Gözlerini, yattığı yatağın rahatlığı ile açtı.
Yavaşça doğruldu ve gerilmeye başladı.
-"MMNNNNNNNNNLMMMAAAANAANNI SİKİMMMM~~~~~~"
Geldi geleli ilk kez rahat bir uyku çekmişti.
Üstünde beyaz hastane kıyafetleri, kısa kollu t-shirt ve Short bulunuyordu.
Keşiş kıyafetlerinden etrafta eser dahi kalmamıştı sakince yataktan indi ve terliklerini ayağına geçirdi.
Bedeninde ağrı kalmamasına rağmen, vücudunun hafiflediğini hissediyordu.
Biraz ısınma hareketleri yaptı ve kapıya doğru bir adım attı.
Kapıyı açtığı anda, kapı kolu kendi kendine çevrildi ve önünde bir adam belirdi.
Uzun boyu ve büyük kaslı bir yapısı vardı.
Dudağında, çenesine doğru inen bir yara ve beyaz sakallarını tamamlayan beyaz bir üniforması vardı.
Mert ile göz göze gelmesinin ardından, Mert anlık olarak düşüncelere daldı.
-"Anını sikiyim bu Yüz başı Belk değil mi amk... Tessa'nın babası.. Napio bu oç lan burda.."
Sakince elini Mert'in omuzuna koydu ve onu kendine çekti.
Merti hastane koridorlarından dışarı çıkarttı ve antrenman sahasının arkasında bulunan bir kulübeye getirdi.
-"Amk tenha yollar sikmese iyi."
Bir anda kulübenin içinde Tessa ve üniformalı birçok asker ile göz göze geldi.
Bazılarında polis bazılarında askeri üniforma vardı.
Tessa gözü ile Mert'e oturmasını gerektiğini gösterdi.
Mert oturdu ve sağda bulunan polis elindeki defteri çıkarıp sorular sormaya başladı.
-"Seni korkutmak veya tedirgin etmek istemiyorum, sadece birkaç sorum olacak, doğru cevap verirsen mutlu olurum."
-"Doğru cevap götüm!"
Diye geçirdi Mert içinden, polisin elindeki defterin ortasında bir kristal bulunuyordu.
Bu kristal, temas edilen kişinin yalan veya doğru söylediğini anlama özelliğine sahiptir.
Doğru söylendiğinde beyaz, yalanda ise kırmızıya döner.
Büyük ihtimalle Mert baygın olduğu zaman, kristali ona dokundurup, vereceği cevabın doğruluğunu öğrenmeye çalışacaklırdı.
Mert, bu kristalin polisler tarafından kullanıldığını, oyununu animesini izleyerek öğrenmişti.
Ardından oyun içi satın alarak, bazı NPC'lerin gizlediği hazineleri bulmak için kullandı.
Mert, polise bakarak kafası ile onay verdi.
Polis sakince sırıttı ve sordu.
-"Duyduğuma göre, keşişler tarafından eğitim görmüşsün doğru mu?"
Mert, ellerini ensesine attı.
-"Dayı tam eğitim görmek değil de, beni köle pazarından alıp dağa çıkardılar, daha eğitim görmeden kaçırıldım."
Konuşma tarzı ne kadar rahatsızlık vermiş olsa da, kristal beyaz yandığı için doğruyu söylediğini anlamışlardı.
-"Peki, bu kaçıranlar ile herhangi bir bağlantın varmı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köylüler ve Kahramanlar
FantasyBir Türk genci olan Mert, genç yaşta ölümünün sonunu, yeniden başlayan bir serüven olarak görür. Bağımlısı olduğu ve dünya çapında ünlü olan Hikaye temalı MMO RPG oyunun içerisinde kendisini bulan Mert, Hikayeye zarar vermeden ve kafayı yemeden önce...