Selamm, nasılsımız?
Lütfen oy vermeyi ve yorumda bulunmayı unutmayın. İstediğim verimi alamadığım için sınır koymak durumundayım.
SINIR :
Oy: 50
Vote : 50Lütfen boş yorumlarda bulunmayın.
Keyifli okumalar dilerim!
🖤
Ellerimden kayıp giden huzurum, artık kapısını bana uzun zaman açmayacak şekilde kapatmıştı. Benim yaşadığım huzur da gerçek bir huzur değildi, ailemin bana karşı hissettikleri gibiydi; yapay. Bazen onu nereye koyacağımı şaşırırdım. Küçüklüğüm, ilkokul zamanlarım, ortaokul zamanlarım, liseye geçtiğim zamanlarım da dahil bu huzur dediğim şeyin üstüne toprak atarak geçtiğim zavallı davranışlarımdan ibaretti.
Saf olduğumu düşünmüyorum. Çünkü herkesin ailesi süper değildi. Herkes sevgisini gösteremezdi. Sevdiğini gösteren insanlar bana cesaretli gelirdi ama ailemin cesaretsizlikle bir alakası yoktu bana göre. Yapıları buydu diye düşünür, üstünde durmaz geçerdim.
Geçmemeliymişim.
Huzur buydu işte. Yüzeysel.
Onların yanında hiç mutlu olmadım zaten, tek tutunduğum ellerimdi. Onlar bana büyük bir armağandı yaratıcıdan.
Hiçbir zaman doğum günüm kutlanmamıştı. Bazı aileler kutlamazdı derdim.
Elimi tutup parka da götürülmemiştim. Her çocuk salıncakta sallanmayı sevmez belki derdim. Bende sevmezdim. Hiç denemedim ama ailem hiç götürmediğine göre oraya gitmeye değecek gibi değildi bence.
Ben böyle böyle büyüdüm. Sonra evrildiğim kalıba baktım.
Ne olmuştum ben? Hayallerimdeki o başarılı kadın olabilecek potansiyele sahip miydim?
Hayatım yalan mıydı şimdi benim?
Bulduğum o zarfla bitmişti her şey. Sustum. Belki de bir başkası olsa bağırır, ortalığı yıkardı. Beklenen normal tepki budur. İçimde büyüttüğm o hırçın tarafım dahi kılını kıpırdatamıyordu.
Görmek istiyordum, ne kadar ileri gideceklerini. Onların kızı olmadığımı bile bile nasıl bana kötü dvrandıklarını bir de böyle görmek istiyordum. Çünkü zavallı kalbim hala onları seviyordu.
Kırılması getekti. İncinmesi. Sonra nefret etmesi.
Susup beklerken, elim boş durmayacaktı ama. Duyduğum konuşmalardan yola çıktığım zaman sanki daha farklı bir gerçek yatıyordu her şeyin temelinde.
Sahnede role öyle bir girmen gerek ki inandırıcı olabilesin, onlar da beni inandırmışlardı. Gerçekleri bildikten sonra fark ediyordum her şeyi neden yaptıklarını. Çocukken şımartılmamıştım, ağabeyimle kardeş ilişkim olmamıştı, annem saçlarımı taramamış, babam oyunlar oynamamıştı benimle. Daha niceleri hep öksüz yetim kalmıştı içimde.
Bana bir yalan söylendi. Yıllar sonra hesap sorsam dürüst davranmayacaklardı. İstediklerini yapmak için ne kadar ileri gidebileceklerini biliyordum. Ama görmem gerekiyordu. İçimde bir keşke kalmasın istiyordum. Ya böyle olursa demek istemiyordum.
Elimde mektuptan başka bir şey yoktu şimdilik. Yeterli değildi. Sormam gereken bir hesap vardı. Haykırmam gereken bir kitap kadar sözler vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İnsanlar Bazen Kötüdür
Novela JuvenilBir tiyatro oynanmış. Ama başrol benmişim. Sorguladıkça anladım. Ben aslında hep gerçeklerden kaçmışım. Ağladım. Sonra hiçbir şey olmamış gibi ayağa kalktım. Kalkmak zorundaydım. Bir oyun varsa ve başrol bensem en güzel şekilde oynamalıydım.