4 yıl sonra
"Hadi babacım, ye şunu. "
Sinirle ona döndüm,
"Yemiyor, ısrar etme işte. "
Defne, sarışın kıvırcık saçlıydı. Deniz ise aksine aynı Kerem 'di ancak ikisi aşırı benziyordu.
Kerem kucağındaki Deniz'i öpüp, yere bıraktı.
"Güzel prenseslerim, ben gidiyorum akşam size ne alayım? "
"Akşam gelde sen.."
"Ohooo, her maçtan sonra direkt evime geliyorum ben? "
"Ya aynen, geçen akşam, pardon sabah 4'te buraya gelmendeki sebep neydi? "
"Maç var akşam? "
"Yemin et, Kerem? "
"Akşam maça geleceksiniz dimi? "
"Tabii ki. "
"İyi."
Bana yaklaştı yanaklarımı sıktı, gülerek konuştu.
"Akşam, görüşürüz güzelim... "
Kızlarımızın ikiside 7 numaralı forma giyiyordular. Tek sorun Deniz'in fenerli olmasıydı... Ferdi Kadıoğlu'nun hayranıydı.
Koltuklarımıza oturduğumuzda Deniz ağlamaya başlamıştı.
Defne "cimbom" diye tezahürat yaparken, Deniz sinirle ona vurup ağlıyordu.
Derbi Fener ileydi, Galatasaray
1-0 öndeydi ve şuan 57.dakikadayken Kerem bir gol attı, koşarak bizim olduğumuz bölgeye yaklaştı, tabii yuhlanmayı beklemiyordu.
Deniz, sinirle babasına bağırıyordu,
"Yuuu, babaa, yuuu cincon!! "
Maç sonu
Maç sonu, Defne Kerem'e koşmuştu. Kerem ona sarılıp, kucağına aldığında Deniz benim yanımdan ayrılmıyordu.
Kerem bize yöneldiğinde
"Ohoo, bazıları yine mi ağlamış mı?her maç olduğu gibii.. "
"Babba, sana küsüm gol attın.. "
"Kızım ben atmadım, Allah'ın taktiri ya.. "
"Bebeğim sen babanı takma şuan espri yaptığını sanıyor. "
Eve vardığımızda, zaten yemekten döndüğümüz için Kerem ile meyve tabakları hazırlayıp, koltuklarımıza yerleştik. Deniz Kerem'in kucağına yerleşti.
"Babacım... "
"Aynı annesi, bir şey istediği zaman şu şekil oluyor. "
"Hahaha, neyim varmış benim? "
"Hatırlatmayayım istersen, geçenki rezilliğini. "
"Ne oldu, baba? "
"Annen, sen büyüyünce anlatır güzelim. "
"Neyse, söyle Deniz'im. "
"Ben Ferdi ile buluşmak istiyorum.. "
"Nasıl olucak o?? "
"Ama gerçekten onu görmeyi çok istiyorum. "
"Buluşma ayarlayabilirim aslında, Ferdi'yle konuşayım bu akşam. "
Ferdi yarın bizim eve geliyordu. Çok samimi bir şekilde kabul etmişti.
Ertesi gün
Deniz, formasını giymiş, tezahürat yapıyordu kendi kendine..
"Valla bak, Ferdi'ye veririm götürür seni ha! "
"Ver, baba nolur ver.. "
"Annesi, sen mi öğretiyorsun? "
"Haha, böyle bir babası varken bana bir şey öğretmek düşer mi? "
Kapı çaldığında, Deniz koşup kapıyı açtı o an, Ferdi ile sarıldı. Ferdi gülerek içeriye girdi. Ben mutfakteyken Kerem yanıma geldi ve belimden sarıldı.
"Seni çok seviyorum... "
Ona döndüm, "bende seni. "
Bundan sonra kısa bir şey yazdığım bölüm denmeyecek bir şey var ne olur ona göz atın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kuzen / Kerem Aktürkoğlu
Hayran KurguSana kanmıştım, sokakta boşlukta dalmıştım. Gözlerine, sözlerine, dudaklarına.. Ah bebeğime... Söyle, bana yine nerdesin? Bu gece kimin evindesin? Duymak istiyorum sesini, aç telefonu son bir defa.