Merhaba canlarım. Hikayemin okunma sayısı 55 olmuş. Çok mutlu oldum. Umarım daha fazla okunma alabiliriz. Bölüm hakkında diyebileceğim fazla bir şey yok. Zaten önceki bölümlerde pek çok açıklama yaptım. Umarım bu kısımları okuyorsunuzdur. Sadece hikayemi değil beni de anlmanızı çok isterim. Yaş grubunuz kaç olursa olsun sizi arkadaşım olarak görüyorum. Umarım yazdığım bölümden keyif alırsınız. Herhangi bir mantık hatası ve ya yazım yanlışı bulursanız beni uyarabilirsiniz bazen farkedemiyorum. İyi okumalar :))
♥︎♥︎♥︎♥︎♥︎
6 YIL SONRA (03.08.2024)
Bugün sabahın erken saatlerinde kalkmıştım. Çokça önemli bir duruşmam vardı. Stajımı başarı ile bitirmiş ve staj yaptığım şirketti yerimi sağlama aldığımdan dolayı şuan oldukça rahattım. Stajımı yaparken çoğu konuda zorlansam da gık dememiştim ve bunun tadını şuan çıkarkıyordum. Pek çok kişi ile aramı bilerek iyi tutmuştum. Samimi değildim ancak asla çizgimi ve saygımı bozmayan bir insandım. İnsanları iyi gözlemler nabza göre şerbet verirdim. Biraz kurnazım diyebilirim, kabul ediyorum.
Son 6 yılda kendimi oldukça geliştirmiştim. Sadece kendime ve sevdiğim insanlara odaklanmıştım. Asya ve Ömer ile ev değişikliği yapmış daha geniş bir yere yerleşmiştik. Asya diyetisyenlik bölümü okuyordu. Ömer ise her zaman hayali olan polislik mesleğini yapıyordu. İkisini de o kadar çok seviyordum ki kardeşim gibi görüyordum. Asya olmayan kız kardeşim. Ömer de benim ikinci abim gibiydi.
O mahalledeyken abim, annem, babam ben beraber yaşıyorduk. Onları çok özlemiştim ancak yapabilecek bir şeyim yoktu. Asaf askerdi ve biliyordum ki aklı başına geldiğinde bu sözde aldatma olayının peşine düşecekti ve gerçekleri öğrenecekti. Hatta belki de bu 6 sene içerisinde öğrenmişti de. Ben de bu sebeple beni bulmasını istemediğimden dolayı ailemi sıkıca tembihlemiştim. Zaten o olaydan sonra ailem ile arası bozulan Asaf ve kardeşi Deniz'in benimle hiçbir alakası olsun istemiyordum.
Dediğim gibi asaf askerdi ve rütbesi sayesinde pek çok yere ulaşabilirdi. Ancak ben de bir o kadar yere ulaşabilirdim ve en azından beni bulmasını engelleyebilirdim. Zaten birazcık yüzü varsa bırak beni bulmayı tesadüfen karşılaşsak bile utancından yolunu değiştirmesi lazımdı da neyse...
♥︎♥︎♥︎♥︎♥︎
Duruşma salonuna geldiğimde müvekkilimin bana olayı anlatırken bile ne kadar zorlandığı aklıma gelince sinirlerim tepeme çıktı. Avukat olmanın kötü yanı da buydu işte. Türlü türlü şeylerle karşılaşmak zorunda kalıyordunuz ve ne duyarsanız duyun işiniz gereği her zaman olaya profesyonel yaklaşmak ve duygularınızı karıştırmamak zorundaydınız. Elbette ki doğrusu buydu ancak karşımda 10 yaşındaki kız öz babası tarafından taciz edildiğini anlatırken gidip o şerefsizin sikini bir tarafına sokamamak dert oluyordu insanın içine işte. İşine duygularını karıştırmamak, duygularını gizlemek, karşı tarafın olayı tamamen rahat anlatabilmesi için içten içe bağırmak, dövmek, ağlamak istesen bile mimiksiz durmak oldukça zordu.
Gerilen sinirlerim ile kendimi sakinleştirmek için her zaman uyguladığım nefes egzersini yaptım ve en azından birazcık sakinleştiğimi düşündüğümde müvekkilimin yanına ilerledim.Bu küçük kızın başına gelenler...çok kötüydü. Babası tarafından aylarca taciz edilmişti ve bunu babasını çok seven annesine söylemekten korktuğu için aylarca babasının tacizlerine katlanmıştı. Olaylara bir gün tesadüfen şahit olan annesi ise bu olaya sessiz kalmamış hem eşini boşamıştı hem de kızına yapılan taciz hakkında şikayette bulunmuştu. Annesinin daha erken farketmesi daha iyi olurdu elbette ama en azından farkettiğinde eşini çok sevmesine rağmen onun yalvarmalarına ve özürlerine kanmayıp kızını savunmuştu. Daha önceden farkedemediği için kendisine ne kadar kızdığının farkındaydım. Pek çok kez sessizce kızına bakarak ağladığını da yakalamıştım. Ancak teselli etmekten ve o adamı içeri sokmak için elimden geleni yapacağımı söylemekten başka bir şey yapamıyordum maalesef. Zaten adamın kaderi bugünkü duruşmaya bağlıydı. Bu yüzden oldukça sıkı hazırlanmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM YEMİNİ
Romance"En büyük intikam sessizliktir..." Geçmişi yüzünden kendisine miras kalan güvensizlik, geçmişini aşamayan toy gencin mezarı olmuştu. En büyük hatasıydı zaaflarını belli etmek Ali Asaf'ın. Şüphe aklında vesvese misali yer edinirken, dışarıdaki sesler...