18|

101 15 4
                                        

Selammm keyifli okumalar~

|||||

Minho eve dönerken Liva'yı Seungmin'in yanına bıraktı ve Min Yeo ile kendi evine gitti. Daha kapıdan girip kapattıkları ilk andan Minho sinirle bağırdı kadına. "Her şeyi mahvetmeye and içmiş gibisin!"

"Flörtün müydü o öğretmen?" Yeo merakla sorarken ona yaklaşmış bir kolunu boynuna dolamıştı.

Minho onun temasına iğrenerek bakarken kolunu tutup boynundan hışımla indirdi ve bir adım geri uzaklaştı. "Seni ilgilendirmez. Liva ve beni terkettiğin gün benimle ilgili hiçbir şey seni ilgilendirmemeye başladı."

"O gün sabah bizi gören o muydu?"

"Yeo, tek bir kere konuşacağım ve sen de anlayacaksın. Beni trajik şekilde terketmen ve Liva hakkında söylediğin o iğrenç kelimeler kanıtlı olarak hâlâ elimde, bunu yayıp senin adını ve kariyerini bitirmemi istemiyorsan git."

Yeo endişeyle ona doğru atıldı ve kolunu tuttu. "Minho hayır bunu yapamazsın!"

"Hemen bugün tekrar İngiltere'ye gitmezsen yapacağımdan hiç şüphen olmasın." Net ve sert sesle konuştuğunda Yeo "Sadece kızımı görmek istedim." dedi hüzünle.

"Yeo..." Sesini normale düşürüp bir elini onun omzuna koydu Minho. "Bize yaptıkların ve ona söylediklerinden sonra buna izin vermeyeceğim, o özel bir çocuk kafasını karıştırma."

Min Yeo kafasını eğdi pişmanlıkla. "Gitmeden önce seni son kez öpebilir miyim?" Kafasını kaldırıp alttan ona hevesle baktığında Minho kafasını iki yana salladı. "Peki, belki başka zaman." sahte gülüşüyle evden çıkıp gitti kadın.

Minho içindeki küçük rahatlamayla Seungmin'den Liva'yı getirmesini istedi. Umarım yarın beni dinlersin Jisung.

|||

Minho sınıf kapısını tıklatıp içeri girdiğinde Jisung'un turuncu bol crobun altına turuncu bol pantolon giydiğini gördü. Aynı anda hem şirin hem çekici olmak zor değil mi? Minho düşünceleriyle savaşırken karşısındaki boş yere oturdu.

"Hoşgeldiniz Minho Bey. Bugünkü konumuz çocuklarda anne-baba kıskançlığı. Eşiniz neden gelmedi?" Kalemle defterine bir şeyler yazarken başını kaldırıp Minho'nun gözünün içine ifadesizce bakarken sordu bunu.

"Yurt dışına yolladım."

Jisung şaşırsa da belli etmeden başını onaylar şekilde sallayıp önüne döndü. "Evet, çocuklarda anne baba kıskançlığı hakkında konuşacak olursak ilk olarak şunu sormak gerekir. Çocuklar neden kıskanır? Ço-"

Minho oturdukları minik masadan uzanıp dudaklarını öğretmenin dudaklarına kapattı. Jisung beklemediği bu hareketle başta tepki veremezken kendine geldiğinde hızla ayrılıp yerinden kalktı.

"Minho Bey! Ne yaptığınızı sanıyorsunuz siz!" Bağırmasa da sesi oldukça sertti. Minho tam cevap verecekken Jisung tekrar atıldı. "Çıkın lütfen!"

Minho onun üstüne yürüdüğünde Jisung aynı hızda adımlarını geri atıyordu. Sırtı duvara değdiğinde yana doğru dönüp gidecekken önünü kesen kolla orada sıkıştı.

Minho eğilip dudaklarını birbirine sürterken "Beni dinlemenin tek yolu buysa zevkle yapacağım."

Jisung onun kokusu ve dudaklarına sürten dudakla çaresiz hissetmişti. Ellerini onun karnına koyup itmeye çalışsa da Minho daha çok üstüne kapanmıştı. Dudaklarını yanaklarından sürte sürte boynuna indirdiğinde öpmeden önce yaladı.

Jisung'un gözleri bu hareketle yukarı kayarken içinden kendi savaşını veriyordu. Kanma Jisung kollarında erime! Ama onu özledim... Bana tekrar aynı şeyi yapacak! Onu istiyorum... İSTEME!

Özel Sevgim || MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin