Hızımızı kesmiyoruz ve kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Kitabın gidişatı nasıl gidiyor sizce?
Keyifli okumalar✨️
🔸️🔹️
"Sen nereden biliyorsun bunu?" İlk sorduğun soru bu muydu gerçekten sevgili kocam.
"Kuzenim iki gün ben de kaldı, o sırada anlattı. Burada çalıştığımı da o gün öğrendi, bana yaşananları söyledi fakat Behçet Bey gibi değil. İlk birlikteliğini kafası güzelken yaşamış, buna anlam yüklemesi çok normal." Dedim hızlıca nefes alıp verirken. Pınar burada olsaydın kesinlikle senin saçını başını yolardım. Tadilatın bittiğini ondan öğrenmiştim, tekrardan çalıştığım yere gelmesindeki amacı sorduğum da eğlenmeye geldiğini söylemişti. Behçetle konuştuğundan haberim dahi yoktu, bilerek söylememişti kızarım diye.
"Yaşananları basite indirgemek bu kadar kolay olmamalı. Yaşını başını almış bir adam Behçet Bey, sadece kuzenim diye değil bir kız hakkında özellikle de aralarında tensel bir geçmiş olduysa bunu ulu ortada söylememesi gerekirdi. Bu bu..." sustum devamını getirmek dahi istemiyordum, ziyadesiyle mide öz suyum ağzıma kadar gelmişti.
"Bu konuda sana hak veriyorum ufaklık. Yaşına göre gayet de olgun şekilde davranıp konuşuyorsun."
"Size söylemiştim." Deyip gülümserken o da benim gülümsememe bakıp tebessüm etti. İçim kaynıyordu şu an, yine ensesinden tutup kendime çekerek o dudaklara asılma hissimi dizginledim. Bu gidişle kuruyup gidecektim.
"Behçet kuzenin olduğunu bilmiyor bilse bu şekilde konuşmazdı. Nedeni bilmiyorum ama seninle bir bağ kurmuş, belki de abilik dürtüsünden dolayıdır. İşine son vermeyi düşünüyordum buna engel olmak için bana dil döktü."
"Demek ki işe yaramamış, dostunuzun sözü sizi etkilememiş olmalı." Sitemimin hedefinde olan adam ellerini kumaş pantolonunun cebine koyarken kol kasları gerildi. Al bu adamı evine koy tablo gibi izle anasını satayım.
"Söz konusu kendi isteklerimse yakınım dahi olsa dinlemem, sadece benim isteklerim ve kararlarım ön planda durur." Bu sözlerle beni etkileceğini düşünüyorsa çok doğru düşünüyordu zira şeker gibi eridim saniyelik.
Parmak ucumda toplanan kana bakarken diğer elimin parmağıyla dağıttım kırmızı sıvıyı. İçindeki o beyaz kıymığı çıkarmaya çalışırken canımın acımasıyla inledim.
"Otur şuraya sana yardım edeceğim." İşte böyle ol aslanım, ben yaralı ceylan olayım sen de yaralarımı saran o kahraman ol. Odadaki kanepeye oturup parmağımdaki kıymağa büyük bir ciddiyetle bakarken çekinmeden onun suratını izliyordum. İnceldiği yerden kopsundu artık. Benim çıkaramadığım kıymığı tüm yavaşlığıyla çıkarırken ufak bir sızı hissetsem de gıkımı çıkarmadım. "Canın yanıyor mu?"
Senin yokluğundaysa, evet.
"Hayır, ufak bir sıyrık sadece canımı yakmadınız."
Ceketinin cebinden çıkardığı beyaz ipek mendille parmağımı sardı. Ya sen hep böyle yaralarımı saracaksan ben kanamaya dünden razıyım.
"Halloldu gibi görünüyor."
Minnetle baktım ona bu sefer. "Teşekkür ederim Sarsılmaz Bey."
"Sen hep böyle dağılacak mısın? Bana güveniyorsan sürekli yanında olamam." Keşke olsan, bunun için neyim var neyim yok ortaya dökerdim.
"Dağılmamaya özen göstermeye çalışırım patron." Alt dudağımı dişlerken bana gülümsedi.
"Kuzeninle Behçet'in konusuna tekrardan dönecek olursak da kuzenin bu adamı unutmaya çalışsın. Çünkü Behçet'in gerçekten de evlenme gibi bir düşüncesi yok onu geçtim birbirlerini tanımıyorlar bile." Bunu demek belki de çok geçti. Pınar bana o gece yaşananları ve yattığı adamın ismini söylerkenki halini göz önünde bulunduracak olursak kuzenimle aynı kaderi yaşamaya devam edecektim. O benden bir tık önde olsa da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CAZİBELİ (+18)
Romanceʙɪʀ ᴅᴀᴅʏ ɪssᴜᴇs ʜɪᴋᴀʏᴇsɪᴅɪʀ "Bana gel miniğim!" Dudaklarıyla beni dize getiren adama itaat ederken zevkten çığlık attım. Onu seviyordum, büyük kollarının arasında farklı alemlere dalmaktan hoşlanıyordum. İri cüssesi bana güven veriyordu. Yasaklı ol...