20/ TE

790 22 3
                                    

4 yıl sonra

"Hadi babacım, ye şunu. "

Sinirle ona döndüm,

"Yemiyor, ısrar etme işte. "

Defne, sarışın kıvırcık saçlıydı. Deniz ise aksine aynı Kerem 'di ancak ikisi aşırı benziyordu.

Kerem kucağındaki Deniz'i öpüp, yere bıraktı.

"Güzel prenseslerim, ben gidiyorum akşam size ne alayım? "

"Akşam gelde sen.."

"Ohooo, her maçtan sonra direkt evime geliyorum ben? "

"Ya aynen, geçen akşam, pardon sabah 4'te buraya gelmendeki sebep neydi? "

"Maç var akşam? "

"Yemin et, Kerem? "

"Akşam maça geleceksiniz dimi? "

"Tabii ki. "

"İyi."

Bana yaklaştı yanaklarımı sıktı, gülerek konuştu.

"Akşam, görüşürüz güzelim... "

Kızlarımızın ikiside 7 numaralı forma giyiyordular. Tek sorun Deniz'in fenerli olmasıydı... Ferdi Kadıoğlu'nun hayranıydı.

Koltuklarımıza oturduğumuzda Deniz ağlamaya başlamıştı.

Defne "cimbom" diye tezahürat yaparken, Deniz sinirle ona vurup ağlıyordu.

Derbi Fener ileydi, Galatasaray

1-0 öndeydi ve şuan 57.dakikadayken Kerem bir gol attı, koşarak bizim olduğumuz bölgeye yaklaştı, tabii yuhlanmayı beklemiyordu.

Deniz, sinirle babasına bağırıyordu,

"Yuuu, babaa, yuuu cincon!! "

Maç sonu

Maç sonu, Defne Kerem'e koşmuştu. Kerem ona sarılıp, kucağına aldığında Deniz benim yanımdan ayrılmıyordu.

Kerem bize yöneldiğinde

"Ohoo, bazıları yine mi ağlamış mı?her maç olduğu gibii.. "

"Babba, sana küsüm gol attın.. "

"Kızım ben atmadım, Allah'ın taktiri ya.. "

"Bebeğim sen babanı takma şuan espri yaptığını sanıyor. "

Eve vardığımızda, zaten yemekten döndüğümüz için Kerem ile meyve tabakları hazırlayıp, koltuklarımıza yerleştik. Deniz Kerem'in kucağına yerleşti.

"Babacım... "

"Aynı annesi, bir şey istediği zaman şu şekil oluyor. "

"Hahaha, neyim varmış benim? "

"Hatırlatmayayım istersen, geçenki rezilliğini. "

"Ne oldu, baba? "

"Annen, sen büyüyünce anlatır güzelim. "

"Neyse, söyle Deniz'im. "

"Ben Ferdi ile buluşmak istiyorum.. "

"Nasıl olucak o?? "

"Ama gerçekten onu görmeyi çok istiyorum. "

"Buluşma ayarlayabilirim aslında, Ferdi'yle konuşayım bu akşam. "

Ferdi yarın bizim eve geliyordu. Çok samimi bir şekilde kabul etmişti.

Ertesi gün

Deniz, formasını giymiş, tezahürat yapıyordu kendi kendine..

"Valla bak, Ferdi'ye veririm götürür seni ha! "

"Ver, baba nolur ver.. "

"Annesi, sen mi öğretiyorsun? "

"Haha, böyle bir babası varken bana bir şey öğretmek düşer mi? "

Kapı çaldığında, Deniz koşup kapıyı açtı o an, Ferdi ile sarıldı. Ferdi gülerek içeriye girdi. Ben mutfakteyken Kerem yanıma geldi ve belimden sarıldı.

"Seni çok seviyorum... "

Ona döndüm, "bende seni. "

Bundan sonra kısa bir şey yazdığım bölüm denmeyecek bir şey var ne olur ona göz atın.


Kuzen / Kerem AktürkoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin