6:BAĞLAR

1.4K 128 6
                                    

Anneler ev olurdu çocuklarına,kimi zaman huzurlu bir ev,kimi zamansa harabe bir yer...Ama anne,sen bunlardan hiç biri olmadın,çabalamadın...Yara açtın ve kapatmadın.

Önümdeki deftere hala birşeyler karalamaya devam ederken,bir taraftanda kahvemi içiyordum.Açıkcası bugün hiçbirşey umurumda bile değildi.Dün babamla görüşüp neler olduğunu öğrendikten sonra...Boşa savaşıyorum gibi geldi.

Annem bile sevdiğine hainlik yaptıysa,başka biri bana neden güvensindi ki?

Anne...Uzak bir kavram olduğu gibi,en yakınımdı.Aldatmakta ancak onun gibi ucuz insanlara yakışırdı zaten.

"Moralin bozuk galiba"

Diye gelen sesle kafamı kaldırdım ve önümde elindeki çikolatayı daha doğrusu karam'ı sallayarak tutan Tuncay'ı gördüm.Elindekini bana verip hemen sol yanımdaki koltuğa kuruldu.

"Sanırım biraz"

Anladığını belli ederek geriye yaslandı.Asla kurcalamazdı,yara olduğunu bilirdi ve bağladığı kabukla asla oynamazdı,yara bandını yerinden çıkarmaz sadece oraya bakmamı engellerdi.

"Nasıldı dün gece?"

"Ne?"

Dedim ani bir hamleyle,görmüş olamazdı.Gerçi görse de birşey demezdi.Amacını biliyordum,beni delirtmek.

Dün bana ayı sormuştu,bende ona çok güzel demiştim.Üç sigara daha içip,bir daha saçlarımı kurutarak dışarı çıkmamı söyleyip kalkıp gitmişti.Giderkende birşeye ofladığını duymuştum,ama çözmemiştim.Gerçi dengesizin tekiydi ve benide kendine benzetmişti.

"Ben görmedim,Mete söyledi."

"O nerden görmüş?"

"Onun odası sizin oturduğunuz tarafa bakıyor,bu malda pencereye telefonu dayayıp gece birşey olur diye videoya çekmiş."

"Maşallah timimden zeka akıyor"

Dedim ağzımın içinden söylenerek.Cama telefon dayamak ne be?Dedim defalarca bu çocuğu mobese yapalım diye ama dinlemediler beni.

"En akıllıları benim"

Dedi kendini överken,sen mi der gibi baştan aşağıya süzdüm onu.

"Hiç bakma bana öyle,senin gibi Bingöl'ün ayazında ıslak saçla dışarı çıkmıyorum"

"E yuh ama,nesiniz lan siz?Kamera mı?Vallaha karakola gitsen 'gel yarın mobese olarak başla' derler amına koyayım"

Şen bir kahkaha patlattı.O sırada içeri koşarak giren Mete bile onun kahkahasını bölemedi.

"Komutanım,komutanım ve de çok sevgili komutanım."

"Uzatma"

Dedim hızlıca,bu konuşma dedikodu var demeye gidiyordu.

"Gurur binbaşı ve Özgür binbaşı arasında olanı öğrendim"

Yerimde dikleştim,o da hızlıca diğer yandaki boş koltuğa oturdu.

"Anlatıyorum hazır mısınız?"

İkimizden de tepki gelmeyince,istediğini alamasa bile mutlu mutlu anlatmaya başladı.Mete'ye dedikodu olsun yeterdi.

"Gurur binbaşı,bir aralar nişanlıymış,dillere destanlarmış çok seviyorlarmış birbirlerini..."

KARDELEN VE MERMİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin