16-EMİR VE ENGELLERİ

235 17 18
                                    

MULTİ;Emir & Öykü

Ulaşılmaz...

Güvensizlik...

Tam olarak sorunumuz budur belkide.O benim için ulaşamayacağım bir noktayken onun içinde ben asla güvenemeyeceği biriyimdir.Yan yana konuşurken,kabuslarımda beni yalnız bırakmamak için benim yatağımda bana sarılırken bile aklından neler geçtiğini benimle ilgili neler düşündüğünü asla bilemeyeceğim.Aramız bozukken benim hissettiğimin yarısı kadar da olsa kendini kötü hissediyor mudur? Benim gibi kendini eksik,özlerken buluyor mudur? Zihnimden geçen düşüncelerin sadece beni kandırdığının bende farkındayım ama gözlerine tekrar bu yakınlıkta bakarken aklımdan geçenlere engel olamıyordum.Yıllarca yaptığım gibi aklımda onun başkarakteri olduğu hayaller kurmaya da haftalar önce tekrar başlamıştım.Yanımdayken onunla ilgili hayaller kurmaya gerek olmuyordu, sadece yanımda olmasının mutluluğunu yaşıyordum.Yanı başımdayken sadece o ve o oluyordu.Onun cümleleri,onun hareketleri,onun kokusu,onun bakışları kısaca ona dair her şey oluyordu.17 yaşındaki ben Emir'i her gün görebilsem de 10 yaşındaki küçük kız yıllarca Emir'e hasret kaldı.Çocuk yaşlarını, saçları terden alnına yapışan çocuğu özlemekle geçirdi.Emir'i özleyerek büyüdü o küçük Öykü.
Gözlerine bakarken onun isteği sonucu bu halde olduğumuz aklıma geldiğinde aklımdan geçen düşüncelere son verip bakışlarımı ondan kaçırdım.Çektiğim acılarım bir bir aklıma düşerken onun bana karşı bu kadar uzak olması beni parçalara ayırıyor gibi hissediyorum.Aramızda olanlardan sonra benden sebepsizce uzaklaşması canımı acıtıyor.Bende gelmiş aramız bozuk diye kendini kötü hissediyor mudur diye düşünüyorum.O ve ben, asla biz olamayız.O var, ben varım ama biz asla olamayız.Emir ve engelleri vardı çünkü.

Emir ve engelleri.Aramızdaki sorun bu aslında. Kübra önünde hiçbir engel olmadan Emir'e sahip olabilmişken onun yaptığı hatalar yüzünden benim önüm engellerle dolu.Emir'in,Kübra yüzünden yaşadığı hayal kırıklığı bana karşı güvensizliğine neden oluyor. Kübra'nın yaptıkları Emir'in kızlara olan güvenini yok etmiş.Bunu anlamak için dahi veya Emir'den duymam gerekmiyor.Yeni yıl akşamı Aras ve Ozan'la ilgili yaptığı imalarla bana karşı olan güvensizliğini apaçık belli etti.Sırf ona açıklamayacağım bir durum yüzünden üstümde uyguladığı şiddet ,söyledikleri hala aklımdayken onunla aram bozulmasın diye yaptıklarını görmemezlikten gelmeme rağmen onun bana karşı olan güvensizliği,davranışları içimi parçalıyor.Kim bilir aklından o piçlerle benim baş karakterleri olduğumuz kaç türlü hikayeler geçmiştir.Aklından geçenlere inandıkça benden uzaklaştığını fark edebiliyorum.Ve bu çok aptalca bir şey.O her ne kadar benden uzak durmak istese de tesadüf ya da bir plan üzerine burada kilitli kaldık.Başta kilit olayının onun oyunu olabileceğini düşünsem de hem bunun için sebebi olmadığını hem de bakışlarındaki şaşkınlık onunda en az benim kadar bu olayla alakası olmadığını gösteriyor.Kapının yanına gitmek için yanından geçecekken söylediği şeylerle yan tarafında yürümeyi bırakmak zorunda kaldım.

"Bir yerlerde kilitli kalmaktan korkan biri olarak bu yaptığın fazla cüretkarca" dediğinde anlamadığımı belli eden bakışlarımı yüzüne çevirdim.Gözlerimi gözlerine diktiğimde az önce şaşkınlığını gösteren bakışlarının yerini alan alay apaçık belli oluyor.Hadi ama bunu benim yaptığımı mı düşünüyor?

"Anlamadım" Ne kadar ne demek istediğini anlamış olsam da emin olmak istiyorum.Belki de ben yanlış anlıyorumdur,böyle bir şey yapmayacağımı bilecek kadar beni tanıyordur, değil mi? Tuhaf olansa dediği gibi kilitli kalmaktan korkan biri olarak neden şuan korkmuyorum.Peki içimdeki burkulmanın sebebi ne? Korkumu bu şekilde yüzüme vurması mı,dalga geçer gibi?

"Bence anladın" diyerek sinirlerimi bozmaya devam ederken cevap vermeden yıllardır hasret kaldığım yüzünü incelemeye başladım.Kaşları çatık,uzun saclarını kaldırmasına rağmen birkaç sac teli alnına düşmüş,hafif sakalları çıkmış,burnuyla dudakları birbirinin tamamlayıcısı gibi yüzündeki yerini almış,kendine olan özgüveni bakışlarından bile belli olan bu çocuğun neyine aşık olmuştum.On yaşındaki Öykü terden saçları alnına yapışan,bir elinde topunu tutarken diğer eliyle kucağına çikolata atan çocuğa hayran olmuşken ben ne diye bu öküze aşık oldum.Ona karşı hissettiklerim sadece ünlülere duyduğum hayranlık gibi olsaydı keşke daha ileriye gitmeseydi.Küçük kızın, küçük çocuğa olan hayranlığı olarak kalsaydı.Keşke ona hiç aşık olmasaydım diyorum bazen.

ESKİDEN KALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin