Herkese merhaba... Keyifli okumalar ^,^
•
Gece ve gündüz, sadece güneş ve ay ile var olan bir şey değildi.
İnsan bazen güneş tepedeyken de kendini bir karanlığın içinde hissedebilirdi.
Kış günü açmış güneşin altında sakin adımlarla yürürken rüzgar yüzüme çarpıyordu. Saçlarım uçuşuyor, gözümün önüne geliyor ama aldırış etmiyordum. İki yana açılmış kollarım güçsüzdü. Sol elimde tuttuğum çantam eğrelti bir şekilde aşağı doğru sarkıyordu.
Dünyaya geldiğim andan itibaren öğrendiğim bir şey vardı. Senin baban eğitim uğruna şehit olmuş bir öğretmen ve sen onu gururlandıracak olan kızısın. Bu uğurda geçirmiştim ömrümü. Bu uğurda yıllarca emek vermiş ve buraya kadar gelmiştim.
Sabah okula giderken yüzüme yerleştirdiğim gülücükler sınıfa gelmeyen öğrencilerimle solan bir çiçeğe dönmüştü. Sınıfım, bomboştu. Bir tane bile öğrencim sırasında değildi. Leyla bile...
Oysa erkenden gitmiş hepsinin sırasına sabaha kadar onlar için hazırladığım hediyelerini tek tek bırakmıştım. Sınıfa geldiklerinde yüzlerindeki o gülücükleri görebilmek için can atmıştım. Bekledim. Dakikalarca bekledim onları. Zil çaldı ama çocuklarım gelmedi. Öğretmenler zili çaldı ama çocuklarım yine gelmedi.
Yine bekledim.
Birkaç dakika daha dedim.
Gelmedi.
Önce bir karışıklık olduğunu sandım, günleri karıştırdım sandım. Sonra öğrendim ki yaşanan olayın ardından aileler çocuklarını okula göndermemiş. Korkudan, canlarına bir zarar gelmesinden endişe duyduklarından. Kimi ise okulunu değiştirmiş.
O teröristler amaçlarına ulaşmış. İnsanları korkutmuş. Okuyup kendileri düşünebilecek hale gelecek çocuklarımı ürkütmüş. Aslında çocuklarım onları çok korkutmuş. Öyle korkutmuş ki daha sıralarından ayrılmadan küçücük bedenlerine silah doğrultacak kadar gözleri kör olmuş.
Yılmadım. İdareden hepsinin adresini alıp bir bir kapılarını çaldım. Kimi açmadı. Kimi nezaketen buyur etti. Hepsi aynı şeyleri söyledi.
Korkuyoruz öğretmen.
Çocuk çok korkuyor öğretmen.
Belki seneye.
Zaten daha çok küçüktü.
Son yıllarda heçbir şey yoktu ortalık düzelmişti amma.. Bu yıl herkes korkuyor öğretmen.
Çaldığım her kapıdan umutsuzlukla çıktım. Ne söylediysem kendimi anlatamadı, sözümü dinletemedim. Annelerin gözlerinde gördüğüm o korkuyu içimde hissettim. Onları koruyacağıma söz veremedim. Sonunu bilmediğim tahmin dahi edemediğim bir günün içerisinde çocuklarıma benim kontrolüm dışında bir zarar gelmez diyemedim.
Tunahan'ın burası Ankara değil demesiyle neyi kastettiğini bugün anladım.
Yanaklarımdan aşağı süzülen yaşlara aldırmadım. Silmedim. Evin önüne geldiğimde düşüncelerimden hala kurtulamadım. Asansöre binmedim. Merdivenlerden usul usul çıktım. Anahtarı geçirip ayakkabılarımı çıkardığımda içeriden gelen ses ve yemek kokularını alınca afalladım.
"Hoş geldin..."diye bağıran Merve'nin mutfan gelen sesine aynı cıvıltı ile cevap vermek istesem de veremedim.
"Erkencisin bugün."diyebildim sadece boğuk çıkan sesimle. Üzerimdekileri çıkarıyor ve portmantoya asıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ALMİLA | Saklı Sırlar
ActionAlmila, öğretmen babasını yıllar önce terör yüzünden kaybetmiştir. Babasının kendisine bıraktığı kitaplarla onun ışığında büyüyen Almila tıpkı babası gibi bir öğretmen olmuşken çalıştığı okuldan istifa etmek zorunda kalır ve atanarak Çukurca'ya yerl...