YAĞMUR ÇEVİK
"Yağmur şimdi seninle ve arkadaşınla bir şey konuşacağım ve bu sizin gerçek kurtuluşunuz olacak."
Ne olacaktı bizim kurtuluşumuz?
"Yağızla plan mı yaptınız?"
"Hayır."
"Ne o zaman?"
Babam derin bir nefes aldı,Selin de bize bakıyordu merakla.Ben de merak içindeydim. "Melisa..."Melisa dediğinde yüreğim ağzıma geldi. "Ne olmuş ona?Korkutma beni."
"Sakin ol canım kızım.Şimdilik iyi.Ben buraya gizlice geldim ve gizlice gideceğim.Bu Hakan mıdır nedir...Melisa'yı esir tutuyor."
"Ne?!"Dudaklarımdan bir feryat çıktı. "Yok artık!"dedi korkuyla Su.
Babam devam etti. "Ve eğer Hakan ölürse,Hakanın adamı da Melisa'yı öldürür.Ama aşağıda Yağız onu öldürmek üzere ve kızım git.Git ve Yağızı durdur."
Nefesimi babamın konuşması boyunca öyle bi tutmuştum ki.Derin bir nefes verdim ve yanlarına gitmek üzere harekete geçtiğimde babamda ellerimi çözdü. "Sen babamla git istersen canımın içi,daha fazla riske sokmayım seni."Su gülümsedi. "Anca beraber kanca beraber tabi ama bu kez gitsem iyi olacak çünkü Yağız seni tek görürse daha etkili olur gibi.Bol şans canım."
"Teşekkür ederim."
YAĞIZ ALTAN
Git dedi.Gidecektim.
Yağmur onun ölmesi yerine benim gitmemi istiyordu ve ben her koşulda onun dilediğini yapardım.Yapmaya hazırdım.
Teslim olmuş gibi çıkarken Mert sinirle "Lan Yağız gözünü seveyim bir kız istedi diye vaz mı geçeceksin?"dedi. Aytaç da katıldı ona. "Evet amk,hadi gidelim de şu iti öldürelim.Yağmur da eski sevgilisine acısın."
İkisini de dinlemedim ve yoluma devam ettim.
YAĞMUR ÇEVİK
"Pisliğin tekisin.İnşallah ölürsün!"dedim ve Yağız'ın arkasından gitmeye başladım.Ben çıkarken arkamdan o iğrenç sesiyle seslendi. "İyiki varsın kurtarıcı meleğim."
Hiçbir şey demedim ve Yağıza doğru koştum.Tam arabaya binecekken seslendim. "Yağız!"
Mert ve Aytaç kötü kötü bakarken Selim daha yumuşaktı.Yağız ise...Bilmiyordum Yağızı anlamıyordum.Yüzünde bir maske vardı adeta. "Yağız öyle değil,bekle beni lütfen."Yağız durmadı arabaya bindi ve kapıyı kapattı. "Yağız lütfen!"diye bağırdım tekrar.Hiçbir şekilde beni dinlemeyecek gibiydi ve bende babamın verdiği silahı alıp arabaya doğru doğrultunca şaşkınlıkla baktı.Arabadan indi ve sessizce fısıldadı.
"Ne o?Eski sevgilin ölmesin diye beni mi öldüreceksin güzelim?O halde durma,sevdiğim kadından olsun ölümüm."
Silahı indirdim. "Saçma saçma konuşma ve de dinle."Nefes aldım. "Melisa ellerindeymiş."
Korkarak baktı yüzüme. "Nasıl?Ne demek bu?"
"Baya ellerindeymiş iki gündür.Eğer Hakanı öldürseydin bu sefer Melisa'yı Hakanın korumalarından biri öldürecekti.Ben buna engel oldum sadece."Yağız baktı yüzüme. "Melisa'yı nasıl kaçırır bu piç?"diyerek sinirden ellerini kafasına götürdü ve küfür etmeye başladı.Aytaç arabadan indi şaşkın bir şekilde bana döndü. "İyi mi o?"Hayır der gibi kafamı salladım ve Yağıza dönerek "Onu kurtarabiliriz,babamla etkileşimdeyiz ve bir planım var.Sadece tek istediğim o herifin ölmesini ve gitmemeni istediğimi bil.Beni anla."
Gözleri dolarak bana sarıldı sımsıkı. "Özür dilerim."
"Ben özür dilerim."diye fısıldadım.Arabadakiler indiğinde hemen onlara anlattım kısaca. "Şimdi gidelim yoksa gelecekler."dedim ve arabaya bindik.
YOU ARE READING
ENGEL
Teen FictionYolda yürürken takılıp düşebilirdik,yağmurlu bir havada ayrılabilirdik,gözlerimiz görmeyebilir ya da kulaklarımız duymayabilirdi,on altıncı kattan aşağı düşebilirdik veya bir ağacın gölgesinde ölebilirdik. Karşımıza türlü türlü engeller çıkabilirdi...