VII. Kazanmak Ve Kaybetmek

1.9K 168 123
                                    

SELAM;)

NASILSINIZ?

LÜTFEN OY VE YORUMDA BULUNMAYI UNUTMAYIN!

SINIR:

OY 50 VOTE 50

KEYİFLİ OKUMALAR
🍂

Kollarıma büyük gelen makete dikkat ederek merdivenleri tırmandım. Sırtımda kalın dosyalar, bir saat yürümek zorunda kaldığım için belimi ağrıtmıştı. Bir hayli susamıştım da. Binanın önüne geldiğimde yavaş olmaya dikkat ederek insanların atasından geçtim. Sınıfa girdiğimde maketi masama bıraktım. Ağzımdan hohh nidası döküldü. Omuzlarımı oynatırken maketimi kontrol ettim gözlerimle. Otobüse veya taksiye binmemiştim çünkü bir hayli büyüktü ve bir yerlerden darbe alabilirdi.

Başımı kaldırıp diğer öğrencilere baktım. Benim dışımda üç kişi daha bu yarışmaya baktılmıştı. Onların maketlerine baktım. Hiçbirimizin ki birbirine benzemiyordu. Bundan hoşnut oldum.

Sınıfa Bahadır Hoca'nın girmesiyle tebessüm ettim. Son bir hafta kalmıştı kursun kapanmasına, benim gibi üniversiteye gidecekler için burası artık sondu. Bizden büyükler hala burada olmaya devam edeceklerdi.

"Derse geçmeden önce yarışma için yapılan maketleri teslim almaya geldiler arkadaşlar. Onları teslim edelim."

Bahadır Hoca'yı onayladık. Sınıfa giren bir kadın ve dört erkekle birlikte maketlerimizin yanında tek tek fotoğraflarımızı çektiler. Karışıklık olmaması içindi bu. Dışarı çıkıp büyük arabaya maketleri yerleştirip düşmemeleri için önlem aldık.

Onlar gittiğinde sınıfa geçtik. Daha önce katıldığım yarışmalardan gelen birinciliklerim vardı. Onları başarım için istiyordum ama bu seferki öyle değildi. Kendi tasarladığım okulda okuyacak öğrencilerin düşüncesiyle yatıp kalkıyordum. Aklımda başka olumsuz düşünce yoktu bile.

"Eğer ben jüri üyesi olsaydım,"diye kulağımın dibinden gelen sözlerle başımı kara kalem çalışmamdan kaldırıp Bahadır Hocayla göz göze geldim. Bana ışıl ışıl parlayan gözlerle bakıyordu. Dudaklarım kıvrıldı.

"Kesinlikle seni seçerdim."dedi sırıtmayla. Kocaman gülümsedim.

"Umarım hocam. Sizin bana kattığınız her bilgiyi kullanarak yaptım. Aksi mümkün olmaması gerek."

Gülerken gözleri kaçırdı. Onun yerinde bir başkası olsa egosundan geçilmezdi. Ancak oldukça mütevaziydi.

"Yıllar sonra umarım güzel yerlerde olursun o zaman. Seni başarılı bir kadın olarak görmek isterim. Sonuna kadar hak ediyorsun çünkü."

Tebessüm ettim burukça. Daha dünyaya gözümü ilk açtığım an hak etmediğim bir kadere mahkum olmuştum bundan sonra hak ettiğim hayatı yaşar mıydım bilmiyordum sadece umut ediyor, çabalıyordum. Tüm gücümle kaderime karşı koymaya kalkıyordum. Sürekli yere düşüp dizlerini kanatan bir çocuk olarak alışıktım ağlamaya. Mutluluğu elde edemezsem de çok koymazdı bana.

Kaderimde öylesine yaşamak varmış bu dünyada der geçerdim yine.

BİR HAFTA SONRA

Elimdeki kağıda dolu gözlerle baktım. Çok geçmeden ıslanan yanaklarımı silme zahmetine girmedim çünkü hiç kesilmeyecek şekilde yanaklarım ıslanmaya devam ediyordu. Yarışmayı ben kazanmıştım. Onun mutluluğunu daha içimde sindirememişken sınav sonuçlarım açıklanmıştı. Umut etmiş, pes etmemiştim.

İnsanlar Bazen KötüdürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin