MULTİ;EMİR & ÖYKÜ
"Ne tamam?"deyip tekrar bana bakmaya başladı tam ağzımı açıyordum ki odamın kapısı çalınca önce Emir'e sonra kapıya baktım.Yedin boku Öykü!
"Öykü iyi misin kızım" babamın sesi geldi kulaklarıma. Emir'e dönüp "İyi bok yedin" dedim sessizce.Evet ne kadar Emir hayran olduğum çocuk olsa da ben yeri geldi mi çok olmasa bile küfür eden biriyim.Ne kadar bu konu hakkında uyarı alsam da durup dururken özellikle de paniklediğim de küfür ederim.Kapıya doğru giderken arkadan "Ağzını bozma" demesiyle hafiften gülümsedim çünkü onun sesi de güldüğünü gösteriyor.Kapının yanına geldiğimde "İyiyim baba bir şey yok" diyerek arkamı döndüm.Emir yatağa uzanmış sırıtarak beni izliyordu."O ses neydi aç kapıyı yüzünü görelim."Bakışlarımı tekrar kapıya çevirdim."Banyo yaptım üstümü giyiyorum,seste bilgisayardan geldi film izliyorum."
"Geç oldu uyu artık üstünü giyince saçını kurutmadan yatma sakın."
"Tamam baba iyi geceler size de"
"Sana da kızım."
Ayak seslerini duyunca arkamı döndüğümde sert bir şeye çarpmamla arkaya doğru geriledim.Başımı aşağı eğip elindeki havluyla saçlarımı kurulamaya başladı.Az önce banyodan çıktığımda ağzımı kapatmasından sonra yere düşen havlumu almış.Ellerimi havluya götürdüğümde ellerimin ellerinin üstüne gelince hemen ellerimi çektim "Ben yaparım, bırak" diyerek kapıya biraz daha girdim.Biraz daha üstüme gelip saçlarımı kurulamaya devam etti tabi ben kapıyla bütünleşince kolumdan çekip yatağa doğru çekmeye başladı.Yatağa oturup havluyu elinden alacağım sırada aramızdaki mesafeyi kapatıp elleriyle kafamı kaslarına yani karnına dayadı.Aramızda tişörtü olsa da kasları dokunulduğunda belli oluyor.Eli bırak alnım bile hissediyor kaslarını.Şimdi elimde bir çatal olsa yerim ben senin baklavalarını.Ah! canım tatlı çekti, bir tabak Emir olsun lütfen.
Önüme düşen saçlarımı çekip evet bildiğin çekti yarı odun işte."Koparsaydın" diye söylendim elimle saçımı tutarken.Elime vurunca geri çektim.
"Uslu dur yoksa onu da yaparım"
"O sıkar"
"Emin misin?" diye söylenince cevap vermemekle yetindim.
"Bitmedi mi ya kaç dakikadır" diye esneyerek konuştum.Böyle desem de saçlarımın onun elinde olması içimi kıpır kıpır yapıyordu.
"Az kaldı bekle,kaç saattir suyun altındasın kurula kurula bitmedi uzunlar bide" yine cevap vermemekle yetindim.Gözlerimi kapatmamak için çabalarken sonunda başarısız oldum ve gözlerim kapandı.
Emir'den
"İyi bok yedin" cüs yani bu kız böyle küfür eder miydi.Bu kızı anlamak çok zor.Kısa anlık şokumu üstümden atıp "Ağzını bozma" demekle yetindim sadece.Paniği yüzünden bile belli oluyor gören de yatakta basıldık sanar yani.O babasıyla konuşurken sap gibi ayakta kaldığımı fark edip yatağına attım kendimi.O arada bana kısa bir an bakıp tekrar kapıya döndü.
Şuan arkadan ne kadar komik göründüğün farkında bile değil.Üstünde pembe bir askılı altında yine aynı renkten şorttu var.Şort sadece bacaklarının iki karışlık bir yerini kapabilmiş.Bir an 'onun kalanı nerede?'diye sormak gelse de içimde tutmayı seçtim.Saçları omuzlarının üstünden yere, sular damlatıyor.Biraz komik birazcıkta seksi..Seksi falan değil unutun sadece çocukça o kadar başka bir şey yok.Biraz daha böyle durursa hem o hastalanır hem de ben kendimi tutabilir miyim bilmiyorum.Yataktan kalkıp yerdeki havluyu aldım.Arkasından havluyu kafasına atacağım sırada babası da bana katılıp
"Geç oldu uyu artık üstünü giyince saçını kurutmadan yatma sakın" dedi.
"Tamam baba iyi geceler size de"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ESKİDEN KALAN
Teen FictionBirbirine uyum sağlamaya çalışan gençlerin aşk dolu hikayesidir. Bir yanda yıllardır kalbi esir alınmış bir prenses ,bir yanda aldatıldığı için aşka olan inancını kaybeden bir prens. "Artık o dönmeyecekti bunu kabullendim. Bu zamana kadar bana olmas...