Akça borayı görür görmez hızını daha çok arttırdı . Hızına bakmayı planlıyorken yan taraftan ona hızla gelen kamyonu görmedi kamyon hızlı bir şekilde akçaya doğru gitti ve akçaya çarptı kamyon sürücüsü kamyonunu durdur du ve aşağı indi yerde gördüğün kanlar içindeki motor cu kızı görünce içine büyük bir korku vurdu hemen kamyonuna binip kaza yerinden kaçtı . Akçaya gelir isek bu kazadan ölmeden kurtulması ise bir mucizeydi .Belkide çoktan ölmüştür...
Boranın anlatımıyla
Akçaya kaç defa dur desemde durmadı. Hızına yetişemeyince etrafıma bakındım tam o anda yanımızdan akçaya doğru hızla gelen kamyonu gördüm "AKÇAAA!!" Diye bağırdım ardından kamyon hızla akçaya çarptı . Hemen motordan inip akçaya doğru koştum kaskı bile çıkmıştı yüzü kan içindeydi . "AKÇA ÖLME !!" Diye bağırdım . Tam o an anladım her şey bitmişti . Akçanın yanına gidip nabzını kontrol ettim hayır nabzı atmıyordu . Ölmüştü... " hay sikim ben benim aklımı sikim her şey benim yüzümden "
Diyip kafama vurmaya başladım. Ardından arkamda bir ses duydum "HAYIR AKÇA !!" Diye bağıran Burakın sesini duydum hızla yerde kanlar içinde yatan akçanın bedenine ölü bedenine sarıldı . "Abicim her şey için özür dilerim nolur uyan bak her şeyi anlatıcam sana eksizsiz anlatıcam nolur uyan bir tanem !!" Diyip ağlamaya başladı etrafıma bakındığımda bade ve selinin de akçanın bedenine sarıldığını gördüm görkem korkuyla arkasına döndü . Ozan ise sadece akçanın bedenine bakıp ağlıyordu ."Bırakma bizi bırakma !!" Diyen badeyi gördüm "bizi bırakmaya hakkın yok "dedi selin ardından bir ambulans sesini duydum ellerimizden akçayı alıp ambulansa götürdüler hemen ayağa kalkıp " yaşıyormu ?" Düye sordum "bizden değil doktordan öğrenirsiniz " dedi bir çalışan "benim arabama binelim " dedi görkem hemen görkemin arabasına bindik ambulansı takip etmeye başladık . Ardından burakın telefonu çaldı telefonu açıp hapörlere aldı " merhabalar Burak yıldızla mı görüşüyorum ?" Diye sordu bir ses "evet buyrun benim " dedi burak "burak bey kardeşiniz akça yıldız büyük bir motor kazası geçirdi " dedi ses "biliyorum " dedi burak "****** hastanesine gidiyoruz " dedi ses tekrardan " tamam " dedi burak ve telefonu kapattı .
Akça yaşıcak mıydı yada ölmüş müydü . Evet inatçı saygısız ondan ne kadarda nefret etsem onun o komik olmayan şakalarını bile özlerim galiba ben onu özlüyordum şimdiden ... dayan akça sadece dayan ...
Hastaneye geldiğimizde akçayı yoğun bakıma aldılar burak perişan bir şekilde kendini suçluyor benim gibi... bir kaç defa burağa sakinleştirici vurdular ama yine dayda etmedi bede ve selin ise telefondan akçanın fotoğraflarına bakıp ağlıyodular görkem ise endişeliydi ozan ise depresyonda gibiydi hiç konuşmuyor ruh gibi bizi izliyordu .
4 saat sonra
Akçanın annesi ve babasıda geldi onlarda perişan akçanın her şeyi öğrendiğini biliyolar tabi gerçek anne ve baba denilirse dört saattir akça yoğun bakımda bir haber bile alamadık "ben biliyodum sizin bizim annemiz ve babamız olmadığını " dedi burak "nasıl ?" Dedi nazlı teyze " öğrendim işte bir şekil ama bunların hepsi sizin yüzünüzden oldu" dedi burak nefretle onlara bakarak "olum biz anlatıcaktık akçaya ama doğru zamanı bekledik " dedi murat amca "doğru zamanı beklemişler lan kız 24 yaşına geldi hayla doğru zaman diyosunuz " dedi burak sinirle "burak şimdi değil lütfen !!" Dedi bade burak ise sinirle duvara vurup yere çöktü .
Yoğun bakımdan doktor çıktı hemen ayağa kalkıp yanına gittik "akça yıldızın tanıdıkları mısınız ?" Dedi doktor bade beni selini kendini ozanı ve görkemi göstererek "biz arkadaşlarıyız "dedi "ben abisiyim " dedi burak sonra murat amcayla nazlı teyzeyi gösterip "onlar yabancı " dedi "burak" dedi bade uyarırcasına " akça hanım çok büyük bi kaza geçirmiş düşündüğümüzden de ağır geldi hastaneye iç kanaması olduğunu düşünüyoruz " dedi gözlerimi yumup yutkundum "buraya geldiğinde kalbi durmuştu yaşicağını düşünmüyorduk ama hayatta kalmayı başardı " dedi doktor gözlerimi açıp doktora baktım "akça hanım gerçekten güçlü bir kadın " dedi doktor "doktor bey kardeşim iyi mi şimdi ? " dedi burak sevinçle bi yanda sırıtmaya başladım .
İnana biliyomusunuz benim küçüğüm hayata geri döndü ...
"Hayır " dedi doktor bi yanda "kendisi komada uyanmasını beklicez uyanmazsa fişleri çekicez " dedi doktor nasıl yani akça öle bilir mi ? Ölmez ya o benim küçüğüm doktor yanımızdan gitti bi yanda yoğun bakım kapısından akça çıktı . Hepimiz yanına gittik . Gözleri morarmıştı elleri bum buzdu dudakları soğuktan morarmaya başlamıştı yüzünde bir den fazla yara vardı . Herkes akçayla ilgilenirken hepsini ittirip akçanın elini tutum "hadi küçük bırakma beni " dedim tepki vermedi inana biliyomusunuz bana kes seisini koca adam demedi herkese gıcık gelen sesi bana ilaç olan sesi çıkmadı o güzel dudaklarından ...
Gözümden bi damla yaş düştü onun o küçük ellerine görkem bana destek olup koltuğa oturdurdu . "Gelecek bora sana yine kes sesini koca adam dicek " dedi görkem gülerek gözlerine bakıp "der dimi " dedim ağlarken " der " dedi görkem o an anladım benim hayatım akçaymış ...
Devam edecek ...
Kareyerrr...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY
ActionHer şey tatil için Trabzona gelmemle başladı . "Buğün saat 16:00 da yarışın var unutma " dedi selin "ben ve yarışı unutmak güldürme beni selin " dedim. "Öyle olsun akça" dedi selin. Evet akçanın hesaba katmadığı bir şey vardı o yarışa gittiği zaman...