Bölüm şarkısı ile okunması tavsiye, rica , öğüt vs vs edilir.
--
-Ve eğer belki nefesini kesebilirsem...-
Kampa geri dönmem gerekiyordu. Kaçış, hiçbir şeyin çözümü olamazdı. Yürümeye başlarken gözyaşlarımın da birbirini takip ederek süzüldüğünü hissettim.
Ben Uraz'ın sandığı gibi biri değilim, değildim. Ben kimsenin sözlerini umursamayan bir kızdım. Ama Uraz'ın dedikleri canımı çok yakmıştı. Ailemin olmamasıyla bile alay etmelerine o kadar sinirlenmezken Uraz'ın dedikleri sürekli beynimde dönüyordu.
--
Kampın güvenlik bölümüne yetiştiğimde şaşkınlıktan dudak uçuklatacak bir görüntü vardı. Tüm kamp kapının önünde toplanmıştı ismimi bağırıyorlardı.
Yere uzanmış Güneş'i görünce tüylerim ürpermişti. Benim için mi bu haldeydi?
Yere eğilip yanına oturdum. Herkes ismimi bağırıyordu. Ama ben buradaydım ve neden durmuyorlardı?
''Güneş!! Buradayım! Niye ağlamayı kesmiyorsun?!''
Allah için! Beni arıyorlar ve kimse geldiğimi görmüyor! Ne b*klar dönüyor burada?
--
Uyandığımda bir çift göz üzerimdeydi. Gözlerimi pek aralayamadım ama gözlerin Uraz'a ait olduğunu biliyordum.
''Nerdeyim?''
''Benim evimde''
''Ben, ben Güneş! Güneş beni her yerde arıyordu. Yanındayım ama beni görmezden geldi Uraz!''
''Ne Güneş'i seninle kavga ettikten sonra gönlüm el vermedi. Yanına geri döndüm.Sızmış bankta yatıyordun. Hem Güneş hayatından gayet memnun görünüyor. Yanında bu kadar seksi bir sevgilisi varken kim endişe eder?'' deyince boğazımda bir yumru oluştu.
''Gördüklerim rüya mı? Ah! Ne sanıyordum ki?''
''Hadi domuz tip oyalanma kahvaltını yap!''
''Ben yemeyeceğim. Gitmem gerek.''
''Bak domuzcuk, ceza alma diye senin benimle birlikte çıktığını söyledim. O yüzden bana borçlusun lafımı ikiletme hadi. Senin hakkında öğreneceğim çok şey var.''
''Ne öğreneceksin? Ben bile kendi hakkımda bir şey bilmiyorum.''
''İlk kural, eğitmenin benim. İkinci kural Alkım'a her şeyi açıkladım ona yeni öğrenci buldum. Onu rahatsız etmeyeceksin.''
''3. kural ailem hakkında bir şeyler bulmama yardımcı olamazsın.'' dediğimde ağzı açık kalmıştı.
''Tam tersi, olurum.''
''Uraz sana niye güveneyim?''
''Çünkü kimsen yok. Biz bizeyiz domuzcuk.'' dedi ve zeytini ağzına attı. Burada zeytin ağaçları fazla olmalıydı.
Uraz yine vurdu gol oldu. Kesinlikle haklıydı. Bana güçlü biri lazımdı ve o çok güçlüydü. Umarım her şey yolunda giderdi.
--
''Bu kitabı da alıyoruz. Ev hakkında bilgi verecektir. Ha bir de evin sahibi olduğunu syleyen kızı şikayet etmemiz gerekecek.''
''Neden?'' dedim ağzıma kadar dizili kitapları elimle taşırken. Artık önümü bırakın sağımı ve solumu bile göremiyordum. Ve sanırım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ BÜKÜCÜLER -Kamp-
FantasiaAşk? Günümüz insanlarının yerden göklere çıkardığı o yüce duygu. Sevgi ise onun yanında basitleştirilmiş bir alışkanlık. İnsanlar; ilk görüşte aşk, sonsuza kadar aşk diye bir sürü şey türettiler. Sevgi ise bir ihtiyar gibi köşesine çekildi ve...