Kurtulmuş muyduk? Bilinmezdik....
Bir anda siren sesleri duymaya başladım. Polis sirenleri.....
8 YIL SONRA.....
"Abi!" İçeriye doğru seslendim çantamı omzuma takarken.
"Geliyorum sen in aşağıya!" Dedi abim salondan. Omuz silkerek merdivenlerden aşağıya adımladım. Bir anda ayağım takılınca olduğum yerde tökezledim. Merdivenin demirliklerine tutunarak dengemi sağladım. O an aklıma o geldi. Geçmişim....
"Günaydın güzelim..."
"Ben seni her halinle severim güzelim..."
"Mavişim..."
Geçmişimin geleceğim olacağını düşünürken geçmişim geçmişte kalmıştı.
Aklıma gelmesiyle hafiften dolan gözlerim beni taşındığı yerdeki rus kızla aldattığını hatırlamam ile sönmüştü. İçimdeki öfke tekrardan harmanlanmışken sinirden merdiven demirliklerini sıkmıştım. 10 yıl olmuştu. Koskoca 10 yılda beni unutmuştu. Ki bundan sonra beni istese de hatırlayamayacaktı. Eğer insansa beni gördüğünde başını eğer, oradan uzaklaşırdı. En azından bu kadarını haketmiştim.
Onu unutmaya çalışarak arabaya adımladım. Şoför koltuğuna geçip abimi beklemeye başladım. Zaten çok değil, en fazla 10 dakika sonra abim gelmişti.
"Sonunda" diyerek arabayı çalıştırdım. Yol boyunca abimin konuşmasını dinledim, hiç konuşmadım.
"Alaca dilini mi yuttun? Yoksa konuşmayı mı unuttun?" Diye sordu gözlerimin içine bakarken.
"Geldik abi" dedim yan tarafımızdaki askeriyeyi abime gösterirken.
Abim 10 yılda bir şekilde asker olmuştu. Hatta albaydı. Onunla gurur duyuyordum. Bana gelecek olursak, cerrahi bölümünde bölüm şefiyim. Profesör doktor Alaca Güz.
Abim oflaya puflaya arabadan inip kapıyı çarparak çıktı. Ardından bakakalırken direksiyonu kırarak hastaneye sürdüm.
Hastaneye vardığımda bütün stajyer ve asistanlar bana 'günaydın' larını sundular. Başımı eğerek onları karşıladım ve geçiştirmeye çalıştım. Odama geldiğimde kendimi dönen sandelyeme atarak çantamı masamın üstüne koydum. Başımı arkaya yatırarak rahatlamaya çalıştığım sırada kapı çaldı. İçeriye asistanım Alp girdi.
Çocuk fazla yakışıklıydı. Kumral saçları, yeşil gözleri, yaklaşık 1.80 boyunda oluşu onu fazla karizmatik yapıyordu. Açıkçası çocuğun benden hoşlandığından şüpheleniyordum. Sürekli mavi gözlerime bakıyordu ve peşimdeydi. Ateş gibi...
"Hocam acilde doktor kalmamış sizi çağırmamızı istediler" dediğinde başımı sallayıp ayağa kalktım.
"Tamam Alp sen geç ben geliyorum" dedim kapıyı açıp dışarı çıktım. Alp'de benimle beraber dışarı çıktı. Kapıyı kapatıp derin bir nefes doldurdum ciğerlerime.
Acile geldiğimizde elime eldivenlerimi takıp bizimkileri selamladım. Bizimkiler derken, onlar değil, iş arkadaşlarımı selamladım.
"Günaydın hocam"
![](https://img.wattpad.com/cover/356311111-288-k691865.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ORMANDA KAYIP
AventuraBir gün özel bir okul, çok büyük ve bir o kadar da gizemli bir ormana kamp yapmaya gider. Ancak Alaca ve arkadaşları ormanı gezmek isterken kaybolurlar. Orman çok büyük olduğu için öğretmen ve yetkililer onları bulamaz ve bir haber alamazlar. Mecbur...