttüm ve camın önüne giderek camı açtım
Koltuğa oturdum uyumayacaktım koku gidene kadar ama maalesef oturduğum koltukta sızmış kalmışım.
Sabah kalktığımda, Demir'in yattığı yerde buldum kendimi ve biranda doğruldum.
"Ah be Ateş ah, ne diye gecenin bir yarısı camı açıyorsunki?!"dedi Demir.
