Üzerindeki tozu silerken, bakışlarını Resepsiyon'un üzerinde bulunan isim kartına dikti.
Daha önce aklını meşkul eden birçok şey vardı.
Kanında kalan özün hesabını yapmak, tüm gücünü kullanmadan kuklaları yenmek, ve en önemlisi, bunların hepsi aklında birbiri ile çakışırken, sahte meridyeni yok etmeden veya dikkat çekmeden elde etmek.
Mert, çabalarının meyvesini kazanmıştı.
Vücudunda bulunan 20 meridyenin hepsi, %10 savaş özü ile dolmuştu.
Mert'in eline geçen öz miktarı ile istese 2 meridyeni tamamen %100 olana dek açmasını mümkün dahi kılsa, Mert'in bunu yapma isteği aklının ucundan bile geçmedi.
Onun yerine başka bir keşiş olsa ve sadece 5 veya 4 meridyeni olsa, bunu düşünmeden yapar ve %100 dolu 2 meridyen ile savaş gücüne güç katardı.
Fakat Mert'in durumu çok farklı bir hal aldı.
20 meridyen, 4 adet olmak üzere kolları ve bacaklarında toplam 16, kalanları ile mide, gövde boğaz ve kafasında bulunuyordu.
Bunların hepsini açınca Mert oldukça emindi.
Oyundaki bir karakterin max leveli ile aynı güce çıkacak, yani npc olan karakterleri geride bırakacaktı.
Fakat bu muazzam 20 meridyen, aynı zamanda büyük bir sıkıntı yaşatıyordu.
Hepsini doldurmak, normal şartlarda çok ama çok uzun zaman almalıydı.
Normalde 100.lv de elde edilen meridyen katası oyunun başında alınınca, ve özellikle hepsi kapalı ve boş olunca...
Mert'in bunu tüm potansiyelinde kullanımı çok zor bir hal aldı.
Peki bu kadar erken aşamada Mert kısa süre içinde nasıl tüm 20 meridyeni açıp katasını istediği gibi kullanacaktı?
Elbette oyun bilgisinin verdiği avantaj burada devreye giriyordu.
Kuklalarda meridyen katası olduğunu biliyordu.
Ancak sadece F düzey kuklaların kademe atlama yakın dövüş kuklası buna sahipti.
Yani Mert istese tekrar bunu yapamazdı.
Yapmak bile istese, tekrar yapay katayı yerse bu sefer büyük şüphe çekmesi kaçınılmaz olurdu.
Riski almaya cesaret edemedi.
Oyunda olsa içi rahat olurdu fakat, artık buradaki insanlar oyundaki akılsız programlanmış npc'ler değil, gerçek düşünme ve irade yeteneğine sahip insanlardı.
Sonuç olarak, Mert'in bakışları tekrar kadının isim kartına gitti.
"Evangel"
Mert'in bakışları kadına döndü.
-"bu nasıl okunuyor amına koyim?"
İçinden geçirdi ve kadının tekrar gözlerine baktı.
Mert'in bakışları üzerine gelince şaşkınlığını gizleyip kuklayı kontrol etmek için ileri adım attı.
Kuklayı tamamen kontrol etti.
İçinde bulunan sahte meridyenin yok edildiğini görünce içini bir sıkıntı kapladı.
-"Ahh... Patron kesin maaşımdan kesecek"
Bakışlarını tekrar Mert'e döndü.
Mert'in bedeni aniden dolan öz sonucu göze batan bir biçimde değişmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Köylüler ve Kahramanlar
FantasyBir Türk genci olan Mert, genç yaşta ölümünün sonunu, yeniden başlayan bir serüven olarak görür. Bağımlısı olduğu ve dünya çapında ünlü olan Hikaye temalı MMO RPG oyunun içerisinde kendisini bulan Mert, Hikayeye zarar vermeden ve kafayı yemeden önce...