Part 11

78 5 7
                                    


Draco'nun Gözünden

En sonunda odama girdiğimde her yer karanlıktı. Goyle ve Crabbe uyanmasın diye ışıkları açmadan üstümü değiştirip kendimi yatağa attım.

• • •

"Bu işte bir terslik, bu terslikte bir iş var." dedi Goyle garip bir sesle. Ardından odada duyduğum gülme sesleriyle odada bir kaç kişi daha olduğunu anladım. Gözümü biraz aralayıp kim olduklarına baktım. Neyse ki bizimkilerdi, yani Blaise ve Pansy.

O anda Blaise beni fark etti. "Oho! Kalksana Draco! Bir açıklama bekliyoruz! Bu ne böyle?! Artık gryffindorlusun da bizim mi haberimiz yok?!"

Ne diyor bu şimdi sabah sabah! Zaten bu gün halletmem gereken onca iş var, birde bu salakların sesini çekiyorum. Ama bunlarda durmuyorki herşeylerine ben koşuyorum. Bu ne böyle ben sizin ananız mıyım babanız mı? Bir şeyi de siz halledin.

Biliyorlar mı bilmiyorum ama o koca kafalarının içinde hala kullanılmayı bekleyen bir beyin var, çalıştırın artık o beyni yoksa ben çalıştırıcam şimdi o olacak!

Blaise'nin neyden bahsettiğini anlamak için gözlerimi ovalayıp yataktan kalktım ve Pansy'nin elinde gördüğüm cübbeyle gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

Hemen kendimi toplayıp "Siz kimsinizde size bir açıklama yapacak mışım? Kiminle konuştuğunuzu fark ederseniz sevinirim. Yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim."

Pansy kaşlarını çatarak yanıma doğru yaklaştı "Madem öyle diyorsun o zaman bizde senden bir açıklama beklemiyoruz. Gidip direk Potter'dan açıklama bekleriz. Sonuçta bu cübbe onun değil mi?" dedi ve cübbeyi biraz kaldırdı.

Bu kız harbiden çok zeki ha! Bundan korkulur. Bu arada cidden Daisy'nin yanına gitmeyi düşün müyordur değil mi? Ah! Kimi kandırıyorum ben! Tabi ki düşünüyor!

Pansy benden bir cevap alamayacağını anlayınca hızlıca odadan çıktı. Bu kızın şimdi sağı solu belli olmaz diyerekten bende peşinden gittim. Yaptığım şeyin doğruluğu sorgulanmalı bence ama, zaman yok!

Daisy'nin Gözünden

Abimler hala cübbenin buraya nasıl geldiğini konuşuyorlardı. Onlara bu cübbenin Draco'ya ait olduğunu söylemek istiyordum ama nasıl anlatacağımla ilgili hiçbir fikrim yoktu.

Onlara anlatmak için uygun kelimeleri seçiyordum ki Herm'in bana seslenmesiyle hemen ona döndüm. "Daisy, acaba sen bu cübbeyle ilgili bir şey biliyor musun?"

Ah! Kesin anladı ya! Şimdi ne yapacaksın Daisy? Bir şey düşün Daisy! Her zaman bir şey bulursun! Ah, şu an kendimi tokatlamak istiyorum! Nasıl böyle bir hata yaparım ya! Aklım almıyor!

Tam ağzımı açıp cevap vereceken abim benden önce davrandı.

"Niye ona soruyorsun ki Herm? Bence gidip o slytherinlilere sormalıyız. Bakalım bu cübbe olayını nasıl açıklayacaklar? Merak ettim doğrusu."

Tam abimleri durduracaken hepsi bir anda odadan çıktı. Arkalarından ağzım beş karış açık bir şekilde baka kaldım. Ardından bakışlarım yatağın üzerindeki Herm'e kaydığında ürküp geriye doğru sıçradım çünkü Herm bana ölümcül bakışlar atıyordu. Aaa! Annecim, çok korkutucu! Ciddiyim gerçekten korkutucu!

Herm'in bu halini daha fazla görmek istemediğim için gecelik tulumumu giyip hemen odadan çıktım ve abimleri takip etmeye başladım.

Tünelin içine doğru girdiğimizde önümdekileri ittim ve abime daha fazla yaklaştım. "Abi bi' durur musun? Olay çıkarma lütfen! Abi! Kime diyorum ben!?" Tünelin içinde öylece abime bağırıyordum. Ama beyfendi bırakın bana doğru dönmeyi cevap bile vermiyodu.

Take My Hand (Draco Malfoy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin