7.

22 3 2
                                    




El olduk efendim, Velhasıl ziyan olduk. Ziyadesiyle..
                       Turgut UYAR


(Almila)

Kaç dakikadır burada Tunahan'a sarılmış halde olduğumu bilmiyordum. Kaskatı kesilmiş onu da benimle birlikte hareketsiz bırakmıştım. Etrafta olan bitenden habersiz, duygularım tamamen boşalmış bir halde sadece buradan kaybolmak istiyordum. Hiçbir şey düşünemiyordum. Kulaklarımda yankılanan bir çınlama sesi hala patlayan silah seslerinin etkisiydi.

Korkmuştum. Hemde çok korkmuştum. Cesur davranmaya çalıştıkça daha da korkmuştum.   Çocuklarıma bir şey olmasından korkmuştum. İnsanların biz sana dedik demesinden kormuştum. Sen orada yapamazsın diyenleri haklı çıkartmaktan korkmuştum.

Burada benimle gözleri parlayan öğrencilerimden vazgeçmekten korkmuştum.

Derin düşüncelerimin arasından bir boğaz sesi ile uzaklaştım.

"Ihım! Ihım! Şey, şey komutanım rahatsız etmek istemem ama yüzbaşı geliyormuş."diyen bir erkek sesi hemen yanı başımızdan gelmişti.  Tunahan ona cevap vermedi. Kollarını belimden çekmedi.

"Ihım! Ihım!"diye farklı bir erkek öksürme sesi daha duyuldu.

Ben kendimi toparlamak isteyerek kollarımı hafifçe gevşettim. Onu serbest bırakmalıydım. Bunu anlamış gibi oda yavaşça elini çektiğinde aramızda açılan ufacık mesafede dikkatlice gözlerime baktı. Yüzümü yoğun bakışları ile incelerken gözü boğazıma kaydı. 

Saklamak ister gibi kıpraştığımda elimle boynumu kaşır gibi yaptım. Sanki boğazımmın sıkıldığını anlamış gibi çattı kaşlarını. Zaten sert olan mizacı bu hareketi ile daha da yoğunlaştı. Sertçe yutkundu.

"Sarıboğa! Merve'yi hemen buraya çağır. Yanına sıhhıyeci Gizem'ide getirsin."diye emretti Tunahan gözlerini üzerimden çekmemişti.  Sözlerinin bitmesi ile birlikte bir asker hemen ayrıldı yanımızdan.

Gözlerim etrafta gezindiğinde, hiçbir öğrencimin burada olmadığını gördüm. Yerde yatan ve bizi rehin alanların artık ölü olduğunu anlamam zor değildi. Yutkundum. Korkuyla yutkundum. Silah sesleri sanki yeniden yankılandı kulaklarımda.

Her gün ölü görmüyordum. Bizi öldürmek için gelmiş olan adamlar bile olmuş olsa yerde yatan bir ceset ve kana bulanmış zemin görmek rahatsız hissetmeme sebep oluyordu.

"Bakma."dedi Tunahan sanki anlamış gibi. Hemen gözlerimi kaçırdım. "İyi misin?"diye sordu sakin çıkan sesi ile. "Bir yerin acıyor mu?"

"Acımıyor."dedim sanki inanacakmış gibi. "Acımıyor iyiyim. Latif bey.."dedim endişeyle.

"Latif Bey vuruldu. Sağlık ekipleri elinden geleni yapacaktır. Sen kendini düşünmelisin."dedi yeniden boynuma bakarken.

O alçaklar sınıfa ilk girdiğinde karşı çıkmamla boğazıma yapışmışlardı. Öyle sıkı tutmuştu ki nefessizlikten artık zihnimin uyuştuğunu hissetmiştim. Çocukların çığlıklarını bile bir uğultu gibi işittiğim anda bırakmıştı boğazımı. Canım acıyordu ama olayın sıcaklığı ile umursamamıştım.

"Öğrencilerim?"dedim yine endişeyle sorarak.

"Öğrencileriniz iyi Öğretmen Hanım."dedi yukarıdan sert ve tok bir erkek sesi. Göz ucu ile baktım. Onun üniforması diğerlerinden farklıydı. Aralarındaki en cüsseli olanıydı. Oldukça iri ve yapılı görünüyordu.

"Teşekkür ederim."dedim fısıldar gibi çıkan sesimle. Elimin tersi ile gözümden akan yaşı sildim.

"İyi misin Almila?"dedi yine bastırarak.

ALMİLA | Saklı SırlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin