Zamansız, NAGD - 06 Evde

9 1 0
                                    

Dönerken bir sigara çekti canım. Aylar sonra ilk kez. Yakmakla yakmamak arasında gidip geldim.

Ne girip koca bir paket almak istedim ama, ne de tanımadığım birisinden otlanmak.

Otobüse bindim.

Biraz da zihnimdekilerden kaçmak için. Barbaros'a gelmeden indim.

Gelen teklifleri okudum eve girince. Gelmeyen, gelmek bilmeyen ya da. İnternette boş boş dolandım. Mutfağa girmek gelmedi içimden.

İki parmak votka içtim.

Sövülmediklere sövdüm önce. Sonra hep sövdüklerime.

Bir türlü atamadım İsmail'i aklımdan. Girip instagram hesabına baktım.

İsmail Kızıl. Muazzam bir huzursuzluk çöktü içime.

Çok mu çabuk kalkmıştı cenaze? Otopsi bile yapılmadan! Yaptılar da kimse düşmedi mi peşine? 1 gecede!

Bir şeyler örtbas edilmiş gibi. Önemsenmemiş ya da! Uzun süre bunu düşündüm.

Takip etmiyordum ama profil resminden tanıdım hesabı. Kilitli bir hesaptı.

Tek görebildiğim; 38 takipçi, 74 takip, 5 paylaşım.

Pek bir işe yaramadı.

Tuhaf bir histi ölmüş birinin resmine bakmak! Defalarca yapmamışım gibi. Ekrana sıkışıp kalmış.

Gözümün önünde ama uzakta. Bir resim bile yetti düşünmem için.

Mutlaka gidip evine bakmalıydım. Ufak ufak notlar aldım.

Tanıyınca daha çok etkiliyor kayıplar. Bir şekilde hayatı dokununca ya da. Ama hiçbiri Cahit gibi değil tabii.

Kelimelere dökmekten sakındığım tek aşkım.

İsmail ve benzerleri kardeş gibi daha çok. Ya da hiç büyütmediğim bir evlat. Büyütemediğim...

ZAMANSIZWhere stories live. Discover now