ESKİDEN KALAN

11-ÇİKOLATA ÖKÜZÜM

MULTİ; ESKİDEN KALAN KAHRAMANLARI

"Yine nerede bu kız?"diye düşünmeden edemedim.

Ben bunları düşünürken ağlamaya karışan hıçkırık sesleri duymaya başladım. Öykü'nün sesiydi ama neredeydi gözlerim odayı aramaya başladı.Sesin lavabodan geldiğini anlayınca kapının önüne gidip sessizce "Öykü benim aç kapıyı"diye seslendim ama ses gelmeyince kapıyı açmak için geriye doğru ittirdiğim de arkasında Öykü'nün olduğunu fark ettim."Öykü kapının arkasından çık yanına geleceğim"kapıyı hafifçe geriye doğru ittirmeye devam ettim.Ama Öykü sadece ağlamaya devam edince biraz daha sert bir şekilde kapıyı ittirip aralıktan içeriye girdim.Kapının dibine oturmuş bacaklarını kendine çekmiş,kafasını dizlerinin arasına gömmüş bir şekilde ağlıyordu.Onu bu halde görünce vücudumda daha önce tatmadığım bir acıyı tattım.

Öykü'den

"Ne oldu?" sesiyle başımı hafif yukarı kaldırdığımda gördüğüm kişiyle ağzımdan sadece "sen?"diyebilmiştim.Onun burada ne işi vardı bu saatte geleceğine hiç gelmeseydi.O gelmeden uyuyup kabus görmüştüm.Artık kabus görmeyeceğimi düşünüp yatmıştım ama etkisiz olmuştu.Ve beni bu halde görmesini istediğim en son kişi tam karşımda.

Ağlamaya devam ederken kafamı kendisine çekip göğsüne yasladı.Ne zaman oturduğun bile farkında değilim.Bir elini sırtıma diğer elini bacaklarımın altına koyup beni kucağına aldı.Odamın kapısının önüne gelince "iyi olduğunu söyle de gitsinler"dediğin de başta anlayamasamda annemlerin sesini duyunca kafamı sallayıp kendimi toparlayabildiğimce annemle babama "ben iyiyim gidin yatın"dedim.Babam

"Aç kızım kapıyı iyi olduğunu görelim"

"Gerçekten iyiyim baba lütfen uyuyacağım sizde gidin yatın"diyerek fazla uzatmadan gitmeleri için dua ettim yoksa ağladığımı sesimden anlarlardı tabi anlamadıysalar.

"Tamam ama bir şey olursa haber ver"

"Tamam" diye kısa cevap verdikten sonra Emir arkasına dönüp beni yatağa yavaşça yatırdıktan sonra üstümü örttü.Her zaman ki gibi olan uyuma şeklimi aldım.Oda yatakta tam karşıma yatıp benim gibi ellerini yastığın altına koyup beni izlemeye başladı.Birkaç saniye göz göze geldikten sonra yanaklarım kızarmasın diye hemen gözlerimi kapattım.Ellerini başımın arkasına koyup beni kendine çekince bende ellerimi beline doladım.Beni sıkıca sararken kokusu içimi dolduruyordu,sigarayla karışan kokusu beni sakinleştiriyordu.Yorgunluktan ve ağlamanın etkisiyle kendimi uykuya bırakırken sesi kulağıma geldi.Ne kadar cevap vermek istesem de ne diyeceğimi bilmediğim için sustum.Ben hala birinci beraber uyumamızı sindirememişken ikinci de ne yapmam gerektiğini bilemezken, kendimi şuan bunlara yoracak halde de değildim. Düşünmeyi bir kenara bırakıp kendimi onun kollarının arasından uykuya bıraktım.

"Özür Dilerim Bücür"

***

Emir'den

Sabah onun kokusuyla gözlerimi açmak hem değişik hemde hemde güzel bir şekilde iyi hissettiriyor. Kollarımın arasında uyuması tuhafken içimdeki anlamsız mutluluğa anlam veremiyorum.Küçük bedeni kollarımın arasında kaybolmuş.Dün gece geldi aklıma Öykü'yü izlerken uyumuşum olmalıyım. Onu o şekilde görmek içimi parçalasa da tek kalmadığı, yanında olabildiğim için bir yanım mutlu oluyor.

Telefonumun titremesini hissedince uyanmasın diye kollarımı yavaşça çekip telefonu cebimden çıkardım.Bir an hareket edince uyandığını sandım ama ters tarafa dönüp tekrar uyumasına devam etti.Gördüğüm isimle yüzümdeki gülümsemenin anında silindiğinin farkındayım.Ne zaman hapisten çıktı bu piç.En az bir ay kalması gerekiyordu ama sadece bir hafta olmuştu.Kesin yine babası yardım etti.Lavaboya geçince "torbacı" yazısı tekrar ekrana geldi açıp telefonu kulağıma getirdim.