6-TELEFONU VER

548 107 13
                                    

MULTİ;BAZI KAHRAMANLAR

Kolumun çekilmesiyle Selin'e döndüm ama başka birini görmemle kaslarımı cattım.
Ya tamam ben bu çocuğu yıllardır seviyorum,şu iki haftada da çok yakından takip edebiliyorum ve nasıl bir öküz olduğunu anladım ama böyle bir yanını görmedim.Değişik hareketlerini görmeye başladım çocuğun,tanımasam diğer yapışkan çocuklardan sanırım yani.Her ne kadar şuan bağırıp çağırmak istememe rağmen gözlerine baktığımda dudaklarım kilitleniyor, dilimin yerini bulamıyor gibi oluyorum.Nasıl bir varlıksın sen.

"Selin ne yapıyorsun ya gel yanıma "deyip Emir'in elinden kolumu çekmeye çalıştım ama avı yakalamış aslan gibi yapışmış.Bir dakika burada av ben mi oluyorum yok canım daha neler.Emir bakışlarını benden Selin'e çevirip 'bas git'bakışı attı.Selin bana yaklaşıp kulağıma doğru eğilip "kanka bu çocuğu düşman olacağıma sana olurum daha iyi kusura bakma"deyip geri çekildi."Saçmalama Selin gel ya"deyip öne atıldım ama kolumda ki eliyle geri çekti beni.

"Öykü görüşürüz yarın"deyip önden önden ilerledi Selin.Koca okulda kimse kalmamış herkes servislerle gitmişti bile bir ben bide bu öküz kalmıştık resmen.Selin uzaklaşınca Emir kolunda ben ilerlemeye başlayınca adım atmadığım için bir adımdan fazla ileri gidemedi.

"Yürüyor musun?" deyip bana döndü başımı iki yanda olumsuz anlamda sallayınca konuşmaya devam etti "O zaman kucak istiyorsun" deyince "hayır" diye cırladım."Seçim senin ister yürü ister kucak bana fark etmez" deyip yine sırıttı.Aklımdan ne kadar yapmaz diye düşünürken yine de aklıma gelen fikri ona söylemeye karar verdim "Basıp gitsen olmaz mı?" dedim.Telefonun titremesiyle boşta kalan elimle cebimden telefonu çıkardım.

Kimden: Selocan

Özür dilerim kanka ama o çocuk psikopatın teki bakışlarından bile belli, ona bulaşmak istemedim seni onunla bıraktığım için üzgünüm zaten evine bırakacakmış bir şey olursa haber ver.

Gönderilen: Sonra görüşe...

Telefonun elimden alınmasıyla cevabım yarıda kaldı sinirli bakmaya çalışarak avuç içimi telefonu vermesi için ona uzattım.

"Yok canım senin gibi birinin elini falan tutmam ısrar etme boşuna" diyerek dudaklarını büzdü.Benim gibi birinin elini derken ne varmış benim elim de.Ne doktorlar, ne mühendisler,ne polisler istemese de ne öğrenciler istedi ama yüz vermedim niye,bu karşımda ki insan kılığında ki öküz için.

"Telefon" diyerek elimi oynattım.Beni duymamış gibi tuttuğu kolumu bırakıp arabasına doğru yürümeye başladı.Şaşırdım mı evet çünkü gideceğini iç dünyam kabul etse de bir umut vardı gitmeyecek,bırakmayacak diye.Ne oldu suya düştü inek içti diye devam eden masal oldu.

"Nereye ya?" diye bağırdım arkasından.

"Sen dedin bende basıp gidiyorum"

"Telefonu ver"

"Hayır"

"Telefonu ver"

"Hayır"

"Aptal mısın ya telefonsuz kime haber vereceğim bütün okul dağıldı "diye bağırdım arkasından.Hafiften arkaya dönüp "Bana bir daha aptal dersen cezan kötü olur sonra demedi deme eve gitmek istiyorsan gelebilirsin benimle" deyip yürümeye devam etti.

"Telefonumu ver ya diyeceğim seni babama" ne dedim ben Allah aşkına ya ,ne babası ilk okul çocuğu gibi.Tekrar bana dönüp az önce söylediğim cümleye gülmeye başladı.Gülmeye başladı derken öyle kahkaha atmak değil boşuna heveslenmeyin, hafif bir gülümseme ve arkasına dönüp yürümeye devam etti.Arabanının etrafından dolaşıp kendi tarafına oturdu.Gitmeyeceğini düşündüğüm gibi bir şey yok bu öküz gider tamda düşündüğüm gibi ortalığı toza katıp gitti.Bir kaç dakika sonra etkisinden çıkıp etrafa bakındım ama bir insan bile yok of Allah'ım ya sen nereden bulaştırdın bu çocuğu bana ben öyle uzaktan uzaktan yetiniyordum.Yürümeye başladım yani çalıştım birkaç adım atınca ayağım daha kötü ağırmaya başladı. Bende yürümeye çalışmaktan vazgeçip dış kapının okul bahçesi tarafındaki ağacın altına doğru ilerledim öyle böyle.Ağacın altındaki banka oturup sırtımı ağaca yasladım bacaklarımı da bankın üstüne koydum.Allah'tan son ders beden olduğu için altımda eşofman var.Eşofmanın paçasını hafiften katlayıp bacağıma baktım ellerimle yavaştan masaj yapmaya başladım ağrısı geçer diye ama dokunduğum gibi daha çok acıdı,paçamı indirip tekrar ağaca yaslandım.Eninde sonunda annem merak edip arayacak o aptal da demek zorunda kalacaktı. Annemde gelip beni buradan alacak bu yüzden dert etmiyordum.Ayağımın acısını unutmak için gözlerimi kapatıp hayal kurmaya başladım.Cidden işe yarıyor.

ESKİDEN KALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin